Seyyar Tuhafiyeciler ve İşportacılar Odası Başkanı Sefa Şen, Ramazan Bayramını esnaf açısından değerlendirerek, “ Hamamyolu, Köprübaşı pazar yerine döndü. Esnafın işleri olumsuz etkilendi. 8 yıldır böylesini yaşamadık. Şaşkınız. Niye önlem alınmadı” dedi.
Kısacası, oda başkanı Şen, Odunpazarı Belediyesinin bayramda işportaya ve seyyar satıcılara ‘yol verdiğini’ belirterek, Eskişehirli esnafın para kazanamadığından yakınıyor. Hayatını, küçük esnaflık yaparak geçinenler şuna inanır” Küçük esnaf Ramazan ve Kurban bayramında para kazanır. Diğer günlerde ise ancak, vergisini, kirasını öder. Masraflarını çıkarır”.
Kısacası küçük esnaf açısından Ramazan ve Kurban bayramlarının öncesinde yapılacak satışlar önemlidir. Esnaf iki bayramın arifesinde para kazanır. Elinde eritmesi gereken stoku veya tapon malları iki bayramın arifesinde ucuza satarak paraya çevirir. Sermayesini sağlama almaya çalışır.
Takvimler 1999 yılını gösterdiğinde yerel seçimlerle Eskişehir’deki belediyeler yenilenmişti. O dönemde klanın işareti ile Eskişehirlilerin tanımadığı biri belediye başkanı seçilmişti. Adeta belediye başkanını atayan klan seçimden bir yıl sonra da, bu ilçenin belediye başkanı ile arası bozularak ona savaş açmıştı. Savaş açtığı konulardan biri de Odunpazarı bölgesinde birden patlayan seyyar satıcı sayısıydı. Hatta klan o dönemde patlayan seyyar satıcı sayısı karşısında ilçe belediye başkanını suçlayarak,” yakınları ile birlikte doğudan seyyar satıcıları davet ediyorlar. Bir gelen seyyar satıcının, daha sonra peşinden onlarcası daha geliyor. Şehir niteliksiz göç alıyor. Buna sebep belediye başkanıdır” demişti.
Gerçekten o dönemde Odunpazarı bölgesinin sokak ve caddelerinde seyyar satıcıdan geçilmiyordu. Daha sonra, dönemin valisinin de araya girmesi ile belediyeler ve valilik ortak bir protokol ile şehirdeki işportacı sayısını sıfırlamıştı. Bayram öncesinde şehrin merkezinde gezerken, başkan Sefa Şen’in açıklamaları da duyunca bu 2000’li yıllarda yaşanan bu olaylar dizisi aklıma geldi.
Bayram öncesinde iş yapamayan esnafın bir temsilcisinin yakınmasına, ortalığı seyyar satıcıların kaplaması nedeniyle 2000 yılında ilçe belediye başkanı ile arasını bozan klan ne diyecektir? Öyle ki, her genel ve yerel seçim öncesinde CHP’nin Merkez Yürütme Kurulu bir karar yayınlar. CHP’nin en üst yönetim organının yayınladığı kararda belediye meclis üyeleri ile milletvekillerinin istifa ederek seçimlere aday olarak katılmayacağını söyler.
BALABAN AKAY ETKİLENMEZ
CHP’nin Merkez Yürütme Kurulu bir genel seçimde belediye meclis üyelerinin istifa ederek milletvekili adayı olmayacağına karar verdi. Arkasından gelen yerel seçimlerde de milletvekillerinin, milletvekilliği görevinden istifa ederek ilçe belediye başkan olamayacağına hükmetti. Her iki seçimde de CHP’den seçime katılmayı düşünenleri, partinin bu kararı frenledi. Sadece, partinin en üst yönetiminin bu kararı Türkiye’de bir kişiyi etkilemedi. Eskişehir’in ‘Balaban Akay’ı, partinin en üst yönetiminin kararına rağmen, Eskişehir’in klanının diretmesiyle bir seçimde milletvekili, diğer seçimde ise ilçe belediye başkanı oldu. Şimdi, Odunpazarı bölgesindeki krizlere yeni krizler ekleniyor. Seyyar krizi de gündeme oda başkanı Şen’in açıklamaları ile girmiş oldu. Klan bakalım bu konu da ne diyecek? 2000 yılında yaptığı gibi ‘Seyyar satıcılar’ konusunda bir söylev verecek mi? Yoksa sessiz mi kalacak? Öyle ya bu kişi hakkında CHP’nin Merkez Yürütme Kararları bile uygulanamıyor. Dünyada örneği olmayan ‘solculuk örneği’ Eskişehir’de veriliyor. Hem de bu kişiler ‘solculuk’ söylemlerine devam ediyor. Bu işleri yapanlar kendilerini dünyanın en büyük solcusu ilan etmeyi de bir kural olarak görüyorlar. Toplantılarda kitlelere bu kişiler ‘solculuk’ söylevi vermeyi seviyor. Yiyenler sineye çekiyor. Yemeyenler elbette eleştirilerine devam edecekler.
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!