Önceki gün yakın akrabam olan CHP’nin eski il başkanlarından Yunus Emre Karabulut ile görüştüm. Karabulut, “Enişte, yarın mahkeme var. Büyük olasılıkla mahkemeden kayyum kararı çıkacak” dedi.
Öğretmenlikten ayrıldıktan sonra hukuku bitirerek avukat olan Karabulut, CHP’de il başkanlığı da yaptı. Karabulut, her şeyin hukuka uygun olmasını istiyor. CHP’de adalet ve hukuk söylemleri yoğun olduğu için, bir grup CHP’li ile birlikte gördükleri hukuksuzluğu mahkemeye götürmüş oldu. Mahkemede hukuksuzluk görmüş olacak ki, kayyum atayarak, kongreyi işaret etti.
Birçok gazeteci mahkemenin kararı karşısında, gazetelerine haber yazmadan tivitler attı. Ancak, birkaç gün önce toplanan CHP Parti Meclisinde tüzük değişikliklerine uyum sağlamak ve kongre takvimi başlamadan önce Kılıçdaroğlu’na ve Merkez Yürütme Kuruluna olağanüstü yetkiler verildi. Bu yetkiler ve genel başkana tanınan özel şartlar, akıllara hak, hukuk ve adalet kavramlarının gelişi güzel kullanılmamasını getirdi. Bence Eskişehir il örgütüne kayyum atamasından çok Parti Meclisi’nin kapalı toplantıda aldıkları kararlar tartışılmalıdır.
Artık, CHP Merkez Yürütme Kuruluna örgütleri fesih hakkı geldi. Ancak, itirazlar olunca, Kılıçdaroğlu kararların kaleme alındığında, itirazların göz önüne alınacağı sözünü verdi. CHP Parti Meclisinde muhalefeti sınırlamakta isteniyor. Parti Meclisini toplantıya çağırmak için 11 oy yetiyordu. Bu oy sayısı 13’e çıkarıldı. Merkez Yürütme Kurulu, genel başkan, genel başkan yardımcıları ve genel sekreter olmak üzere 17 kişiden oluşur, hükmü metinden çıkarıldı. Ayrıca, genel başkana vekil tayin yetkisi geldi. CHP, genel merkez yönetimine örgüt ile ilgili olağanüstü yetkiler verildi. Genel Merkez’in görevden aldığı il yönetimlerinin 45 gün içinde kongreye gitme zorunluluğu altı aya çıkarıldı. Bu düzenlemeyle atanan yönetime örgütü istediği gibi tasarım etme hakkı verilmiş oldu. MYK’nın örgütleri görevden alma yetkisinin kapsamı ve nedenleri genişletildi. Seçim dönemlerinde ittifak yapılması halinde ön seçim olmayacak.
ÖN SEÇİM OLURSA
CHP’de gönlü adaylıkta olanlar, seçim dönemlerinde hep şunu söylerler:”Ön seçim olursa aday olurum”. Artık, Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi olduğu için, ittifaklarda sürekli gündemde olacak. Eskişehir özelinde ise, zaten listelere konu, komşu yazılıyor. Yani, parti emekçilerinin ön seçimi bekleme gibi şansları bütünüyle ortadan kalkmış oldu.
KİME KIZMAK GEREKİYOR
CHP’de mahkemenin kayyum atanmasına kızanlar var. Sosyal medyadan yorumlar yapıyorlar. Kızanlar elbette, konuyu mahkemelere götüren CHP’lilere kızıyorlar. Peki, delege seçimlerinde kalemi elinde bulunduranların 6 aileden delege listesi yapmasına niye karşı çıkmıyorlar? Bir grup, neden partiyi partililerin yönetmesi için rahat bırakmıyor. Ya da partililer, yani taban denilen kitle hukuksuzluklara neden karşı çıkmıyor? Neden tek yetkili krala çıplak olduğu söylenmiyor. O zaman CHP’ye de bir zamanların DSP’si gibi sadece 49 üye yeterli görülmelidir. Genel merkezin atamaları ile örgütler belirlenir. Partide kavga da çıkmaz.
Kayyum atamasından sonra 45 gün içinde parti kongre yapacak. Normal kongre süreci başladığında da, Şubat gibi yeni bir kongre Eskişehir CHP’yi bekliyor. Delege listesini hazırlayacaklara kayyum atamasından sonra yapılacak kongre antrenman gibi gelir.
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!