Engin Hoca’nın rektörlüğü döneminde, İstanbul’dan sıkılan arp sanatçısı Ceren Necipoğlu, Anadolu Üniversitesinde çalışmak için kapısını çaldı. Engin Hoca Anadolu Üniversitesi Devlet Konservatuvarında arpistler yetiştirmek isteyen Ceren Necipoğlu’nun projesini kabul etti.
Eskişehir ve Anadolu Üniversitesi o gün dünya çapında bir sanatçı kazandı. Bu gerçeği çok kişi daha sonra fark etti. Konservatuvarda kısa sürede kendisini sevdiren ve kabul ettiren Ceren Hoca, dünya çapında çalışmalara imza atarak, çok başarılı arpistler yetiştirdi. Engin Hoca döneminde Anadolu Senfoni Orkestrası kuruldu. Orkestranın sorumluluğuna ve şefliğine Burak Tüzün getirildi. Ceren Hoca da, orkestranın yönetim kurulunda görev aldı. Bende kendilerine destek vermeye çalıştım. Ceren Hoca, ayrıca Boğaziçi Üniversitesinin mütercimlik-tercümanlık bölümü mezunu olduğu için Can Yayınları için, dünyanın önemli yazarlarının kitaplarını Türkçeye tercüme ediyordu. Can yayınlarının, yayınladığı önemli kitaplar incelendiğinde bu durum ortaya çıkar.
Anadolu Üniversitesinin 50. yıl kutlamaları çerçevesinde, rektörlük Anadolu Senfoni Orkestrasından konserler vermesini istedi. Konser programı nasıl olacaktı. O günlerde orkestra şefimiz Burak Tüzün, Ceren Hoca ve ben bir toplantı yaparak, en başta Kocatepe de Taarruz saatinde bir konser yapılmasına karar verdik. İlçelerimizde ve komşumuz Kütahya Çavdarhisar’daki Aizonai antik kentinde konser yapılacaktı. Hazırladığımız programı şef Tüzün, rektörlüğe sundu. Rektörlükte onay verince hazırlıklar başladı. Bu konserler dizisi o dönemde Türkiye çapında ses getirdi. Anadolu Üniversitesi ayakta alkışlandı.
ATATÜRK’ÜN PALTOSU
Atatürk komutasında Türk Ordusu işgalcilere karşı 22 Ağustos tarihinde Kocatepe de başlattığı büyük taarruzda Atatürk’ün üstünde palto vardı. O güne kadar Kocatepe’ye çıkmamıştık. Demek ki, geceleri Kocatepe soğuk oluyordu. Orkestranın pahalı müzik aletleri nasıl korunacaktı. Son 10 yılın Kocatepe hava durumu raporlarını bularak çalışmalarımıza başladık. Anadolu Üniversitesinin lojistik ekibi ile konser yapılan alanı görmek için üç kez Kocatepe’ye çıktık. Bugün gözümüz kapalı olarak Kocatepe’nin ve siperlerimizin, Atatürk’ün durduğu yerleri çizerim.
Gece yarısı başlayan konser de müzikte özel seçilmişti. Atatürk’ün taarruz emrini verdiği saatte orkestra top gürlemesini andıran müzikler çaldı. Yaklaşık 5 bin kişi bu etkinliğe, Türkiye’nin her yerinden gelerek katıldı. Askerlerimiz taarruz saatinde olduğu gibi gelenlere bardakta mercimek çorbası ikram etti. Sonra, Çifteler ilçesinde konser verecek meydan bulamadık. İnönü, Mihalıççık, Han, Seyitgazi, Aioza’na konser verdik. Han konserini orkestranın hiçbir elemanı unutamadı. Bir Sivrihisarlı olarak, Sivrihisar’da orkestramızın konser vermemesi düşünülemezdi. Benim önerim netti. Konserimizi Sivrihisar’da kilisede verecektik. 100 yıldır kilisede bir etkinlik yoktu. Orkestra şefimiz Tüzün, Ceren Hoca’nın arpı ile konser vermesini uygun buldu. Orkestrada kendisine eşlik edecekti. 100 yıldır kapalı duran kiliseyi de turizme kazandırmak istiyorduk.
SİVRİHİSAR’DAKİ KONSER
Sivrihisar Belediyesi ve Anadolu Üniversitesi işbirliği ile kilisede temizlik yapıldı. Konser verildi. Sivrihisarlılar o gece Ceren Necipoğlu’na büyük ilgi gösterdiler. Necipoğlu, bu konserden bir süre sonra Brezilya’da Arp Festivaline katılacaktı. Festivalde arpı ile Türk müziklerini seslendirecekti. Brezilya’daki konserin provasını bize ve yakın dostlarına vermek istiyordu. Burak Tüzün ile konser gibi provaya gittik. Ben onun arpı ile fotoğraflarını çekmek istiyordum. Ona çaktırmadan çektim. Konserden bir gün sonra telefonla beni arayarak, provaya niye gelmediğimi sordu. Bende elektronik postasına bakmasını istedim. Prova konserde çektiğim en iyi fotoğrafları kendisine elektronik posta yolu ile yollamıştım. Kısa süre sonra arayarak, Brezilya konserini konuştuk. Bol fotoğraflarla Brezilya’dan dönmesini istedim. Onun o kadar heyecanlı olmasına ilk defa şahit oluyorduk. Brezilya konserine büyük önem veriyordu.
ÇALIŞTAY VAR
Sonra, Brezilya’dan dönemedi. Bindiği Fransız Hava Yolları uçağı okyanusa düştü. Fotoğraflar gelmedi. Üzücü haberi yaptık. Brezilyalılar bize konser kayıtlarını yolladılar. Ailesi düşen uçak da Ceren’in de bulunduğunun haberini ilk önce Burak Tüzün’e sonrada bana verdi. Sonuçta, iyi bir sanatçımızı ve arkadaşımızı kaybetmiştik. O bugün olsaydı, ne konserler verirdi. Sanatının zirvesindeydi. Uçağın düşmesinden sonra Türk televizyonları günlerce onun Sivrihisar kilisesinde verdiği konseri gösterdiler. Üniversitedeki arkadaşları onun anısına bu Cuma akşamı üniversitenin salon 2016 da çalıştay gerçekleştiriyorlar. Onu anacaklar, hatırlatacaklar. Ruhu şad olsun.
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!