2004 yılında Atatürkçü Düşünce Derneği Eskişehir Şubesinin ikinci başkanıydım. O dönemde FETÖ-PDY terör örgütü Amerika ve batılılardan aldığı destek ile sahte belgelerle, askerlerimizi, aydınlarımızı ve siyasetçilerimizi Silivri zindanlarına gönderiyordu. Çok kişi, bugünkü gibi terör örgütünün vatan haini yüzünü görmemişti.
Cumhuriyeti ve Atatürk devrimlerini sürdürmekte kararlı olanlar ise yorgun düşmüşler, ülkeleri için ümitsizliğe kapılmışlardı. Halka umut aşılamak gerekiyordu. Ne yapılabilirdi? Karar verdik. En büyük bayramımız ve varlık nedenimiz olan 29 Ekim Cumhuriyet bayramında bir ‘Cumhuriyet yürüyüşü’ yapmamız gerekirdi.
ESKİŞEHİR KENDİSİNİ GÖSTERMELİYDİ
Yürüyüş yapmaya karar verdik. Eskişehir’de yaşayan herkes savunduğu dünya görüşünü bir kenara bırakacak. Eline ay-yıldızlı bayrağımızı ve Atatürk posterini alarak Cumhuriyet Yürüyüşüne katılacaktı. Böyle sivil bir insiyatif Türkiye’de ilk kez Eskişehir’de yaşanacaktı. En başta kendilerini solcu olarak takdim edenler bu yürüyüşe karşı çıktı. Bugün yürüyüşün en önünde yürüyen seçilmiş kişi bizim o dönemdeki kadın yöneticimize “ Kız kıza yürürüz. Kim katılacak sizin yürüyüşe” dedi. Böyle konuşan seçilmiş kişi, on binlerce kalabalığı görünce en önde yürüdü. Bize de,” Biz yaptık demeyin. Halk yürüdü” dedi. Halka karşı bugünde güvensizler. Halkı kendilerine oy vermeye mecbur kişiler olarak görüyorlar.
CHP MEYDANI TERK ETMEK İSTEMİŞTİDSP’den seçim otobüsünü istedik. Üzerindeki DSP yazılarını kapatarak, seçim otobüslerini hiçbir koşul öne sürmeden tahsis ettiler. CHP o dönemde meclis dışındaydı. Hatta vilayet meydanında otobüsün üstünde DSP’lilerin olduğunu öne sürerek, meydanı terk etmek istemişlerdi. 2004 de valilik ve Emniyet Müdürlüğü yetkilileri, Atatürk Bulvarındaki Migros önünde Vilayet meydanına kadar Cumhuriyet Yürüyüşü yapılmasına izin vermişti. İlk yürüyüşe tam 20 bin kişi katıldı. Yürüyüş Akarbaşı kavşağına geldiğinde, otobüsün üzerinden Atatürk bulvarına baktım. Migros’un önünde duranlar vardı. Yani, kuyruk o kadar uzundu. CHP uzun yıllar Cumhuriyet bayramında kendisi yürüyüş düzenledi. ADD öncülüğündeki sivil toplum kuruluşların yürüyüşüne katılmadı. Sonuçta, kendi kalabalığı ile sivil toplum kuruluşlarının kalabalığını karşılaştırınca, çareyi ADD’nin yürüyüşlerine katılmakta buldu. 2004 yılından bu yana bir kez Cumhuriyet Yürüyüşü yapılmadı. Bunun nedeni de o yıl valiliğin izin vermemesinden kaynaklandı.
2004 yılından bu yana ADD öncülüğünde yapılan Cumhuriyet Yürüyüşü 10 ile 20 bin kişiyi ellerinde Türk Bayrakları ve Atatürk posterleri ile bir araya getiriyor. Eskişehirliler Cumhuriyet bayramını fırsat bilerek hem Cumhuriyete hem de Atatürk’e bağlılıklarını gösteriyorlar.
DÜN DE ON BİNLER YÜRÜDÜ
Artık Eskişehirliler her 29 Ekim günü sözleşmiş gibi çoluk çocuk ellerine Türk Bayraklarını ve Atatürk posterlerini alarak Adalarda buluşuyorlar. Cumhuriyete ve Atatürk’e bağlılıklarını göstermek için yürüyorlar. Dünde böyle oldu. Her yaştan, her meslekten kişi çocuğu ve eşi ile birlikte Cumhuriyet yürüyüşüne katıldı. Artık teknolojide gelişti. Yürüyüşe katılanlar, cep telefonlarından canlı yayın yapıyorlar. Selfie çektiriyorlar. İkinci cumhuriyetçi olduğunu her fırsatta söyleyen ve son günlerde yaptığı çalışmalar ile itibar kaybeden seçilmişler bile dün yürüyüşe katılarak, cumhuriyete bağlılıklarını bildirdiler. Halk bunları yola getiriyor. Onlarında Cumhuriyete ve Atatürk’e sarılmaktan başka çareleri yok.
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!