Uzlaştırma ve arabuluculuk aynı şey midir?
18 Ocak 2023, Çarşamba 17:21Hukuk uygulamasında uzlaştırmanın ve arabuluculuğun aynı kavram zannedildiğini veya birbirleriyle karıştırıldığını sıkça görmekteyiz. Her ikisinin de taraflar arasında yaşanan uyuşmazlıkların mahkeme dışı çözüm yollarıyla etkin, hızlı ve daha düşük maliyetle çözüme kavuşturulması için düşünülen alternatif uyuşmazlık çözüm yollarından olduğunu söyleyebiliriz. Ancak uzlaştırma ve arabuluculuk, konuları ve mahiyeti gereği tamamen farklı iki çözüm yoludur. Genel hatları ve farklılıkları ile bugün birlikte konuşacağız.
UZLAŞTIRMA NEDİR?
Uzlaştırma, yalnızca ceza soruşturma ve kovuşturmalarında söz konusu olan bir kurumdur. Genellikle şikayete tabi suçlar uzlaştırma konusu olur. Taksirle yaralama, kasten basit yaralama, tehdit ve hakaret suçları en çok karşımıza çıkan, uzlaştırmaya tabi suçlardandır. Örneğin, birisi size hakaret etti ve siz şikayetçi oldunuz. Soruşturma açıldı, dosyanız öncelikle Adliye’de bulunan Uzlaştırma Bürosu’na gönderilir. Bürodan uzlaştırma dosyanıza atanan uzlaştırmacı, taraflara ulaşır. Uzlaştırmanın hukuki tanımı, sebep ve sonuçları, gizliliği, ücretsiz oluşu gibi hususları açıklar ve tarafları uzlaşma görüşmesi yapmaya davet eder.
TARAFLAR UZLAŞIRSA NE OLUR?
Uzlaştırmacı taraflara ulaştı ve uzlaşma görüşmelerini yaptılar. Tarafların uzlaşması halinde soruşturma devam etmez, şüpheli hakkında takipsizlik kararı verilir; kovuşturma söz konusu ise sanık hakkında düşme kararı verilir. Adli sicile kayıt edilmez. Yine şikayet konu olay nedeniyle ayrıca bir tazminat davası açılamaz.
TARAFLAR UZLAŞMAZSA NE OLUR?
Dosyanızın Cumhuriyet Savcısı tarafından iddianame hazırlanır ve kamu davası açılır. Kovuşturma yani Mahkeme aşamasında dosyanızın uzlaştırmaya gitmesi de mümkündür. Bu durumda uzlaşma olmazsa ise, mahkeme kaldığı yerden yargılamaya devam eder.
ARABULUCULUK NEDİR?
Arabuluculuk, ceza soruşturma ve kovuşturmalarında söz konusu olamaz. Özel hukuk uyuşmazlıklarında söz konusu olan bir kurumdur. Tarafların arabulucuya başvurması gereklidir. Zorunlu arabuluculuk ve ihtiyari arabuluculuk şeklinde ikiye ayrılmaktadır.
ZORUNLU ARABULUCULUK NEDİR?
Bazı davalarda tarafların arabulucuya başvurma ön şartı getirilmiştir. Bu davalarda zorunlu arabuluculuk şartı vardır diyebiliriz. Arabulucuya başvurulmadan dava açılması halinde, dava şartı yokluğundan dava reddedilir. Örneğin; iş hukukunda işçi ve işveren arasındaki yıllık izin ücreti, fazla çalışma (fazla mesai) ücreti, maaş vb. gibi işçilik alacakları ile ihbar tazminatı, kıdem tazminatı vb. gibi tazminatlardan kaynaklanan uyuşmazlıklar ve ticari davalar bu kapsamdadır.
İHTİYARİ ARABULUCULUK NEDİR?
Tarafların bir arabulucuya başvurma zorunluluğu olmadığı halde uyuşmazlığın çözümü için dava açmadan önce arabulucuya başvurmayı tercih etmesi halinde söz konusu olur. Taraflar üzerinde tasarruf edebilecekleri her türlü özel hukuk uyuşmazlığıyla ilgili ihtiyari arabuluculuk yoluna başvurabilir. Örneğin; kural olarak ticaret ve sigorta hukukuna ilişkin her türlü iş ve dava, boşanmada mal paylaşımı…
TARAFLAR ARABULUCUDA ANLAŞIRSA NE OLUR?
Arabuluculuk neticesinde taraflar uyuşmazlığın çözümü noktasında bir anlaşmaya varmışsa, arabulucu tarafından bu anlaşmanın tüm unsurları yazılı hale getirilir. Arabulucu tarafından düzenlenen “anlaşma belgesi”, taraflar ve arabulucu tarafından imzalanarak hukuki değer kazanır.
TARAFLAR ARABULUCUDA ANLAŞMAZSA NE OLUR?
Arabulucu “anlaşmama tutanağı” düzenler. Daha sonrasında ise genelde tarafların dava yoluna gittiğini uygulamada görürüz. Son olarak önemle belirtmek gerekir ki, bahsettiğimiz bu kurumlar taraflara özgürce aralarında anlaşma imkanı tanımaktadır. Anlaşma sağlanabildiği takdirde çok daha hızlı bir çözüm söz konusu olacaktır. Ayrıca ilerleyen yıllarda kapsamlarının genişletilerek uygulamada daha sık karşımıza çıkacağına inanıyorum.