Strateji için program şart

Temiz Hava Hakkı Platformu (THHP), Türkiye'deki hava kalitesi ve hava kirliliğinin insan sağlığına etkilerini inceleyen "Kara Rapor 2024"ü yayınladı. Raporda Eskişehir ile ilgili bir şey yok. Yani, havamız oldukça temiz görülüyor. İzmirliler ise, limitin üstünde kirli hava soluyor, Ankara ve İstanbul ise sınırda bulunuyor. Sonuç itibarıyla, maalesef Türkiye'de nüfusun yüzde 92'sinden fazlası hala Dünya Sağlık Örgütü standartlarına göre kirli hava soluyor.

İnsan yaşamında sağlıklı bir çevrede yaşamak önemlidir. Sağlık ve güvenlik insan yaşamında birinci sırada önem taşıyor. Dünyanın yarısı da temiz su kaynaklarına ulaşamıyor. Mesela, Afrika’da sağlıklı su bulmak için kuyu açmak önem taşıyor. Türkiye’de ise temiz ve sağlıklı suya ulaşım için bir sıkıntı yok.

ATATÜRK’E BORÇLUYUZ
Her Eskişehirlinin bildiği gibi, Cumhuriyet ilk dönemlerinde ve öncesinde Eskişehirli sıcak suları soğutarak içiyordu. Atatürk’ün bir Eskişehir ziyaretinde yeni su kaynağı bulunmasını istemesi üzerine, Kalabak suyu Eskişehir’e geldi. Yani, Eskişehirli yaklaşık olarak 100 yıldır Kalabak suyu içiyor. AK Parti’nin eski il başkanlarından birisi Eskişehir’de minibüs ayarlayarak, Kalabak suyu ile ilgili kampanya yürüttü. Ünlü damacana su markaları, bugün Eskişehir’de 90 ile 100 lira arasında fiyata satılıyor. Kalabak su olmasa, bu markalar sularını en az yüzde 30 daha fazla paraya satar. Kalabak’a karşı kampanya tutar mı, sonuçta il başkanının koltuğu gitti. Yanlış strateji ve taktik budur.

ESKİŞEHİR’DE 80 BİN ÖĞRENCİ VAR
Eskişehir’in üç üniversitesinde 80 bin öğrenci eğitim görüyor. Bu öğrenciler sürekli üç üniversiteye gidiyor. Yine binlerce Açıköğretim Fakültesi öğrencisi de Eskişehir’de yaşıyor. Hem çalışıp, hem de gece derslerine girebiliyor. Peki, Eskişehir’de Kredi Yurtlar Kurumunun kaç kişilik yurdu var. Tam 12 bin öğrenci Kredi Yurtlar Kurumu’nun yurtlarında kalıyor. Geriye kalan 70 bin öğrenci Eskişehir’de nasıl barınıyor. Apartlarda kalıyorlar. Ya da üç-beş öğrenci ev kiralıyor. Türkiye’de apartçılık Eskişehir sayesinde gelişmiştir. Bu üniversite kenti Eskişehir’de, Eskişehirlinin bulduğu bir buluştur.

BENİ ÖVMÜŞTÜ
Geçtiğimiz dönemlerde İstanbul’un Beykoz belediyesi, Sarıcakaya ve Mihalgazi belediyelerine çöp tenekesi bile bağışlamıştı. Ankara da AK Partili bir belediyenin kepçeleri, Sivrihisar’da bir köy yolunu yapmışlardı. O köy yolunun yapımı AK Partililer bile eleştirmişti. Nedeni çok açıktır. Burada yazmıyorum. O köyü ortaya çıkaranda benim. Beykoz belediyesinin yol boyunca dağıttığı çöp tenekelerini yazınca, Beykoz belediye başkanı beni arayarak teşekkür etmiş ve beni Beykoz’a davet etmişti. İki ilçe belediyesinin Bilecik’in kadın başkanını çöp konusunda desteğe gitmesi de alkışlanacak bir tutumdur.

STRATEJİ VE TAKTİK
Stratejiyi kurmak için önce Eskişehir ile ilgili bir programın olması gerekir. Yani, Eskişehir’in önüne nasıl bir program koymalıdır. İhtiyaç nedir? Programınızı saptadıktan sonra önünüzdeki soru şudur: Bu programın önünü kesen esas güç hangisidir, ikincil güçler hangileridir? Bu sorunun yanıtını belirlemek durumundasınız. Türkiye’deki kadar bina israfı yoktur. 50 yılda bir yık. Avrupa da 500 yıllık kullanılan binalar vardır. Büyükşehir Belediyesi ve Tepebaşı Belediyesi bu yıl ilk kez öğrenci yurtları açtı. Yurtlarda kalacak olan sayıca az olsa da, bir başlangıç önemlidir. Önceki bakanlarımızdan Nabi Avcı, bir dönem benim belediyelere sert muhalefet yaptığımı, bu yazıların ve haberlerin kitap haline getirilmesini istemişti. Kendi de tarih olunca, gazetemizin tozlu arşivlerinde yazılar ve haberler duruyor. Tabii ki, onlar dünde kaldı. Geçmişi de bilmeyen geleceği kuramaz. Kalabak suyunu kötüler. Strateji ve taktik geliştirmek için, program ortaya koymak, yakın tarihi bilmek ve analiz yapmak şarttır.