Eskişehir’in kenarları denilen mahallerinde yıllardır şifa dağıtan Dr. Sinan Gürsoy aynı zamanda çok yönlü bir kişidir. Fotoğraf sergileri açar. Edebiyat ile yakından ilgilenir. Eskişehir’in sorunlarına duyarlıdır. Cinayet romanı denemesi vardır. Yazdığı roman ilgi toplamıştı. Eskişehir’in kenarlarının nabzını iyi tutar. Eskişehir’in gündemini yakından takip eder, izler. 12 Eylül öncesinden onu tanıyanlar, onun sosyalist çizgide olduğunu söylerler.
Doktor eşi ile birlikte onlarca yıldır kenar mahallelerde doktorluk yapan Gürsoy, aynı zamanda sosyal medyayı da iyi kullanıyor. Benimde oldukça eski arkadaşımdır. Gürsoy iki gündür sosyal medyadaki sayfasında gelişmelere anlayamadığını belirterek, işi şakaya vuruyor ve şehrimizin bir televizyon kanalında analiz yapan 4 gazetecinin analizlerini ‘tiye’ alarak, çok yönlü ve faydalı analizler edindiğini söylüyor. Ben gazetecileri savunacağım ama böyle gelişi güzel yaptıkları analizlere Eskişehirliler gülüyor. Savunmaya çalıştıkları kişiye de zarar veriyorlar.
Bizim Sinan Gürsoy diyor ki, “Yerel bir televizyonda 4 gazetecinin gündemle ilgili analizler yaptıkları programı izledim. Söylenenler aşağı yukarı şöyle; Sayın Yılmaz Büyükerşen'i kızdırmayalım, yeniden fırça yemeyelim. Yılmaz Büyükerşen, adaylığını koyduğu müddetçe başka bir partinin, şahsın Eskişehir'de hiç bir şansı yoktur. Üç belediye başkanı da başarılı oldukları için Büyükerşen alt belediye adaylarını değiştirmez.Ak Parti-MHP ittifak ihtimalinden sonra CHP'de moraller bozulmuştu ama şimdi yeniden herkesin morali yerinde. Eskişehir'de Büyükerşen CHP'den büyüktür.”
CHP’DEN BÜYÜK OLMAK
Burada itiraf edeyim, ben de bir ara programı izlemek istedim. Dayanamayarak kapattım. 4 meslektaşımızdan biri “Elbette adaylığını koyacak. O markadır. CHP’den büyüktür” dedi. Burada o arkadaşımız Büyükerşen’e de zarar verdiği gibi CHP’nin kurucusunun da kemiklerini sızlattı. CHP emperyalizme savaşan, devrim yapan partidir. Bugünkü geldiği durum ise yürekleri sızlatıyor.
SADECE BİR ÖRNEK
CHP’yi kuranlar ve elbette en başta Atatürk teşkilatçıydı. Teşkilatçılığa inanırlardı. İttihat ve terakki Selanik de kurulduğunda Yemen çöllerinde olan Atatürk gizliden Selanik’e gelmişti. Bu arkadaşlara sormak isterim. Güncel tartışma olduğu için yazıyorum. O günlerde ‘ihtilal ruhu’ ile yaşayan Osmanlı aydınlarının zor koşullar altında Selanik de buluşmaları kolay mı olmuştur? Atatürk Türk Tarih Kurumu ve Türk Dil Kurumuna verilmesi istediği İş Bankasındaki hisseleri neden CHP’ye bırakmıştır. Atatürk devletin bir gün konumun değişeceğini ancak, CHP’nin devrimci yönünün değişmeyeceğini düşünmüştür. Atatürk teşkilatçılığa önem verdiği için, güvendiği CHP’nin hisseleri dağıtmasını uygun bulmuştur. Eğer, Atatürk bugün yaşasaydı, CHP’nin bu halini görseydi ne derdi? Teşkilatçılığı bilmeyenler, partinin onun yönetici ve üyelerinin ortak aklı olduğunu görmeyenler, inanmayanlar ortaçağ üretim model olan klanın etrafında birleşirler. Deniz Baykal’ın ‘ altı ok, babaannemin resmi gibi duvarda asılsın diye konuşması veya Kılıçdaroğlu’nun her koşul altında emperyalist batıyı savunması, CHP’nin ilkelerine ters bir durumdur’.CHP2de ne zaman ilkelerin yerine sosyal demokratlık konuldu. İş tersine döndü. Devrimci, ihtilalcı ruh yapısı ortadan kalktı. Gazetecilerde, güncel meselelerin ciddi analizini yapacaklarına yağcılık yaparak, günü kurtarmaya çalışıyorlar. Hem övmeye çalıştıkları kişiye, hem de içinde bulundukları yayın kuruluna zarar veriyorlar.
GAZETECİNİN GÖRMEDİĞİNİ ADAY GÖRÜYOR
Odunpazarı Belediye Başkanlığına mevcut başkan ile aday adaylığını açıklayan üç kişiden biri olan şehir planlamacısı, akademisyen Ali Ulu ise şunları söylüyor:”Eskişehir'de yerel seçim listeleri bir arkadaşın iki dudağında. Eskişehir'de bir erkin dediği oluyor. Alevilere hak ettikleri ağırlık verilmiyor. Fakat Aleviler bu duruma tepki göstermeye başladılar. Başka şehirlerde tepki olarak sağ bir partiye oy verdiler. Şu anda Alevilerin yoğun olduğu malum partide büyük tartışmalar yaşanıyor " Ulu ile aramızdaki tek fark o erk diyor. Ben ise yapılanları bir ortaçağ üretim biçimi olarak gördüğüm için klan diyorum.
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!