Bu başlığı ben koymadım. Yaygın basında CHP’ye yakınlıkları ile tanınan köşe yazarları yazılarının başlıklarına koydu. CHP bir kurultayı tamamlarken, olağanüstü kurultay çağrıları başladı.
Çok okunan yaygın gazetelerden biri manşetine “Delegeler Kılıçdaroğlu salon İnce dedi” başlığını çekti. Divan başkanlığına getirilen Yılmaz Büyükerşen ve divanın uygulamaları daha büyük eleştiri topladı. Halk televizyonun genel müdürü Şaban Sevinç bile televizyonun ekranlarından canlı yayında, mükerrer oy tartışması nedeniyle divan başkanının istifasını istedi. Mesela, Eskişehir’deki CHP il kongresinde de mükerrer oy tartışması yaşanmıştı. Divan başkanı tartışmaya neden olan delegeleri çağırarak, kime destek olduklarını sormuş, olay çözülmüştü. Kurultayda da 40 delege çağrılarak kimse oy verdikleri sorulabilir. 10 dakika içinde olay çözülebilirdi. Başkan oldum diye sevinmek ayrı bir olay, işi yapmak ayrı bir olaydır.
Divan seçiminden hemen sonra Eskişehir’deki gazetelere divan başkanının olduğu fotoğraf geçilmişti. Halk televizyona çıkan CHP’nin önde gelen isimlerinin hepsi divan başkanını eleştirdi. Aslında CHP'nin asıl bir özeleştiri kurultayına ihtiyacı vardı. Ekmeleddin İhsanoğlu'nun adaylığı, dokunulmazlık başta olmak birçok konu kurultayda konuşulmalıydı. Hatalar ortaya konularak, özeleştiri yapılmalıydı. Sonra da genel başkan ve Parti Meclisi seçimi yapılmalıydı.
İnce’nin altını çizdiği gibi CHP’nin üst düzey yönetimine birkaç belediye başkanlığı almak yetiyor. İktidara gelerek, sorunlarla uğraşmak istemiyorlar. CHP’nin kurultaylarına ilk gittiğimde ilkokula gidiyordum. Daha sonrada kurultaylara gittim. Kurultaylar partinin dirilme yeniden bir strateji çizme yeridir. Kurultay CHP’ye her zaman hareket getirmiştir. Kurultaylarda taban tribünlerden İstanbul il başkanı Canan Kaftancıoğlu’na ‘Mustafa Kemal Atatürk’ün askerleriz” sloganı atarak tepki gösterirken, İnce’ye muhteşem bir sevgi gösterisinde bulundu. Ancak, Türkiye’nin çeşitli yerlerinden gelenlerin sevgi gösterisi, delegede kendisini bulamadı. Çoğu CHP genel merkezi tarafından genel merkezde masa başında yazılan delegeler, Kılıçdaroğlu’nu seçti.
Eskişehir’den giderek, kurultayı izleyen dededen CHP’liler, CHP’nin kimyasının bozulduğu konusunda birleşiyorlar. Uğur Dündar, CHP kurultayını izledikten sonra, CHP’lilerin çok kısa sürede olağanüstü kurultay isteyeceklerini dile getirdi. Usta gazeteci Melih Aşık ise, "Yıllar önce bir kurultay sonrası "CHP Cumhuriyetçi, laik, aydınlık kitleleri iktidara getirmek için değil muhalefete hapsetmek için kurgulanmış partidir" diye yazmıştım. Değişen bir şey var mı?" diye sordu.
CHP’nin Tepebaşı İlçe Başkanı Atilay Dalgıç da, sosyal medyada “Bir kez daha gördük ki, kim kazanırsa kazansın delege ile yapılan hiçbir seçim, kimsenin içine sinmiyor. Parti içindeki tüm seçimlerin üye ile yapılması için mücadele etmek, parti içi demokrasiyi savunmanın tek yoludur” dedi. Elbette, tüm partinin üyeleri oy kullansa, kurultaydan bu sonuç çıkar mıydı?
HER YERDE KAZIM KURT’LAR VAR
Yine dedesinden CHP’li olan Eskişehirli kadın bir CHP’li delege yapısının çok kötü olduğunu belirterek, delegeleri belirleyen her ilde Kazım Kurt’lar olduğunu söyledi. Eskişehir’deki Kurt’u kimin seçtiğini biliyoruz. Peki, Türkiye’dekileri kim seçiyor. Divanın uygulamalarını gördükten sonra, herkesin kafalarındaki imaj değişmiştir. Eskişehirlilerin ne çektiği ortaya çıkmıştır. CHP kurucu ayarlarına geri dönmedikçe, Eskişehir’de dâhil partiye ikinci Cumhuriyetçiler hâkim olduğu müddetçe değişen bir şey olmayacaktır.
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!