Geçen yıl 1 Mayıs’ı meydanlarda kutlamıştık. Bugün ise küresel salgın nedeniyle evimizden kutluyoruz. Dünyanın çeşitli ülkelerinde milyonların toplandığı meydanlarda bu yıl salgın nedeniyle bir kişi bile olmayacak. 1 Mayıs meydanlarının en büyüğü olarak kabul edilen Havana da ilk kez işçi bayramı kutlaması olmayacak.
Bugün ülkemizde bizlere düşen görevde herkesin ekmek teknesine, çalıştığı işyerine sahip çıkmasıdır. Üretim yaptığımız yeri koruyacağız. Ülkemizin emek yoğun ve sermaye yoğun bütün üretim olanakları, uygun teknolojilerle seferber edilecektir ki, Türkiye bu dar boğazdan, salgından başarı ile çıkmalıdır. Ülkemiz insanı ülkesine her koşulda sahip çıktığını 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk bayramında ellerinde Türk bayrakları ile balkonlara çıkarak istiklal marşını söyleyerek gösterdi. Başta basın emekçileri başta olmak üzere, tüm işçilere bir kez daha işçi bayramı kutlu olsun.
EMPERYALİST SİSTEM ÇÖKTÜ
Küresel salgın ile birlikte dünya emperyalist sistemi çöktüğüne şahit oluyoruz. Küresel salgın emperyalist sistemin finansal, siyasî ve askerî krizlerini ortaya çıkardı. Çöküş süreci hızlandırdı.
Emperyalizmi küresel salgından en çok etkilenen ülke oldu. Ülkede sadece 10 bin huzurevinde kalan ABD vatandaşı hayatını kaybetti. Toplam sayı ise şimdilik 60 bini buldu. Ülkesinde vatandaşları ölümle karşı karşıya olan ABD yine de gemileri ile açık denizlerde ülkeleri işgal etmeye çalışıyor.
Dünyada ilerlemenin öncüsü işçi sınıfıdır. Tarihte hep böyle olmuştur. Devrimler, insanlığın büyük krizlerinden çıkışları hep içi sınıfı ile olmuştur. Küresel salgın da can çekişen emperyalist kapitalist düzenin sonunu hızlandırmıştır. Dünya yeni gelişmeler arifesindedir.
İşçi sınıfı zorluklara karşı birleşmelidir. Emek mücadelesi verirken, yapay olarak yaratılan etnik köken, din, mezhep gibi ayrımlarla birbirlerine de ötekileşip farklı yönlere savrulmamalıdır. Örgütlü mücadelenin sağlayacağı gücü kaybetmemelidir. İşçilerin insan olmaktan gelen haklarını, üretimden gelen güçleriyle alma yolundaki mücadelesini korumalıdır. Tüm emeği ile geçinenlerin, emek ve dayanışma bayramı kutlu olsun.
![]() |
Şehrimize önemli bir sağlık kuruluşu kazandıran, Dr. Türkan Tünerir, sosyal medyada yayınladığı bir mesajla ülkemizin gençlerini kutladı. Türkan Hanımın özellikle geçlerimize olan mesajı şu şekildedir: ”Bu ülkenin gençlerini tebrik ediyorum.Coronavirus salgınında yaşlılarını, dedelerini, ninelerini korumak için en hareketli ve enerjik zamanlarını evde geçirdikleri için.Bu ülkenin gençlerini tebrik ediyorum.
Ülkesinin sağlığı ve sağlık çalışanlarını düşünerek evden çıkmadıkları için. Bu ülkenin gençlerini tebrik ediyorum. Ülkesinin düzenlediği kurallara uyduğu, kurallara uymayı öğrenen birey oldukları için. Bu ülkenin çocuklarını tebrik ediyorum.Sağlıkçı anne babalarını sabırla bekledikleri için. Bu ülkenin çocuklarını tebrik ediyorum.En güzel bayramları olan 23 Nisan’ı evlerinde Türk bayraklarıyla kutladıkları için.Bu ülkenin anne-babalarını tebrik ediyorum.
Evde kalan evlatlarına fedakarlık yapmayı, kurallara uymayı öğrettikleri ve onlara bu zor günlerde kol kanat gerdikleri için.Bu ülkenin anne-babalarını tebrik ediyorum.
Sağlık ordusunun en önünde çalışan doktor, hemşire ve diğer sağlık çalışanı evlatlarının başarılı olmaları, sağlıkla kalmaları için gece gündüz dualarını eksik etmedikleri, sabırla ve gururla onları bekledikleri için.Bu ülke böyle evlatlar, böyle ana-babalar varken hiç bir zaman yenilmez”. Amerika da veya gelişmiş denilen Avrupa ülkelerinde binlerce yaşlı huzurevlerinde öldü. Ülkemizde, insanlarımız, yurttaşlarımız özellikle bu dönemde bütün yaşlılarına sahip çıktı. Bu çok önemli bir olaydır.
![]() |
Kut'ül Amare, Osmanlı'nın Birinci Dünya Savaşı sırasında, kenarda kalmış, unutulmaya yüz tutmuş ünlü bir zaferidir. Osmanlı'nın bu zaferi, dönemin İngiliz basınında “Britanya tarihinin en aşağılık şartlı teslimi” olarak yer almıştı. İngilizler, zor durumdaki Türk Ordularının kazandığı zaferi hiçbir zaman içlerine sindiremediler. Türk ordusunun komutanı Mirliva Halil Paşa, 143 gün süren ‘Kut’ kuşatmasından sonra, İngilizleri yendi. İngilizlerin Müslüman Hintli askerlerini Türklere karşı savaştırmak istemesi işe yaramadı. Bugünkü Irak topraklarında meydana gelen savaşta İngilizler 13 bin askerlerini esir vermek zorunda kaldılar. 29 Nisan 1916 da kazanılan bu zaferi unutmamak gerekiyor. O dönemin en güçlü emperyalistine karşı kazanılmıştır.
![]() |
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!