Çocukluğunuzda pek çok kitap okumuşsunuzdur. Okuduğunuz mallar hafızalarınız da önemli izler bırakmıştır. İnsan hafızasında önemli yer eden başka şeylerde vardır. Örneğin tekerlemeler, şarkılar, ninniler gönül teline dokunan birer kültür hazinesidir. Bütün bunların insan hayatındaki yeri bir başkadır. Söz buraya gelmişken Eskişehir’de son yıllarda yaygınlaşan ve vatandaşında ilgisini çeken bir sokak müzisyenleri hikayesi var. Onları bazen tramvayda, bazen adaların girişinde, bazen Doktorlar Caddesi’nde, bazen Hamamyolu’nda bir köşede izleme imkanımız oluyor. Son derece doğal sesler eşliğinde insanların içlerinden gelen duyguları sokaktaki vatandaşla paylaşmaları bir hayli ilginç geliyor. Hemen hemen ilkbahar ve yaz mevsiminin tamamında mini konserlere tanıklık ediyoruz. Mini konserler şehrin insanlarına nefes aldırırken Eskişehir’in renkli dünyasına da önemli katkı yapıyor.
Geçtiğimiz günlerde gazetelerin birinci sayfalarına yansıyan bir görüntü hem içimi ısıttı hem de insanımızın yetenekleri konusunda beni gerçekten çok derin düşüncelere sevk etti. Özel iki vatandaşımızın engellerine rağmen sağlıklı bireylerin pek çoğunun bile çalamadığı müzik aletlerini kullanarak verdikleri konser insanın yeteneklerini sergilemek için hiçbir şeyin engel olmadığını göstermesi bakımından çok değerli.
Eskiler derler ki, “müzik ruhun gıdasıdır!” bizim insanımızın özeli de geneli de aslında gönül zenginliğine sahiptir, duygusaldır. O sebeple bu toprakların zenginliğini anlatmak için sadece sokakta çalan, eğlenen ve eğlendiren insanlarımızın yeteneklerini görmek bile hepimize çok şey anlatır. Birde Eskişehir bu anlamda diğer şehirlerden gerçekten bir daha önde olduğunu her fırsatta gösteriyor. Sanata ve sanatçıya olan ilgi ve desteğin ötesinde yeteneklerini sergileyen her vatandaşımıza her bireyimize verilen inanılmaz özgüven Eskişehir’in bir başka zenginliği olsa gerek.
Benim okuyucularıma tavsiyem özellikle sokak müzisyenlerini şöyle bir can kulağıyla dinlemeleridir. Emin olun onlardan öğrenecek çok şeyimiz olduğunu düşünüyorum. Zira Eskişehir Yunus Emre’si, Nasrettin Hoca’sı ve daha niceleriyle tarihten gelen zenginliklerine yeni zenginlikler katacak güç ve enerjiye her zaman sahiptir.