Anadolu’daki baro başkanları, Ankara’ya doğru yürüyüşe geçti. Mesela Bilecik'in kadın baro başkanı Halime Aynur bir grup avukatla yürüyor. Bizim baronun başkanı Mustafa Elagöz ise cübbesini giyerek tek başına yürüyor. Baktım başkan yürüyüşten önce kendisine yumuşak bir ayakkabı almış. Geçtiğimiz kış mevsiminde başkan Elagöz ayağını kırmıştı. İnşallah, bir şey olmaz.
Barolar ile ilgili olarak TBMM'de bir yasa değişikliği hazırlığı var. Düşünülen taslağı da henüz kimse bilmiyor. Çoklu baro sistemine geçileceği söylentisi, baroları harekete geçirdi. Anadolu’daki barolar hazırlanan yasa değişikliğine karşı bulundukları illerden ‘Savuna yürüyüşü’ adı altında yürüyüşe başladılar. Eskişehir Baro Başkanı Mustafa Elagöz de, dün yürüyüşe başlayarak, akşam saatlerinde Kaymaz’a kadar geldi. Geceyi Kaymaz Yayla köyünde geçirecek. Baronun kurultay delegesi olan bir avukat o köy sakinlerinden biri olarak, başkanını bir gece konuk edecek. Bugün ise bakalım Mustafa Elagöz nereye kadar yürüyecek. Pazar günü Ankara’ya varması gerekiyor.
Çünkü Baro başkanları Pazartesi günü anıtkabirde Atatürk’ün huzuruna çıkacaklar. Eskişehir Baro Başkanı Mustafa Elagöz’e arkadaşları bir teklifte bulundular. Eskişehir müzeler şehri olması nedeniyle meslektaşlarının Elagöz’e “ Yürüdüğün ayakkabıları, tarihe tanıklık etmesi için Büyükerşen’e ver. Müze de yerini alsın” dediler.
EN BÜYÜK BAŞKAN NE DİYOR?
Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Metin Feyzioğlu, Avukatlık Kanununda yapılması planlanan değişiklikle ilgili konuştu. Facebook sayfası üzerinden paylaştığı video ile konuyu değerlendiren Feyzioğlu, baroların yapısına ve seçim sistemine ilişkin Meclis’te fikri bir çalışma yürüdüğünü söyledi ve şunları ekledi: “Somutlaşan bir teklif taslağı henüz yok. Farklı düşünceler mevcut. Biz TBB ve tüm barolar olarak çoklu baro yapısını doğru bulmuyoruz. Delege yapısı ve seçim sistemine ilişkin ise farklı farklı düşünceler var. Ancak değişikliklerin aceleye getirilmesini istemiyoruz. TBB ve barolar olarak sürecin daima içinde olmayı talep ediyoruz. Bizlerin, akademisyenlerin, uzmanların katılımıyla bir çalışmanın geniş zamanda yapılması düşüncesindeyiz.” Bakalım, barolar konusu ne şekilde sonuçlanacak?
![]() |
Türkiye'de gerçek anlamda orkestra şefi sayısının 20’yi geçmediğini düşünüyorum. Bir orkestra şefi yaklaşık olarak 10 yılda yetişiyor. Yani, tıp eğitimi ile belki kıyaslamak yanlış olabilir. Ama şefin veya bir sanatçının gördüğü eğitim tıpla kıyaslanabilir. Hatta daha zordur. Cem’i Can Deliorman, soy adından da anlaşılacağı gibi Bulgaristan'dan Balkan savaşları sırasında Eskişehir'e göç eden bir ailenin çocuğudur. Dünkü gazetemizde veya internet sitemizde okudunuz kendisi cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası'nın daimi şefliğine getirildi. Kısaca CSO olarak isimlendirilen orkestranın 200 yıllık geçmişi var. Osmanlılar döneminde padişahlar, İtalya’dan sanatçı ve şef çağırarak bu orkestrayı kuruldu. Cumhuriyetle birlikte Atatürk tarafından modernize edildi. Adı Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası oldu. Cem'i Can Deliorman bu makamı hak ediyordu. Ve bileğinin hakkı ile geldi. Deliorman’ın atanması da yerinde bir karardır.
![]() |
Eskişehirspor kurulalı 55 yıl geçmiş. Eskişehirspor yönetimin 55. Kuruluş yıldönümü ile ilgili bir video hazırlaması bize takımımızın yaşını hatırlattı. Takım yönetimi video ile birlikte sosyal medyadan şu yorumu Eskişehirliler ile paylaştı:"Eskişehirsporumuz 55 yaşında! Küçük umutlardan büyük hayaller doğar. Eskişehirsporumuz 55 yaşında! #19Haziran1965 #BirlikteNice55Senelere"denildi. Yapılan yazılı açıklamada ise şu ifadelere yer verildi: 19 Haziran 1965'te Kurucu Başkanımız Aziz Bolel ve Yönetim Kurulu önderliğinde kurulan Eskişehirsporumuz 55 yaşında. Bugüne kadar kulübümüz için emek vermiş tüm Başkanlarımıza, Yönetim Kurulu Üyelerimize, tüm kongre üyelerimize, teknik direktörlerimize, ekiplerine, futbolcularımıza, kulüp personelimize, değerli basın mensuplarımıza ve efsane taraftarımıza teşekkür eder, minnetlerimizi sunarız. Birlikte nice 55 senelere!". Gözümüzün önünde bizim yaşadığımız Eskişehirspor tarihi canlandı. Ligdeki yerimizi hak etmiyoruz. Güzel günler mutlaka geri gelecektir.
![]() |
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!