Seçim sonuçları üzerine tartışmalar sürüyor. Sosyal demokratlarda seçim sonucunun büyük bir erozyona neden olduğu anlaşılıyor. Sosyal demokratların tabanına çöküntü egemen olmuş görülüyor. Nerede hata yaptıklarını tartışıyorlar. Eskişehir özelinde ise sosyal demokratlara zorla monte edilen ‘sosyete’ takımının yenilgiye neden olduğuna inanıyorlar.
CHP’de 6 ok ilkesinden zaman içinde ortanın solu, sosyal demokrat dünya görüşüne geçtiğinden bu yana yüzler gülmüyor. Hâlbuki Atatürk gibi düşünseler, en zorlu koşullarda bile yılmazlar. CHP ile Atatürk’ün arasına zaman içinde sosyal demokrasi girdi. Bu sosyal demokraside CHP’nin halkla bütünleşmesini önlüyor. 11 milyona yakın bir oy farkının ortaya çıkmasına neden oluyor.
TABAN NASIL BU HALE GELDİ?
Önceki gün Odunpazarı bayırını çıkarken, çoğunluğu kadın olan CHP’li dostlarla karşılaştım. Havanında güzelliğinden yararlanarak, onlarla uzunca bir sohbet ettim. Hepsi seçim süreci başladığından, sandıklar sayılana kadar görevlerini yaptılar. Özet olarak şunu söylüyorlar:” Sahada Emek, Erenköy, 71 Evler ve Vadişehir’de insanların bize tutumlarından oy kaybını gördük. Bize sürekli milletvekili adayınız ‘at üstündeki’ o kadın mı? Sorusunu yönelttiler”.CHP’nin kapalı kapılar ardında hazırlanan ‘sosyetik ‘ listesi biz sahada çalışanlarında zor durumda kalmasına neden oldu”.
Bu CHP’lilerin hepsi Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt’a yakınlıkları ile biliniyor. Ancak, klanın komutasındaki bir heyetin yazdığı listeler Eskişehir’deki tüm CHP’lileri artık zorlamaya başladı. Delege listelerine ve parti yönetimlerine yazılan akrabalar, yakınlar bugün partinin zor anlar yaşamasına neden oluyor. Kısacası, ‘Bizim olsun, küçük olsun’ anlayışı pratikte bu uygulamayı tercih edenleri başarılı kılabilir. Uzun vadede ise bu anlayışın devam etmesinin partiyi zor durumda bırakacağı görülüyor.
Son genel seçimlerde yine birçok CHP’linin karşılaştırma, kıyaslama yeteneklerinin köreldiği görüldü. CHP’nin milyonlarla ifade edilen oyu başka bir partiye gitti. Yine yüzde ikilik bir CHP’li de kızarak oyunu üçüncü bir partiye verdi. Eskişehir’de CHP’liler bir başka partiyi tercih etmeseydi, CHP üçüncü milletvekilliğini de kazanacaktı.
NE DEĞİŞECEK?
Şimdi yeni bir kurultay zamanıdır. CHP’de her seçimden sonra mutlaka bir kurultay yapılır. Geçen seçimde Eskişehir’de bir kurultay delegesinin Muharrem İnce’ye oy verdiğine inanıyorum. Diğerleri vermediği gibi Kemal Kılıçdaroğlu’nu ölesiye savundular. Şimdi, geçen kurultayda Kılıçdaroğlu’nu tercih eden delegelerin büyük çoğunluğunun İnce’nin peşine düştüklerini görüyorum. İnce’nin Türkiye’nin bir ucunda yaptığı toplantılara, gidip Eskişehir’den katılan çok sayıda CHP’li var. CHP köklerine dönmezse, şu sosyal demokratlığı bırakmazsa, CHP’de değişen bir şey olmaz. En azından Atatürk ve 30’lu yıllar hatırlanmalıdır.
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!