Tarihimizi bilmeliyiz. Bilmemizde yeterli gelmez. Dersler çıkarmalıyız. Eskişehir Ülkü Ocakları İl başkanlığına Kazım Aksoy’un gelmesinden sonra, Eskişehir il sınırları içindeki Ülkü Ocaklarında etkinliklerde arttı. Çiftelerde Namık Kemal’in ‘Vatan Yahut Silistire’ oyunu sahnelendi. Ülkü Ocakları’nın genel merkez tiyatro ekibi, Çifteler ilçesine gelerek, oyunu Çiftelerliler için sahneledi.
Namık Kemal, hepimizin ortak değeridir. Özellikle gençlerin tanıması ve anlaması gerekiyor. Namık Kemal, 48 yıllık ömrünü, yurt sevgisini aşılamaya feda etmiştir. Bence cumhuriyetimizin kuruluşuna giden yolda, ilk taşları koyan kişilerin başında gelmektedir. Edebi yazıları ile dünümüzü aydınlatırken, bugünler ve gelecek içinde yol göstermektedir. Vatan Şarkısı, Vatan Kasidesi, Vatan Türküsü, Vatan Manzumesi gibi şiirlerle kalplerimizi coşturmuştur. , “İntibah, Cezmi” gibi romanları, oyunları, gazetelerde yazdığı siyasal, toplumsal yazıları bugünde dikkatle incelenmesi gerekir.
VATAN MAHZUN BEN MAHZUN
Namık Kemal’in ülkenin kötü günlerinde söylediği “Ölürsem görmeden millette ümit ettiğim feyzi/ Yazılsın seng-i kabrimde vatan mahzun ben mahzun” sözleri bir mücadelenin adıdır. 48 yıllık ömrü, özgürlük aşkını ve yurt sevgisini aşılayan müthiş bir mücadelenin adıdır. Yine Namık Kemal’in “Vatanın bağrına düşman dayadı hançerini/ Yoğ imiş kurtaracak bahtı kara maderini” sözleri Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal de karşılık bulmuş ve etkilemiştir. Kemal’in bu sözüne Mustafa Kemal,“Bulunur kurtaracak bahtı kara maderini” diyerek karşılık vermiş, sözünü de tutmuştur.
Namık Kemal’in şiirleri, tiyatro düşüncesi Engels’i bile etkilemiştir. Onun şiirlerinden etkilenen Engels, “Savaş tarihinde buna benzer kahramanca bir direnme örneğinin bulunabileceğini sanmıyorum” dediği tarihi belgelerle sabittir.
YERKÜREYİ PATLATIR ÇIKARIZ
Vatan yahut Silistire, emperyalizme karşı bir bildirgedir. Namık Kemal’in bu oyunu 8 Nisan 1873 yılında Gedikpaşa tiyatrosunda sahnelendiğinde, İstanbul sarsıldı, Namık Kemal tiyatro da tutuklanarak, Magosa’ya sürgüne gönderildi. Magosa’ya sürgüne gönderilen Namık Kemal, sürgünde de teslim olmadı. Magosa’dan şunları haykırdı:” Zalim ne kadar korkusuz da olsa, zulmün temelini biz yine de yıkarız/ Dünyanın dibine atsalar da bizi/ Yerküreyi patlatır çıkarız” .
Sivrihisar ilçemizin Kaldırım ve Sığırcık mahallerinde, Konya’daki gibi dev obruklar oluştu. Zaten Sivrihisar ile Konya komşu sayılır. Demek ki, geniş üretimin yapıldığı alanlarda, üretim yapan üreticiler ve çiftçiler bilinçli olmalıdır. Çiftçileri, ziraat konusundaki meslek odaları, kuruluşları bilinçlendirmelidir. İlçenin şimdilik iki mahallesinde görülen 10 metre derinliğinde 6 metre çapındaki dev çukurlar üreticileri tedirgin etti. Eskişehir Jeoloji Mühendisleri Odası Başkanı Can Ayday, obrukların tam oluşmamış kireç taşındaki suların çekilmesi nedeniyle meydana geldiğini söyledi. Ayday, tehlikeye dikkat çekti. Prof. Dr. Ayday “Obruklar daha çok Konya'nın Karapınar yöresinde görülür. Obrukların en önemli sebebi DSİ'nin belirlediği kuyular dışında kaçak sondaj yapılması ve bilinçsiz tüketimdir" dedi. Bilime inanmalı ve gereğini yapmalıyız.
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!