Odunpazarı Belediyesinde yer değişikliklerine, sürgünlere değişik kesimlerden ve sendikalardan tepki var. Peki, Büyükşehir Belediyesinde neler oluyor? Belediye yönetiminde bir değişiklik bekleniyor mu?
Klanın en yakındaki kişi ve kişiler bazı daire başkanları ve müdürler ile genel sekreteri değiştirmek için niye toplantılar yapıyor? Bu gelişmelerden en yetkilinin haberi var mı?
Bazı makamlara gelmek için liyakat gerekir diyenlerin sayısı son yıllarda azaldı. Eş, dost ve torpil ile birçok makam dolduruluyor. Sonrada istenilmeyen sonuçlar ortaya çıkıyor. Bizim 2 Eylül gazetesi olarak görevimiz yazılamayanları yazmaktır. Gazeteci her zaman muhalif kimliğini korumak zorundadır. Muhaliflik genellikle iktidara karşı eleştirilerde bulunmaktır. İktidar genel iktidar olduğu kadar yerel iktidarda olabiliyor. Yerelde veya genelde gazeteci muhalif olmak zorundadır. Muhalif gazetecilik yoksa, gazetecilikten de bahsedilmez.
Mesela Samsun da, hem de belediyenin yönetimindeki düşünceye yakın bir gazete su zammını manşetinden haber yaptıktan sonra, belediyeye olan aboneliği iptal ediliyor. Yani, yelpazenin neresinde olursa olsun, yerel iktidarlara eleştiri bile, belediye yönetimleri tarafından hoş karşılanmıyor. Birde uzun yıllar belediye yönetimleri değişmezse, bu kez körlük ve güç zehirlenmesi yaşanıyor. Böyle belediye yönetimleri gazetecilerinde kendilerinden olmasını istiyorlar.
Dün bir arkadaşımla bu konuları konuştuk. Sosyal medyada burnundan kıl aldırmayan, gelişi güzel yorumlarla kuramcılığa soyunan, klanın en yakını, kısa sürede güç zehirlenmesi ile karşı karşıya kalınca, bu kez makam yükseltme kararı almış görünüyor. Fotoğraf çekerken buralara geldiğini düşünmeyen bu arkadaş şimdi belediyenin vukuatlı, mahkemelerden çıkamayan daire başkanları ile akşamları toplantılar yapmaya başlamış. Konu kadın genel sekreterin değiştirmesini sağlamak ve bu makama oturmaktır. Belediyeler deyince akla teknik personelin kıymeti gelir. Ama teknik personelin bizim belediyelerde bir kıymeti yok. İyi film çevirenler kıymet taşıyor. Bir de kurtlar yaşlanınca, olumsuzluklar yaşanıyor. Belediyeden milletvekili olmak için ayrılanların, hükmü ise çaktırmadan devam ediyor.
Nedense bu kişiler belediyelerden ayrılsalar bile el altından çalışmaya devam ediyorlar. Peki, bu olayların meydana gelmesine kim neden oluyor. Tek kelime ile işte liyakat aramayanlar, olayların karışmasına da engel oluyor. Yapılması gereken hizmetlerde yapılamıyor. Çalışmak, iş üretmek isteyende üretemiyor. Sonuçta, olan Eskişehir’e ve hizmet bekleyen Eskişehirliye oluyor. Demek ki, iş seçimi kazanmakla bitmiyor. Kazananlar, makamlarda oturanlar veya dedemin dediği gibi masanın sahibi olanlar, çözümü ve işlerin tıkır tıkır yürümesini sağlamalıdırlar.
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!