Eskişehir’de partilerin il merkezlerinde klasikleşmiş bir durum var. Aşağı yukarı her partinin il binasında pazar günleri, pazar toplantısı yapıyor. Yaz mevsiminde ise pazar toplantıları kesiliyor. Başka illerdeki partilerde ‘Pazar toplantısı’ diye bir olay var mı? Elbette bilemiyoruz.
Eskişehir’de yaz döneminde bile pazar toplantılarına devam eden bir parti var. Demokrat Parti. Demokrat Parti’nin çoğu yöneticisi herkes gibi yaz tatiline çıktı. Ancak, geride kalanlar her pazar günü partide toplanarak, son gelişmeleri değerlendiriyorlar. Şehrimizin gazetecileri de mutlaka her pazar günü Demokrat Parti’ye uğrayarak, pazar toplantılarını okuyucuları için haber yapıyor.
Mesela, geçtiğimiz pazar günü nöbeti Tepebaşı İlçe Başkanı Şükrü Ketenci’ye yazılmıştı. Ketenci kürsüye gelerek, Türkiye’nin içinde bulunduğu durumu partisinin gözü ile anlattı. Demokrat Parti bir zamanlar Türkiye’nin en önde gelen iktidar partisiydi. Daha doğrusu Türkiye’de çok partili rejime, Demokrat Parti’nin kurulması ile geçilmişti. Daha sonraki yıllarda Doğru Yol Parti’sinin Anavatan Partisi ile birleşmesi ile Demokrat Parti yıllar sonra bir kez daha ortaya çıkmış oldu.
Demokrat Parti Eskişehir’de bugün Anavatan Partisinden kalan binayı kullanıyor. Geçtiğimiz pazar günü yapılan Pazar toplantısında partinin ilçe başkanı Şükrü Ketenci, çeşitli gündeme ilişkin değerlendirmelerden sonra Büyükerşen’in nereye aday olduğuna karar vermesini de istedi. Daha sonra söz alan partilerin Türkiye ve Eskişehir üzerine yaptıkları değerlendirmeler ise ilgimi çekti. Yani, parti de konuşan öyle boş konuşmuyor. Ciddi değerlendirmelerde bulunuyor. Kısacası, Demokrat Parti’nin Eskişehir il binasında pazar günleri kurulan serbest kürsü de ciddi ülke ve Eskişehir meseleleri tartışılıyor. Canlı bir fikir hayatı var. Fikirler ortaya çıkacak ki, doğru yolda bulunabilsin. Ülkeye veya Eskişehir üzerine sağlıklı değerlendirilmeler yapılabilsin, siyasetler geliştirilebilsin. Bu açıdan Demokrat Parti’deki canlı siyasi tartışmalar, serbest kürsü diğer partilerde örnek olacak nitelik taşıyor.
Azerbaycanlılar gürültüye ‘Tantana’ diyorlar. Azeri Türk’ü olsun, Kazak Türk’ü olsun. Fazlası ile tantanayı seviyoruz. Yaz mevsimin sonuna yaklaştığımız bu günlerde düğünlerde arttı. Kimisi çocuğunu evlendiriyor. Kimisi ise çocuğunu sünnet ettiriyor. Yollarda yapılan düğün konvoylarında tantana ve gürültü devam ediyor. İnsanlar rahatsız da olsa, düğün sahipleri, konvoylara katılanlar aldırmıyor. Önceki gün yağmur yağmasına rağmen, düğünlerde havai fişek atılmaktan geri kalınmadı. Yağan yağmura karşı düğün sahipleri havai fişekleri attılar. Tantana ve havai fişek atılma olayı sadece polise havale edilerek, çözülmez. İnsanların birbirine saygı göstermesi ile çözülür.
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!