Küresel salgın tüm dünyada aile içi şiddeti, intiharları arttırdı. Küresel Salgından sonra Eskişehir'de de aile içi şiddet ve intihar olaylarında artış var. Herkesin dikkatli olması gerekiyor. Salgının ortaya çıkardığı sonuçları bilim insanları irdeleyecektir. Topluma önerilerde bulunacaktır.
Bazı olaylar polisiye tedbirler ile önlenemez. Muğla da Türkiye'yi derinden sarsan kadın cinayeti bir son olmayacaktır. Doğu'da kadın şiddet görünce, cinayete kurban gidince töre, feodalizm ve cehaletle izah edilmeye çalışılır. Peki, batıda olan cinayetlere veya şiddete nasıl çözüm bulunacak? Batıda meydana gelen bu olaylar nereye bağlanacak? Binlerce yıldır Türk kültürü şiddet ve cinayeti çözüyor, ortadan kaldırıyordu. Son yıllarda özellikle de küresel salgın ile niye arttı?
Evet, doğuda kadına şiddet feodaliteye bağlanabilir. Batıdaki ne olacak? Avrupa’nın orta yerindeki Fransa başta olmak üzere, birçok Avrupa ülkesinde kadına şiddet arttı. Her işin eğitim olarak düşünülürse, bu konuda erkekleri en başta eğitmek gerekiyor. 21. Yüzyılda dünyanın modern ortaçağa girdiğini söylenen düşünürler, yazarlarda var. Demek ki, ister doğu da, ister batı da olsun, feodalizm düşünce biçimi yeryüzünden silinemiyor. Dünya Fransız devrimi başta olmak üzere, biz ise geçen yüzyılın başında Atatürk devrimini yaşadık. Demek ki, dünya bu yüzyılda tekrardan geriye gitmiş. Avrupalıların Fransız devrimini, bizim de Atatürk devrimlerini yeniden keşfetmemiz gerekiyor.
Eskişehir Barosunun kadın avukatları başta olmak üzere, sivil toplum kuruluşları, 19 derneğin kadın üyelerinin bir araya gelerek kurduğu Eskişehir Kadın Platformu kadına şiddet ve kadın cinayetleri konusunda oldukça duyarlı bulunuyor. Eskişehir gibi yerde bile kadına şiddet, aile içi şiddet olayları artıyorsa, polise tedbirlerinin ötesinde üç üniversitesi ile bir çalışma yapılmalıdır.
Pusuda olduğu görülüyor
Sağlık Bakanımız Dr. Fahrettin Koca, ya kendisi çıkarak, ya da yazılı olarak aylardır, her gün akşam saatlerinde televizyon ekranlarından ve yazılı medyadan ülkemizdeki günlük vaka sayılarını açıklıyor. Korona virüslü vakaların en çok ve en az görülen illeri de tedbirlerini almaları açısından açıklıyor.
Eskişehir ülkemizde Küresel salgının görülmeye başlaması ile hastalığın zirveye olduğu beş ilden birisi olarak biliniyor. Eskişehir Anadolu kentleri içinde korona virüste en tepe noktasını en önce gördü ve hasta sıyası düşüşe geçti. Bugün Eskişehir’deki üç hastanede yatan ve tedavi gören Kovid-19 hasta sayısı 150’ler civarındadır. Mevsimin büyük etkisi vardır. Ancak, Hamamyolu ve Barlar Sokağı gibi alanlarda sosyal mesafe ve maskeye dikkat edilmiyor. Geçtiğimiz Pazar günü Hamamyolu’ndaki kalabalığı geçemedim. Hamamyolu’na Kıbrıs Şehitleri caddesinden girmemle çıkmam bir oldu. Barlar sokağında sosyal mesafeye dikkat edilmediği şikâyet konusu oluyor. Hamamyolu’nun da aynı şekilde olduğunu bizzat gördüm.
Buralar ile İsmet İnönü Caddesi, Köprübaşı ve Taşbaşı çevresini halletsek, belki de Eskişehir’de korona virüslü hemşerimizin sayısını sıfırlayacağız. Önümüzdeki günlerde saydığım bu cadde ve sokaklara mecburen bazı kısıtlamalar gelebilir. Daha dün Adliye’de baronun bürosunda çalışan 8 kişi karantinaya alınırken, iki kadın avukatın Kovid-19 hastalığına yakalandığı görüldü. Kadın avukatlar tedavi altına alındılar.
Bilim kurulu üyemiz Eskişehir Osmangazi Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Selma Metintaş’ı da dinleyelim Hocamız Selma Hanım diyor ki,” Bayramda tedbirsizliğin vebali büyük olur”. Örnekler, yaşadıklarımız Korona Virüsün pusuda bizleri kolaçan ettiği görülüyor.
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!