Son günlerde Eskişehir’de iki konu üzerinde yoğunlaşıyoruz ve tartışıyoruz. Konulardan biri Alpu’ya yapılması düşünülen Termik santral, diğeri ise ilk yerli otomobilin Eskişehir’de üretilmesi için çaba gösterilmesini istemek. Ya da yerli otomobil Eskişehir’de üretilebilir mi?
Dünyada birinci ve ikinci paylaşım savaşı da, bugün Ortadoğu’da yaşanan savaşlar da, ülkelerin bölünme isteği de hep enerji ihtiyacı nedeniyle oluyor. Çünkü enerjiye sahip olan, enerji yollarını kontrol eden gücü elinde bulundurur. Dünya pazarlarını kontrol eder. Dünyada güçlü olan kapitalist sistem dünyanın kaynaklarını gelişigüzel ve kar hırsı ile harcıyor. Yarın ve gelecekteki insanlık düşünülmüyor. Durum böyle olunca da, enerji açığı ortaya çıkıyor.
Türkiye, enerjinin bulunduğu coğrafyanın tam göbeğindedir. Ülkemizin petrol ve doğalgaz kaynakları yoktur. Ancak, bulunduğu coğrafya, insan gücü, laik ve Atatürk’ün aydınlanma devrimini görmüş bir ülke olması değerini artırmaktadır. Jeopolitik konumu nedeniyle de, bölgesinde meydana gelen olaylar ülkemizi de etkilemektedir.
Dünyada ekonomik yönden önemli ülkeler arasında bulunan Türkiye büyümesini ve gelişmesini arttırmak için ucuz enerjiye ihtiyacı vardır. Rusya, İran başta olmak üzere doğalgaz ve petrol kaynakları bulunan ülkeler ile ilişkilerini geliştirmek zorundadır. Türkiye ayrıca, rüzgâr enerjisi, güneş enerjisi gibi kaynaklarını da iyi değerlendirmelidir.
Alpu’ya bir termik santral kurulmalımıdır? Sorusuna ise konunun uzmanları cevap vermelidir. Mihalıççık ilçemizde kurulan termik santral çalıştırılamazken, Türkiye’nin en önemli ovaları arasında gösterilen Alpu Ovasının tam göbeğine termik santral kurulmak istenmesi doğru mudur? Merkezi Eskişehir’de olan tüketiciyi koruma derneği genel başkanı Süleyman Bakal, Beylikovalı olarak yaşanacak olumsuzlukta en çok etkilenecek kişidir. Bu nedenle Alpu kömürünün Mihalıççık’a taşınmasını istedi. Kömür taşınabilir mi? belki iki ilçe arasında bir demiryolu yapılabilir. Hepsi, uzmanların görüş bildireceği konulardır. Fikirlerin tartışılmasında ise yarar vardır.
Geçen akşam Eskişehir Çevre ve Yaşam Platformunun Taşbaşı Kültür Merkezinde konu ile ilgili bir toplantısı vardı. Toplantıyı bir süre takip ettim. Bursa’dan gelen çevreciler, yaşadıkları termik santral mücadelesini anlattı. Ancak, toplantıya katılımı yetersiz buldum. Bende gazetedeki arkadaşlardan toplantıyı duydum. Termik santral yapma işi ciddiye binerse, Eskişehir’de çevrecilerin eylem sahası olacak gibi duruyor. Biz gazetecilerde mecburen haberleri takip edeceğiz.
OTOMOBİL ESKİŞEHİR’DE ÜRETİLMEZ
ESO ve ETO da önümüzdeki süreçte seçim var. Onun için adaylardan bazıları yerli otomobilin Eskişehir’de üretilmesi gerektiğini belirterek, çeşitli yerlere mektuplar yazıyorlar. Türkiye’de yabancı ortaklı otomobil fabrikaları var. Bursa’da, Sakarya’da, Kocaeli’nde üretilen yabancı ortaklı otomobiller yurtdışına da satılıyor. Bu illerde otomobil fabrikaları nedeniyle, yan sanayide oluştu. Bu fabrikalara yan sanayi üreten çok sayıdaki işyerlerinde sayıları binlerle ifade edilen yurttaşlarımızda çalışıyor. Eskişehir’in ise yerli otomobil üretme konusunda 1960 yılında bir deneyimi oldu. Bu da Tülomsaş’ın Eskişehir’de oluşundan kaynaklandı. Devrim otomobilini ürettik. Ancak, benzin konması unutulduğu için o dönemde basının da sayesinde üretim rafa kalktı. Devrim otomobilinden önce Eskişehir’de ilk buharlı lokomotifte üretildi. Kurtuluş savaşından hemen sonra Kayseri’de uçak üretiyor, Avrupa ülkelerine satıyorduk. Atatürk’ün ölümü üzerine antiemperyalist yönümüzü rafa kaldırınca gelişmeler durdu. Şimdi, alt yapısı otomobil üretmeye uygun bir ilde, 1960 yılında kesintiye uğrayan yerli otomobil üretme işi yeniden başlayacaktır. Otomobil üretme işine, kim uygunsa o ilde üretilmelidir. Bu konuda siyaset yapılmamalı. Eskişehir’de bu işin alt yapısı yoktur. Eskişehir’de uçak, lokomotif, hızlı tren üretilebilir. Ama otomobil olmaz iştir.
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!