Perşembe günü Merkez Bankası faiz kararını açıklayacak; şartlar biraz daha ağırlaştı ancak mutedil olmakta fayda var!
20 Kasım 2023, Pazartesi 09:16"Toplantıya Katılan Kurul Üyeleri: Hafize Gaye Erkan (Başkan), Osman Cevdet Akçay, Elif Haykır Hobikoğlu, Yaşar Fatih Karahan, Hatice Karahan.
Para Politikası Kurulu (Kurul) politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranının yüzde 30’dan yüzde 35 düzeyine yükseltilmesine karar vermiştir.
Kurul, dezenflasyonun en kısa sürede tesisi, enflasyon beklentilerinin çıpalanması ve fiyatlama davranışlarındaki bozulmanın kontrol altına alınması için parasal sıkılaştırma sürecinin devamına karar vermiştir.
Enflasyon yılın üçüncü çeyreğinde öngörülenin üzerinde gerçekleşmiştir. Son dönemde etkili olan ücret ve kur kaynaklı maliyet yönlü baskılar ile vergi düzenlemelerinin enflasyona geçişi önemli ölçüde tamamlanmıştır. Yurtiçi talepteki güçlü seyir, hizmet fiyatlarındaki katılık ve enflasyon beklentilerindeki bozulma ise enflasyonda yukarı yönlü baskı oluşturmaya devam etmektedir. Bu çerçevede, enflasyonun yıl sonunda Enflasyon Raporu’ndaki (Rapor) tahmin aralığının üst sınırına yakın seyredeceği öngörülürken, aylık enflasyonun ana eğiliminde düşüş gözleneceği de değerlendirilmiştir.
Öte yandan, jeopolitik gelişmeler, enflasyon görünümünde petrol fiyatları kaynaklı risk oluşturmaktadır. Kurul, parasal sıkılaştırma adımlarının etkisiyle, dezenflasyonu 2024 yılında Rapor’daki patika ile uyumlu şekilde tesis etmekte kararlıdır.
Doğrudan yabancı yatırımlar, dış finansman koşullarındaki dengeli seyir, rezervlerde süregelen artış, talepteki dengelenmenin cari işlemler hesabına desteği ve Türk lirası varlıklara yurt içi ve yurt dışı talebin artması fiyat istikrarına güçlü katkıda bulunacaktır. Politika faizi, enflasyonun ana eğilimini geriletecek ve enflasyonu orta vadede yüzde 5 hedefine ulaştıracak parasal ve finansal koşulları sağlayacak şekilde belirlenecektir. Enflasyon görünümünde belirgin iyileşme sağlanana kadar parasal sıkılaştırma gerektiği zamanda ve gerektiği ölçüde kademeli olarak güçlendirilecektir.
Kurul, mevcut mikro- ve makroihtiyati çerçeveyi, piyasa mekanizmalarının işlevselliğini artıracak ve makro finansal istikrarı güçlendirecek şekilde sadeleştirmektedir. Sadeleşme süreci, etki analizleri dikkate alınarak kademeli olarak ilerlemektedir. Bu kapsamda, Türk lirası mevduat payının artırılmasına yönelik ilave adımlarla parasal aktarım mekanizması güçlendirilmeye devam edilecektir.
Kurul, faiz artırımının yanı sıra, parasal sıkılaştırma sürecini destekleyecek seçici kredi ve miktarsal sıkılaştırma kararları almayı sürdürecektir. Enflasyon ve enflasyonun ana eğilimine ilişkin göstergeler yakından takip edilecek ve Kurul, fiyat istikrarı temel amacı doğrultusunda elindeki tüm araçları kararlılıkla kullanmaya devam edecektir.
Kurul, kararlarını öngörülebilir, veri odaklı ve şeffaf bir çerçevede almaya devam edecektir. Para Politikası Kurulu Toplantı Özeti beş iş günü içinde yayımlanacaktır."
BANKALARIN MEVDUAT FAİZİNE VERDİĞİ ORANLAR YÜZDE 45 SEVİYESİNE ULAŞTI, DAHA ARTACAKTIR DİYE TAHMİN EDİYORUZ
Yukarıdaki ifadeler 26 Ekim 2023 tarihinde Merkez Bankası tarafından gerçekleştirilen 5 puanlık faiz artışı sonrasında yapılan açıklamadan alındı.
Merkez Bankası faiz artırımlarına devam ediyor ve devam edecek gibi de görünüyor. Bu karar sonrasında cep telefonlarımıza bir süre sonra bankalar tarafından kredi kartları ve ek hesaplar ile ilgili uyarılar geldi:
"Değerli müşterimiz, 26 Kasım 2023 tarihi itibariyle Ek Hesap (Kredili Mevduat Hesabı) aylık faiz oranı %4.42, gecikme faiz oranı %4.72 olarak güncellenecektir. Değerli Müşterimiz, 26 Kasım itibariyle bankamız bireysel kredi kartı alışveriş faiz oranı TL için aylık yüzde 3.66, USD için aylık %2.93, alışveriş gecikme faiz oranı TL için aylık %3.96, USD için aylık %3.23, nakit çekim gecikme faiz oranı TL için aylık %4.72 olarak güncellenecektir."
Bu gelişmelere paralel olarak bankaların TL mevduat faiz oranlarında da yükselişler yaşanmaya başladı. An itibariyle yüzde 45 seviyesini buldu bazı bankaların uyguladığı faiz oranı. Aslında Merkez Bankası'nın son kararı ile bizim aylar önce yaptığımız önerideki faiz oranlarına ulaşıldı. (Şu an halen ortada reel bir faiz yok, enflasyonun halen altında seyrediyor faiz rakamları) Bundan sonraki süreçte 5 puanlık bir artış beklemiyoruz. Enflasyon rakamlarına göre artık çok daha düşük puanlarla artış yapılabilir. Ancak yüzde 40'ın üzerine çıkarılması durumunda gösterge faizinin bunun üretimi baltalayacak bir pozisyona bizi sürükleyebileceğini düşünüyoruz."
TURİZM GELİRLERİ YÜZ GÜLDÜRSE DE ENERJİ VE ALTIN İTHALATI BELİMİZİ BÜKMEYE, FİYATLAR ARTMAYA DEVAM EDİYOR!
Buraya kadar olan ifadeler 30 Ekim 2023 tarihinde bu köşede "Gösterge faizini artırma konusunda bundan sonra çok dikkatli adımlar atılması gerekiyor, aksi takdirde bedeli ağır olur!" başlığı ile yayımlanan yazımızdan alındı.
O yazımızdan bu yana geçen sürede ne yazık ki faiz oranlarının buralarda tutulmasını gerektirecek bir gelişme olmadı. Türkiye'ye doğrudan yatırım arzu edilen seviyede gelmiyor. Diğer yandan 9 aylık turizm geliri 42 milyar doları bulurken ne yazık ki Ocak-Ekim dönemi dış ticaret açığımız 94 milyar dolar oldu. İsrail'in Gazze'ye olan saldırıları nedeniyle başta ABD-İsrail olmak üzere Batı bloku ülkelerle diyaloglarımızın giderek sertleşmesi, bazı yabancı firmaların art arda Türkiye'den çekildiğine yönelik haberlerin hızlı bir şekilde yayılması döviz fiyatlarının da kıpırdanmasına neden oldu. Dolayısı ile son günlerde yaşanan sıkıntılı süreçler ekonomi yönetiminin faizi beklentimizden daha fazla yükseltmesine neden olabilir diye düşünüyoruz.
Örnek vermek gerekirse, ekonomi yönetimi 23 Kasım 2023 Perşembe günü faiz kararını 2-2,5 baz puan olarak açıklamayı düşünürken 3-4 puan, hatta 5 puan artış olarak açıklamak durumunda kalabilir.
Hükümetin piyasaya hakim olamaması fiyat artışlarının gelişigüzel bir şekilde devam etmesine neden oluyor. Bu da enflasyonu körüklüyor. TÜİK rakamlarına göre Ekim ayında yıllık bazda enflasyon yüzde 61,36 oranında gerçekleşti. Eğer fiyat artışlarının önü alınamazsa Kasım ve Aralık aylarında da enflasyon yükselmeye devam eder. Nihayetinde yeni yılla birlikte asgari ücret ve yeniden değerleme oranı başta olmak üzere birçok şeye yeni yıl zamları yapılacak. Dolayısı ile enflasyonun Ekim ayındaki rakamlarda tutulması da zor görünüyor.
BAZI HESAPLARA UYGULANACAK AYLIK FAİZ ORANLARI YÜZDE 5'LERİ BULABİLİR, KÜMÜLATİF OLARAK YÜZDE 80'LERE YAKLAŞABİLİR!
Ekonomi yönetimi bir yandan şartların zorladığı noktaya kadar faizi artırmak diğer yandan üretimi olumsuz etkilemeyecek bir rakamda faizleri durdurmak düşünceleri arasında bocalayıp durabilir. 30 Ekim tarihli yazımızın bir bölümünde 26 Kasım 2023 tarihi itibariyle kredili mevduat hesaplarında aylık faiz oranının yüzde 4.42'ye, gecikme faiz oranının yüzde 4.72'ye güncellendiğini, bu rakamların döviz bazında da hayli yüksek olduğunu ifade etmiştik. 5 baz puanlık bir artışın gerçekleşmesi durumunda bu rakamların aylık yüzde 5'lere kadar yükselmesi ve bankaların mevduata verdikleri faizin yüzde 45'lerin de üzerine çıkması kaçınılmaz olacaktır. Bu durumda dövizin önü alınmış olacaktır ancak bu sefer de üretimden vazgeçmeyi düşünen üretici, sanayicilerin sayısı artabilecektir. Nihayetinde Ocak ayında belirlenecek yeni asgari ücretin üreticiler üzerinde yeni bir baskı unsuru oluşturacağı çok açıktır. Bu yüzden Aralık ayında işten çıkarmaların yaşanması muhtemeldir. Türkiye'nin özellikle Körfez ülkelerinden geleceği düşünülen yatırımlara ulaşamamış olması gösterge faizinin yıl sonuna kadar, belki bu ayın 23'ü itibariyle yüzde 40 seviyesine çıkmasına neden olacak gibi görünüyor.
Biz daha önceden ifade ettiğimiz gibi faizlerin artık bu noktalardan daha ileri götürülmemesi gerektiğini düşünüyoruz. 23 Kasım'da 5 puan artırıp bu yıl Aralık ayında yeni bir artırıma gitmeyebilirler ya da Kasım-Aralık aylarında toplamda 5 puanlık bir artış gerçekleştirebilirler.
Faiz artışındaki miktarın azalması piyasalar tarafından olumlu olarak karşılanacaktır ve herkesin önünü görmesine, plan ve programlarını bir takvime bağlamasına yardımcı olacaktır.
DÖVİZ ALIMINDA KİMLİK SORULMASI ALTINA YÖNELTİYOR, O DA ALTIN İTHALATINI, DOLAYISIYLA DIŞ TİCARET AÇIĞINI ARTIRIYOR!
Gerçekten de gösterge faizi ile ilgili olarak verilecek kararı almak hiç de kolay değil; zira bu rakam artık kritik bir seviye geldi. Bazı olumlu gelişmelere rağmen, başta enerji ve altın ithalatı belimizi büküyor. Ocak-Ekim döneminde Türkiye'nin 30 milyar doları bulan altın ithalatı gerçekten dikkat çekici bir gelişme. Türkiye pandemi yıllarında 20-22,5 milyar dolar düzeyinde altın ithalatı yapmıştı. Bu yıl ise henüz 10 aylık süreçte 30 milyar doları bulduk. Dolayısı ile altın ithalatı dış ticaret açığımızda çok önemli bir yer tutmaya başladı. Bunun sebebi olarak da "Döviz alım satımında 1000 dolar üzerinde kimlik tespiti uygulaması yüksek döviz talebi olan kişi ya da kurumları, TL verip döviz almaktan ziyade, altın verip döviz karşılığı almaya yöneltti. Bu da altın ithalat rakamlarını yükseltiyor" olarak açıklanıyor.
Gördüğünüz gibi bazen çok basit gibi görünen bir karar nelere mal oluyor. Perşembe günü saat 14:00'te Merkez Bankası tarafından açıklanacak faiz kararı da piyasalar üzerinde büyük bir etki meydana getirecek. Biz faizin daha makul oranda artırılmaya başlanacağı bir sürece girmemiz gerektiğini, faiz artırımlarını yavaşlatmak zorunda olduğumuzu düşünüyoruz.
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.