Geçtiğimiz günlerde Eskişehir Muhacir Dernekleri Federasyonu, Eskişehir Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı Nadir Küpeli'yi ziyaret ettiler. Başkan Küpeli, Eskişehir’in gelişmesi ve sanayileşmesinde göçmenlerin büyük katkısı olduğunu söyledi.
1853-56 yıllarında itibaren Eskişehir önce Kırım’dan daha sonrada balkanlardan yapılan göçler ile bir göçmen şehri olmuştur. 1877-78 Osmanlı-Rus savaşı yıllarında Tuna kıyısındaki topraklardan özellikle bugün Bulgaristan’dan büyük bir kitler Eskişehir civarına yerleşti. Bizim ailede bu tarihte Bilecik Pazaryerine geliyor. Savaş bittikten sonra aile tekrar Tuna boylarına geri dönüyor. En son olarak Balkan savaşlarında geri dönen aile 1951 de bu kez Sivrihisar’a gelerek yerleşiyor. Çeşitli tarihlerde Kırım’dan göç edenlere ‘tatar’, Bulgaristan’dan göç edenlere ise göçmen sıfatı verildi.
Bulgaristan’dan gelen göçmenler ile Kırım’dan gelen göçmenler ilk önce Eskişehir’de kiremit sanayini kurarak Türkiye’de kiremit kullanımını yaygınlaştırdılar. Yine hem Kırım’dan hem de Bulgaristan’dan gelenler Eskişehir’de un sanayisini geliştirdi. Tarih içinde Eskişehir’de daha önce var olmayan bir sobacılık sanayinin ve çok özgün bir ürün olarak kuzine ve kovalı soba Eskişehir’de üretildi. Eskişehir’den Türkiye’ye yayıldı. Eskişehir’ e yerleşen göçmenler sanayi ve eğitimin gelişmesine katkı verdi.
Bulgaristan ve Kırım’dan gelenlerin dışında eski Yugoslavya’nın Kosova ve Makedonya gibi bölgelerinden gelenler ise yerleştirdikleri Eskişehir’de kuruyemişçilik ile pastacılık gibi sektörlerin gelişimine katkı verdiler. Hizmet sektörü diye adlandırılan sektör onların sayesinde gelişti.
MAHALLE ONLARIN SAYESİNDE OLUŞTU
1020 ve 1930’lu yıllarda sonrasında en son olarak 1989 göçü Eskişehir’de Çankaya mahallesinin oluşmasına neden oldu. İlk önce bir televizyon dizinden esinlenerek Şahintepe’si adı verilen bugünkü Çankaya mahallesi birkaç ilden daha büyük nüfusu sahiptir.
Kısacası geçtiğimiz günlerdeki Eskişehir Muhacir Dernekleri Federasyonu Başkanı Seyfettin Çalışkan’ın başkanlığında federasyonu oluşturan derneklerin Eskişehir OSB Yönetim Kurulu Başkanı Nadir Küpeli'yi ziyaret etmesi önem taşıyor. Başkanlardan gelen Türklerin, Eskişehir’e ve Türkiye’ye yaptıkları katkı bir kez daha ortaya konulmuş oldu. Eskişehir boşuna Türkiye’de bugün yıldız konumuna gelmemiştir.
![]() |
Hürriyet kahramanı Talat Paşa, 101 yıl önce Berlin'de katledildi. Birinci Dünya Savaşında işgalle tanışan Osmanlı Devleti’nin yöneticilerinden bir bölümü, işgal güçleri tarafından Almanya ile işbirliğinde bulundukları gerekçesiyle suçlandı. Bunlardan Talat Paşa Berlin'de yaşamını sürdürmeye başlamıştı. Talat Paşayı takibe alan Ermeni Terör Örgütü Nemesis; Soğhomon Tehliryan adlı teröristi Talat Paşa'yı katletmekle görevlendirdi. Tehliryan 15 Mart 1921'de Berlin'de sokak ortasında Talat Paşa'yı başından vurarak katletmiş ve yakalanarak Alman polisine teslim edilmişti. Berlin mahkemesinde yürütülen sözde yargılamada katil Tehliryan; ailesinin zorunlu göçe maruz kaldığını ve anne ve babasının göç sırasında ateşli silahla öldürüldüğünü, kız kardeşinin ırzına geçildiğini, annesinin geceleri rüyasına girerek ailesinin intikamını Talat Paşa'dan almasını kendisinden istediğini ve Talat Paşayı bu nedenle öldürdüğünü söylemişti.Katil Tehliryan Alman mahkemesi tarafından beraat ettirilmiştir. Tehliryan’ın serbest bırakılması, işlenen cinayetlerin karşılıksız kaldığını gören Ermenileri cesaretlendirmiş ve diğer Osmanlı yöneticilerinin de peş peşe katledilmelerine zemin hazırladı1973'ten günümüze kadar 31 Türk diplomatı Ermeni teröristler tarafından katledildi.
Talât Paşa, Cumhuriyet ve sonrasına kadar uzanan siyasal gelişmelerin kaynağında bulunan anahtar kişidir. O ve İttihat ve Terakki Cemiyeti, bugünün Türkiye’sinin temellerini atanlardır. Bu inkâr edilemez.
Talât Paşa karşıtlarının bile takdirini kazanan bir büyük vatansever önderdir, bir büyük insandır. Onu minnet ve saygıyla anıyoruz.
![]() |
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!