Magazin yaşamımızın tam orta yerine yerleşti. Magazin içinde yaşamak bizleri ülke gerçeklerinden de uzaklaştırıyor. Hâlbuki ülkemiz ve ülkemizin bulunduğu coğrafyanın hem ekonomik hem de siyasi olarak kıskaca alınmaya çalışıldığı bu ortamda millet olarak gerçekleri tartışmalıyız.Bayramda bir siyasetçinin, ‘en son ben konuşurum’ türünden yaptığı konuşmayı ya da başka bir siyasetçinin “ 30 yıl önceki siyasetleri yapmayalım. sokağa inelim” türünden tartışmayı dert edineceğimiz yerde, Türkiye Emekliler Derneği 23. Dönem kongresinde tekrardan Eskişehir Şube Başkanlığına seçilen Arif Duru’nun söylediklerine kulak vermeliyiz. Duru’nun yaşam biçimi aslında siyasetçilere de örnek olmalıdır.
Duru, bugüne kadar pek çok iktidar gördü. Pek çok devlet yöneticisinin ayağına giderek, emeklilerin özellikle de emekli işçilerin haklarını savundu. DSP, RP, DYP ve ANAP döneminde o dönemin başbakanları olan Ecevit, Erbakan, Çiller ve Yılmaz’ı gazeteci olarak takip ederken, pek çok kez Arif Duru ile karşılaştım. Duru ve yönetim kurulu üyelerini bir tarihte Bilecik’in ilçelerinde yakaladıkları dönemin başbakanı Mesut Yılmaz’a dertleri anlatırken gördüm. O gün araç bulamadıkları için kilometrelerce yayan yürümüşlerdi. Sonunda, emekli işçilerin intibak yasasını iktidarlara çıkarttılar. Yıllarca da mücadele ettiler. Duru, son kongrede yine emeklilerin sorunlarına değinerek, TOKİ’yi eleştirmiş. TOKİ Duru’nun söylediklerini derhal yerine getirsin. Siyasetçilerin birbirleri ile çekişmelerine taraf olmayalım, emekçilerin dar gelirlerin sorunlarının takipçisi olalım.
Ünlü yemek yazarı ve gastronomi uzmanı Vedat Milor bir tartışma başlattı. Menemen soğanlı mı soğansız mı? Olur. Sorunlarımızın çok olduğu bir ortamda hepimiz bu tartışmaya gülümseyerek katıldık. Bende menemen soğansız olur diyenlerin tarafındayım. Milor’un yaptığı ankete katılanların yüzde 51’i menemene soğan katılmalıdır diye konuştu. Yüzde 49’u ise benim gibi menemende soğan olamayacağını söyledi. Murat Bardakçı da menemenin Türk tarihinde izlerini sürdü. Ama kesin bir neticeye ulaşamadı. Önceki gün ben unutmuşum. Bizim hanım hatırlattı. Evlendikten sonra hanım bir kez soğan katarak, menemen pişirmiş. Ben hemen menemenin soğansız olacağını söylemişim. Gerçekten de menemene soğan yakışmıyor. Sonuç, itibarıyla herkesin damak tadı aynı olmayabilir. Bu nedenle menemeni isteyen soğanlı, isteyen de soğansız pişirsin.
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!