TÜYAP’ın Türk insanının yaşamına girmesinden sonra, ciddi ve modern anlamda fuarlarla tanıştık. Çocukluğumuzda panayırlar vardı. İller, ilçeler hatta daha küçük yerleşim yerlerinde açılırlardı. Tozun, toprağın içinde faaliyet gösterirlerdi.
Nasıl ki, insanlı derebeylik ve şehir devletlerinden sonra, feodal toplum ve kapitalist topluma geçtiyse, ortaçağ yerini modern çağa bıraktıysa, Türk insanı da panayır döneminden Tüyap’ın ciddi katkıları sonucu, fuar çağına geçti.
Fuar çağına geçtik de ne oldu? Eskişehirlilerin ‘fuar’ denilince aklına İstanbul’da Tüyap’ın fuarları ile İzmir’de açılan fuar akıllarına gelirdi. İstanbul’daki Tüyap’ın inşaat ve yapı fuarlarına Eskişehir’deki meslek odaları üyelerini götürmek için otobüs kaldırıldı. Bursa bile bu konuda bizi yıllar önce geçmişti.
50 YIL TARTIŞTIK
Eskişehir 50 yıl ‘fuarı’ tartıştıktan sonra fuar alanına ve fuarlara sahip oldu. Güler, ETO başkanı olunca, arkadaşları ile birlikte kulaklarını her türlü söylentiye tıkayarak, fuar alanını ETO’nun envanterine kattı. O tartışmaların bir bölümünde gazeteci gözü ile bulunduk. Bugünden baktığımızda Artık, Eskişehir’den İstanbul’a, Bursa’ya veya Konya’ya odalar, dernekler üyelerini fuara taşımak için otobüsler kaldırmıyor. Tam tersine bir durum ortaya çıktı. Dünkü İnşaat Fuarının ikinci kez açılışında, o şehirlerden otobüsler ve de hızlı trenler yurttaşlarımızı Eskişehir’e fuara getirmek için kalktı. Fuara gelen sadece fuar alanında kalmıyor. Şehri şöyle bir geziyor. Kısacası turizm faaliyeti ortaya çıkıyor.
ÜYELERDE VİZYONDA DEĞİŞTİ
ETO üyelerinin her seçim dönemi yaklaştığında ya da oda seçimi konuşulmaya başladığında “Oda bize sadece belge veriyor. Biz ise aidat veriyoruz. Başka şeylerde yapmalıdır. Eskişehir ticaretini geliştirmelidir” diyorlardı. Birçok üye aidatlarını zorunluluk olduğu için ödüyordu. Şimdi ise, fuar açma hızını biraz Küresel Salgın kesti. Salgın ortadan kalktığında, yılda 10 fuarın getireceği ekonomik katkı herkesin dikkatini ve ilgisini çekecek. Hiç kimse yanı hiçbir oda üyesi bu çabalardan sonra üye aidatını tartışmıyor. Aksine odanın yaptığı çalışmalar ve gayretler ile övünüyor. Görünen o ki, Metin Güler’in birkaç dönemi daha garanti gibi duruyor.
SADECE ESKİŞEHİR’E AİT FUARLAR
Küresel Salgın herkesin frene basmasına neden oldu. Salgın dünyada ekonomileri durdurdu. Gıdaya ulaşım pahalandı. İster istemez fuarcılıkta da bir durgunluk ortaya çıktı. Ekonominin çarkları döndürebildiği ölçüde başarı sağlanmaya çalışıyor. Yoksa fazladan bir çalışmaya girmek bu dönemde herkesi korkutuyor. Fuar sadece Eskişehir’e ekonomik, turizm katkısı sağlamayacak.
Eskişehir’i eğitim başkenti de yapacak. Fuarcılık ile Eskişehir’in eğitim seviyesinde Türkiye ortalamasının üstünde olması yeni çalışmalara yol açacaktır. ETO bu olayı da düşünmelidir. Elbette, fuar için 50 yıl tartışıldı. Ancak o engel aşıldı. Şimdi, büyüme ve gelişme RTO açısından daha hızlı olacaktır. Eskişehir’in ekonomisinin ve kültürünün güçlenmesinin ülkemize de katkıları büyük olacaktır.
Ben açılan her fuarı dolu dolu yaşamak ya da özümsemek için açılıştan sonra gidiyorum. Kafama göre, rahatça geziyorum. Şehre etkilerini görüyorum. Küresel salın tehdidinden sonra, sadece Eskişehir’e özgü hem de dünyada fuarlar ortaya çıkacaktır. Havacılık, demiryolu fuarları gibi olacak. Bu fuarlar. Salgın belki süreyi uzattı. Ama, tecrübe kazanmamıza neden oldu.
![]() |
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!