Polis teşkilatımızın da, jandarmanızın da kuruluş yılları cumhuriyetimizden önceye rastlar. Demek ki, Türkler kurdukları her devlette güvenlik sistemine önem veriyorlar. Ya da devlet kurulduktan sonra, yapılan ilk iş güvenlik teşkilatını kurmak oluyor.
Hemen şunu peşinen yazmak istiyorum. Ülkemizin kırsal alanların güvenliğinden sorumlu olan Jandarma teşkilatını daha yakından tanımak isteyenler, Ankara’daki Jandarma Müzesini ziyaret edebilirler. Fatih Sultan Mehmet’in İstanbul’u almasıyla birlikte, padişah ve çevresi eski Türklerde kurulan güvenlik teşkilatlarını inceleyerek, bir teşkilat kurmuşlardır. Tanzimat’ın ilanı ile birlikte güvenlik güçleri meselesine daha çok akıl yorulmuştur. Jandarma isimli güvenlik kuvveti karşımıza çıkmıştır. Jandarma Osmanlılar döneminde özellikle Rumeli bölgelerinde asayişin sağlanmasında büyük katkı vermiştir. 1909 yılında ilk modern anlamda Jandarma teşkilatı kurulması için çalışma başlatıldı.
CUMHURİYETE KATKISI BÜYÜK
Jandarma teşkilatı Ankara’da Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşları tarafından yeniden oluşturuldu. Kurtuluş Savaşının başarılmasında ve sonrasında cumhuriyet devrimlerinin hayata geçmesinde jandarma etkili oldu. Kurtuluş savaşı sırasında jandarma emperyalistlerin, yerli işbirlikçilerini kullanarak çıkarmak istedikleri isyanları engelledi. Kurtuluşa ve cumhuriyete giden yolu aştı. Cumhuriyetten sonra da, devrimlerin uygulanmasında üzerine düşeni yaptı. Jandarma hakkında zaman içinde onu anlatan Türküler yakılmıştır. Jandarmanın insan kaynağı bu halkın çocuklarından oluşması dikkat çeker. Ülkenin öz evlatları askerlik vazifelerini jandarma olarak yaptıklarında, mensubu oldukları milletin fertlerini korurlar. Bence en önemlisi de bugün tartışma konusu olan NATO’ya Jandarmamızın üye olmaması ve yerli olmasıdır. Jandarmamızın yeni yaş günü kutlu olsun.
YAZIN GELMEMESİ ETKİ YAPTI
Bayramla birlikte Haziran ayını tamamlayacağız. Ancak, henüz ısınamadık. Açık havaya çıktığımız, piknik yaptığımız, balkonda oturduğumuz günler birkaç gün ile sınırlıdır. Kahveciler Odası başkanımız Zeki Çoban’da ramazan da şehirlinin kahvelere gelmediğini söylemiş. Dün Eskişehir’de seracılık yapan bir arkadaşımız aradım. Domateslerinin durumunu sordum. Bu yıl havaların oldukça serin gitmesi nedeniyle, üretimde gecikme olduğunu söyledi. İnşallah, Temmuz ayının başlaması ile birlikte Eskişehirliler için sıcak günler başlayacak. Eskişehirli Hamamyolu dışında parklara ve serin yerlere kendisini atacak.
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!