Sosyal medyadan haberleşerek Tepebaşı ilçesi Hoşnudiye Mahallesi'nde bulunan Ulus Anıtı meydanında buluşan grup, izinsiz şekilde ‘Onur Yürüyüşü' adı altında gösteri ve yürüyüş yapmak istedi. LGBT bayrağı açarak sloganlar atan topluluk, polis ekiplerinin uyarılarına rağmen dağılmadı. Çeşitli eylemlerde ortaya çıkan bu gruplar ne yapmak istiyor. Onur yürüyüşü adı altında LGBT bayrağı ile emperyalizm ve uzantıları tarafından Türk aile yapısı parçalanmak isteniyor. Hedef bizi biz yapan değerlerin ortadan kaldırılmasıdır. LBGT eylemlerinin özgürlük ve onur ile ilgisi yok. Tam tersine pembeye boyanmak istenen kapitalizm ile emperyalist siyasetlere teslim olmaktır. Türkiye’de AB bu dernekleri fonluyor.
TEPKİ ÇEKEN EYLEMLER
Aile birliğini tehdit eden, küresel sermayenin “özgürlük” adı altında destekleyerek cinsiyetsizleştirme hedefini ortaya koyduğu LGBT lobisi Haziran ayı boyunca tepki çeken eylemlere imza atıyor, Türkiye genelinde eylemler yapılıyor. Bir de emperyalizme en önce karşı duyması gereken solcuların içinde olması kafaları karıştırıyor. Amerikan solculuğu Türkiye’de öne çıkıyor. Dünya çapında düzenlenen etkinliklere LGBT destekçisi aileler, çocuklarını da götürüyor. Görüntüler tepkiye neden oluyor. ABD’nin İstanbul'daki Başkonsolosluk binasına LGBT bayrağı asılması ise gerçeklerin görülmesini , idrak edilmesini sağlaması gerekirken, sağlamıyor. Gerçekleri görenler, olaylar Türkiye ve Ankara’dan bakanlar ise LGBT destekçisi eylemlere karşı protestolar yapıyor. Eskişehir’de LBGT destekçilerine karşın sadece Cumhuriyet Kadınları derneği Eskişehir şubesi sesini çıkardı.
EYLEMLERİN ADRESİ ABD
“Onur Ayı” kapsamında LGBT propagandası içeren eylemlerin adresi ABD oldu. LGBT destekçilerinin yaptığı yürüyüşlere bazı ailelerin çocukları da götürmesi tepki çekti. Sosyal medya üzerinden yayılan yürüyüş ve etkinliklerin videolarında 10 yaş altı çok sayıda çocuğun “Onur Yürüyüşü”ne katılmak zorunda bırakıldığı görüldü. Çocuklar, yürüyüşlerde çıplak insanlara, cinsel içerikli kıyafet ve danslara maruz bırakıldı. Gözlemlerini aktaran bazı vatandaşlar geçen yıllara göre etkinliklerde daha fazla çocuğun bulunduğunu anlattı. Eskişehir’de de aynı durum gözlendi.
CÜNEYT ARKIN İZLEYELİM
Cinsel karışıklıkla ilgili pompalanan bu kültürün kaynağı ABD olduğu görülüyor. Kore popunda da şarkıcıların cinsiyeti seçilemiyor. Bir tür pastadan pay alma yarışı yapılıyor. Buna pembe kapitalizm deniyor. Bir erkek, normalde erkeklere yönelik ürünleri tüketecekken siz onu kadın olarak da hissedebileceğine inandırırsanız bu sefer tüketeceği ürün sayısı artıyor. Çocuklar kadın erkek ayrımına 4-5 yaşlarında varmaya başlıyor. Anaokulunda, ortaokulda ya da lisede her yaşa uygun cinsel eğitim verilebilir. Kız çocuklara pembe, erkeklere mavi giydirilmesi cinsiyetlerinin şekillendirilmesi için çok önemlidir. Erkeklerin vurdulu kırdılı oyunlar oynaması çok doğaldır, cinsiyetlerinin gereğidir. Bunun tersi yapılıyor ve çocuklar cinsiyetlerinden uzaklaşıyor. Yani, Cüneyt Arkın yada karate filmlerinin olumlu etkisi var. Özellikle bizim kuşağın rahmetli Cüneyt Arkın'ın ‘Kara Murat’ türünden filmleri ile büyüdüğümüzü söylemeye gerek var mı? Bilmiyorum.
TÜRKİYE’DE AB'DEN FONLANIYOR
Türkiye'de kendilerinin özgürlükçü olduğunu iddia edenler, Eskişehir’dekiler de dahil LGBT lobisine hizmet ediyorlar. Bu lobilere Avrupa ülkeleri ve ABD'den para akıtıyor. İçişleri Bakanlığı verilerine göre adında LGBT geçen 22 derneğe sadece son 5 yılda tam 20 milyon dolar aktarıldığı öğrenildi. Türkiye’de de LGBT lobisi, ağırlıklı olarak sözde "sivil toplum kuruluşu" adı altında tabanını genişletmeye çalışıyor. “Onur Haftası” adı altında Türkiye’de de etkinlikler yapılmak isteniyor. Eskişehir’de devletin izin vermemesi yerinde bir karardır.Eskişehir'de izinsiz basın açıklaması yapmak isteyen gruba polisin müdahalesinde 8 şüpheli gözaltına alındı. İzinsiz basın açıklaması yapmaya çalışan gruptan bir kişi, LGBT bayrağı açtı. Çevredekiler ise buna tepki gösterdi. Güvenlik tedbiri alan polis ekipleri de bayrağın gerginliğe neden olduğunu belirterek, kaldırılmasını istedi. Emperyalizm veya pembe kapitalizm, gençleri etkilediği görülüyor. Milli Eğitim kurumumuzun da gelişi güzel müfredat programları yerine bu işlerle uğramasını bekleriz. Çünkü cinsiyetsileşme çalışmalarından aydın bir kent olan Eskişehir’deki aileler de çok rahatsız oluyorlar.
