Milli marşımız İstiklal Marşı’nın kabulünün 101. yıl dönümünü kutluyoruz. Türk Milletinin en umutsuzluk taşıdığı bir dönem de, Mehmet Akif Ersoy yazdığı İstiklal Marşı ile millete umut aşılamıştır. Milli mücadelenin ateşten gömlek giyildiği döneminde çok sayıda şairin yazdığı İstiklal Marşı beğenilmezken, Mehmet Akif Ersoy’un yazdığı şiir ilk mecliste ayakta alkışlarla karşılandı. Mehmet Akif yazdığı İstiklal Marşı’nda sözlerine ‘Korkma’ diye başladı. Yani, milli mücadele veren Türk insanının batılı emperyalistler karşısında korkmamasını isteyerek, batılıların tek dişlerinin kaldığını söyledi. Sonuçta, Türk ordusu tüm batılı emperyalist ordularına karşı bağımsızlık savaşını kazandı. O günden bu güne kadar da, İstiklal Marşını hep birlikte söylemekteyiz.
Mehmet Akif Ersoy’un İstiklal Marşını yazdığı koşullar ile yaşadığımız bu günleri karşılaştırsak, coğrafyamızda emperyalistlerle hep mücadele ettiğimiz görülür. Bugünde Suriye’de aynı durum söz konusudur. Emperyalistlerle mücadelemiz 100 yılı aşkın bir zamandır sürüyor. Sadece mücadele ettiğimiz emperyalistlerin adı değişiyor. Ordumuz bugünde Suriye’de, Libya’da dünyanın en büyük emperyalistine ve onun beslemelerine karşı mücadele ediyor.
Türk milleti olarak dile kolay emperyalistlerle mücadelemiz sürüyor. Mehmet Akif’in bizler için yazdığı marşının ‘Korkma’ diye başlamasını Türk Milletinin her ferdi, her ortamda unutmuyor. Mehmet Akif Ersoy’un yazdığı İstiklal Marşı bugün hepimize cesaret veriyor, güç veriyor. Bizlere bugünleri sağlayanları saygı ve özlemle anıyoruz.
BUGÜNLERLE AYNI
Bugünde ülkemiz özellikle Güney’den Kıbrıs’tan kuşatılmak isteniyor. Amerikalısı, Fransalısı ve İsrail’i işin içinde bulunuyor. Papası, Türk Ordusu tarafından parçalanarak çöpe atılan haritalara yeniden işlerlik kazandırmak için Irak’a geliyor. Papa’nın gelişi nedeniyle eski alışkanlıklar ve projeler yeniden canlandırılmaya çalışıyor. Haritalarda, ülkemizin illeri başka yerlerde gösterilmeye çalışıyor. Türkiye tek bir millet olarak yüzyılı aşkın bir zaman diliminde bu haritaları kaç defa çöplüğe attı. Demek ki, ordularının ve teröristlerin başaramadığı işleri Papaya devretmişler. Bu millete bir şey olmaz. Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyetimizde sonsuza kadar yaşar. Mehmet Akif’in Korkma diye başlayarak yazdığı marş, millete her zaman cesaret ve başarma gücü veriyor.
Kuzeyde ve batıda Amerika toplam 23 askeri üs kurdu. Bunu birkaç yıl içinde gerçekleştirdi. Rusya-Ukrayna savaşı olarak görülen olay aslında NATO’nun doğuya doğru genişleme istediğidir. NATO bitmemek için kendince mücadele diyor. NATO’nun girdiği her yer de kan ve gözyaşı eksik olmamıştır.
Mehmet Akif Ersoy’un İstiklal Marşını yazdığı koşullar ile yaşadığımız bu günleri karşılaştırsak, coğrafyamızda emperyalistlerle hep mücadele ettiğimiz görülür. Mücadele yüzyıllarla ifade edilse de, bu süreçte sadece mücadele ettiğimiz emperyalistlerin adı değişiyor. Mehmet Akif’in bizler için yazdığı marşının ‘Korkma’ diye başlamasını Türk milletinin her ferdi, her ortamda unutmuyor. Mehmet Akif Ersoy’un yazdığı İstiklal Marşı bugün hepimize cesaret veriyor, güç veriyor. Mehmet Akif Ersoy’u rahmet ve özlemle anıyoruz.
KAZANDIĞI ÖDÜLÜ BİLE ALMADI
Mehmet Âkif, kazandığı beş yüz liralık ödülü yoksul kadın ve çocuklarına iş öğreterek yoksulluklarına son vermek için kurulan Darülmesaiye bağışladı. Şair ayrıca, İstiklâl Marşı'nın Türk milletinin eseri olduğunu beyan etmiş ve İstiklâl Marşı'nın güftesini, şiirlerini topladığı Safahat'a dâhil etmedi.
![]() |
Tepebaşı Belediyemizin ‘kadınlara’ yönelik çalışmalarını yakından takip ediyoruz. Kadına ve çocuklara yapılan yatırımlar herkesi mutlu eder. Toplumun ilerlemesinin önünü açar. Tepebaşı’nın kadına yönelik çalışma ve destekleri ödül almaya da devam ediyor. En son olarak Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği Eskişehir Şubesi “2021 Yılı Yöresine Değer Katan Önder Kadınlar Ödül Töreni” düzenlendi. Ödül, Tepebaşı Belediyesi Üretici Kadınlar Ürün Satış Noktası projesinde yer alan Eskişehir’in kırsal mahalle sakini kadınlarına layık görüldü. Ataç, üretici kadınlar için diyor ki,” 2019 yılında Üretici Kadınlar Ürün Satış Noktası adlı projemizi hayata geçirdik. İlk olarak Batıkent’te başladık ve üretici kadınlarımızın ürünleri, gördüğü ilgi ile haftanın 3 günü farklı noktalarda kent halkı ile buluşmaya başladı. Kadınlarımız bu sayede aile bütçelerine katkılar sağlıyor. Ben de zaman zaman uğruyorum. 3 noktayı ilerleyen süreçte artırabiliriz.” Ben Tepebaşı’nın bu çalışmasını ilgi ile izliyorum. Bu pazarlardan alış veriş yapmasını seviyorum. Farkına varmayanlar da, bu önemli çalışmanın farkına varmalıdır diye düşünüyorum.
![]() |
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!