En son olarak geçtiğimiz Mart ayında gazeteci Eyüp Kelebek ile birlikte Bulgaristan’ın Plovdiv şehrine yani Filibe’ye gitmiştik. Şimdi, Eyüp ile önümüzde Varna ve Neseber duruyor. Plovdiv, Bulgaristan’ın Sofya’dan sonra ikinci büyük şehri ve Avrupa’nın kültür başkenti olarak da kabul görüyor. Edirne’ye sadece 1.5 saat uzaklıkta bulunuyor. Giderken yolları karıştırdığımız için birkaç saatte gittik. Gelirken ise 1.5 saatte Edirne’ye girdik. Geçen hafta üniversite sınavı yapıldı. Tanıdığım gençlerden ve ailelerden çoğu sınavların zor geçtiğini söyledi. Bir aile çocuğunu Varna tıp fakültesine yazdırmam için yardım istedi. Varna’ya birlikte gitme kararı aldık. Nazım Hikmet Bulgaristan’da yazdığı birbirinden güzel 13 şiirinin 10’nunu Varna’da yazdı. 3’ünü ise Balçık ’ta bulunduğu sırada kaleme aldı.
Ayrıca, Edirne’ye 1.5 saat uzaklıktaki Plovdiv kenti Türklerin deyimi ile Filibe kentinde 5 üniversite bulunuyor. Bir Eskişehirli için Edirne veya Trakya’nın bir üniversitesi ile Plovdiv’ de bir üniversite de okumanın farkı yok. Kazanamayan gençlerimiz son yıllarda Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ile komşumuz Bulgaristan’daki üniversiteleri tercih ediyor. Sadece dil için bir yıl fazladan hazırlık okunuyor. Bu durumda da fazladan bir dil öğrenilmiş oluyor. İlişkiler geliştikçe, bu durumun daha da artacağını düşünüyorum. Avrupa Birliği ülkesi olan Bulgaristan Avrupa Birliği vizesi yanında kendi ülkesinde geçerli turizm vizesi de veriyor. Öğrenci zaten oturum alıyor.
ESKİŞEHİR ETKİLENDİĞİ İL OLDU
Önümüzdeki Pazar günü Bulgaristan genel seçimi var. Eskişehir’de yaşayan çifte vatandaşlar Odunpazarı ya da Tepebaşı bölgesindeki iki sandıkta oy kullanacak. Bir süredir seçim için yapılan çalışmaların içindeyim. Eskişehir’deki sandıklar için Bulgaristan’ın Türkiye Büyükelçiliğinde görevli Ticaret Ataşesi Svetoslav Kirkov görevlendirildi. Eskişehir ile ilgili seçim çalışmalarını takip eden Kirkov aynı zamanda esas görevi olan ticaret ataşeliği görevinin gereğini de yapmaktan geri durmuyor. Türkiye’de görevine Mart ayında başlayan Svetoslav Kirkov, Ankara’dan sonra ikinci gördüğü il Eskişehir oldu. İnternet ortamında araştırdığı iller arasında Eskişehir’e özel önem veren Kirkov, Bulgaristan’ın Eskişehir ile olan ilişkilerinin artmasını istiyor.
Bulgaristan’dan göç ederek, Eskişehir’e çeşitli tarihlerde gelen çok sayıda Türk var. Mesela bu fotoğrafta Eskişehir OSB yönetim kurulu başkanı Nadir Küpeli ile Ataşe Svetoslav Kirkov’un yanında bulunan benim dışındaki üç kişi 1989 yılında Bulgaristan’dan zorunlu göçe tabi tutulan 150 bin kişiden sadece üç kişiyi oluşturuyor. Ben ise 1951 de Bulgaristan’ın Şumnu kentinden Eskişehir’e göç eden baba ve annenin oğluyum.
KOMŞU KOMŞUNUN KÜLÜNE MUHTAÇ
Bulgarcayı Türkçeye çevirmek için uzun uzadıya çevirmen aramaya gerek yok. Organize Sanayide işçi olarak veya patron olarak çalışan çok sayıda Bulgaristan Türk’ü var. Onlardan birine hemen ulaşabilir, çevriye başlayabilirsin. Bulgaristan Ticaret Ataşesi Kirkov’u makamında ağırlayan Nadir Küpeli’nin konuşmalarını Bulgarcaya üç Eskişehirli çevirdi. Üç Eskişehirli ayrıca Ataşenin Bulgarca konuşmalarını da Türkçeye anında çevirdi.
Organize Sanayi Bölgesi Başkanlığında, başkan Küpeli Bulgaristan Ataşesi ile görüşmesine komşuluk ilişkilerine büyük önem verdiklerini belirterek başladı. Küpeli,” Bizlerde komşuluk ilişkisi akrabalık ilişkisinden önde gelir. İlişkilerimiz ve tarihi bağlarımız kuvvetli ama ticari ilişkilerimizde istenilen seviyede olmadığımızı görüyoruz. İş hacmi karşılıklı olarak 5 milyar dolar seviyelerinde bulunuyor. Sizin katkılarınız ile ve bizlerin çalışması ile bu durumu çok yüksek seviyeye çıkarabiliriz. Sizler burada bizler orada yatırımlara imza atabiliriz” dedi. Küpeli bir çırpıda Organize Sanayi Bölgesinin hacmini, ürettiklerini ataşeye anlattı. Bizlerde üzerimize düşeni yapacağız. Herhalde başkan Küpeli üç çevirmenle resmi bir toplantı ile karşılaşmamıştır.
ATAŞE RENK VERMEDİ
Ataşe Kirkov’un başkan Küpeli ile görüşmesinden sonra kendimizi Eskişehir’de balkan yemekleri yapan bir yere attık. Orada Eskişehir’i ve Bulgaristan’ı konuşmaya devam ettik. Bende ataşe ile üç çevirmen aracılığı ile konuşuyorum. Bulgaristan seçimleri konusundaki düşüncelerimi Kirkov’a ilettim. O da bana benzer düşünceleri savunuyor. Bölgenin istikrarından hem Türkiye hem de Bulgaristan kazançlı çıkar. Zaten o zorunlu göçler, kötü günler geride kaldı. Bulgaristan ile bağı olmayan çok Eskişehirli benden Bulgaristan gezilerimde kendilerine eşlik etmemi istiyor. Gezileri çeşitlendirmek gerekiyor. Turistik amaçlı olduğu kadar gezilerin kültürel ve ticari boyutları da olmalıdır. Ataşeye üç çevirmenden hangisinin daha iyi çevirdiğini düşündüğünü sordum. İşim kıllık. Ataşe, diplomatik bir dille niye sorduğumu sordu. Bende çevirmenleri bire indirmeyi düşünmemiz gerektiğini söyledim. Güldü. Kendisinin Türkçe, benim de Bulgarca öğrenmem gerektiğinin altını çizdi. Yeni bir durum ortaya çıktı.
![]() |
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!