Son günlerde yaşadıklarımızla ilgili bir gariplik yok mu?
“Sarıklı çarşaflı kortej dikkat çekti. Bebek sahilinde bankta çıplak erkek.
Galata’da kendini yakan adam. Manavgat’ta yolda yürüyen çırılçıplak kadın. Gaziantep'te yaşlı Suriyeli kadına tekme. Esenyurt'ta camide çocuk tacizi.
Halkın faili linç etme girişimi. Herkesin göreceği yerde ilişki. Hatta Suriyeli olduğu tahmin edilen iki kişinin porsuk kıyısında uygunsuz durumları da ortaya çıktı. Ancak, Eskişehir’deki durum kamuoyuna pek ulaşmadı. Eskişehir son günlerde yaşadığı garip olaylara bu durum eklenmedi.
Bu kadar olayın üst üste olması şaşırtıcı değil mi? Mülteciler yani, Suriyeliler, Pakistanlılar, Afganlar ilk etapta suçlanıyor. Bir olayda, olan olduğu ilin valisi
“Failler ülkemiz vatandaşı” şeklinde açıklama yaptı. Kayıtlı oldukları köye kadar nüfus bilgilerinim verdi. Herkes, adamın aslında Pakistanlı olduğunu iddia etti. Sosyal medyanın hayatı kolaylaştırdığı ve renk kattığı söyleniyor. Aslında bomba da olabiliyor. Herkes de inanıyor. Ben bile önemli hemşerilerimizin sosyal medyada paylaştığı birkaç yalan haberi kendilerini bizzat arayarak sildirdim. Teşekkür ettiler. Ama klavye kahramanlığı devam ediyor.
âlemdeki siteler, bir şekilde hayatlarını sürdürüyor. Bir dönem Dışişleri bakanı sıfatıyla Hillary Clinton’a, İran’daki gelişmeler sorulunca, İran’ın muhaliflerine teknik destek verdiklerini söylemişti. Yani, emperyalizm böyle bir şeydir. Başka ilginç olaylarda yaşıyoruz. Yazmak istemiyoruz. Zaten hepsi kamuoyu önünde oluyor. Herkes birbiri ardında yaşanan gelimleri ‘Bir iş var” diye yorumluyor. Yani, kimsenin kayığına binmeyelim. Ülkede, Ankara’dan bakış açısı ile sorunları çözelim.
Gezi eylemlerinin yıldönümün de gezi ile ilgili tartışmalar sürüyor. Eskişehir’de Sanayi sokakta Hatay’dan okumaya gelen 19 yaşındaki Ali İsmail Korkmaz dövüldü. Hastanede 38 günlük yaşam mücadelesinden sonra hayatını kaybetti.
Ali İsmail 9 yıl önce Tıp Fakültesinde yaşam mücadelesi verirken onunla ilgili olarak en doğru haberleri gazeteniz 2 Eylül verdi. Yani bendeniz yazdı. Gazetede arşivleri duruyor. İsteyen bakabilir. Gece gündüz Eskişehir’in birkaç gazetecisi olarak dövülme olayına ilişkin görüntülerin peşine düştük. O görüntüler ortaya çıkınca olayda aydınlanmış oldu.
Dün Ali İsmail dövüldüğü sokakta anıldı. Ailesi de Hatay’dan anma etkinliğine geldi. Annesi Emel Korkmaz, anma etkinliğinde kısa bir konuşma yaptı. Fotoğrafının önüne karanfil bırakırken ise ana yüreği dayanmadı. Gözyaşlarına boğuldu. Ağlamayacağına dair kendisine söz verdiğini ama tutamadığını söyledi. Ali İsmail bugün tüm Eskişehirlilerin yüreklerinde bir sızıdır. Annenin yüreğindeki sızının tarifi ise yok.
Gezi eylemlerinde milyonlar sokağa çıktı. Ellerde Türk Bayrakları ve Atatürk posterleri vardı. Batılılar Gezi’yi kullanmak istedi. Ulusalcıların sayesinde planları tutmadı. O günlerde bir sürü yalan piyasaya sürüldü. Hiç biri gerçek olmadığı ortaya çıktı. Olayı gördüğünü söyleyen köşe yazarı, özür dilemek zorunda kaldı. Caminin imamı doğruları açıkladı. Bugün birilerin hala gezi derdinde olduğunu görmeyi de anlayamıyorum. 9 yıl sonra hata üzerine hata yapanlar var.
![]() |
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!