Tüm televizyon ekranlarında bir firmanın dikkat çeken reklamı var. Elazığlı İsa Sezeroğlu, reklam filminde akan şelaleyi göstererek, ‘Atlatmaya gerek yok’ diyor. Sezeroğlu gibi bir reklam filmine Sarıcakaya ilçemizin belediye başkanı Faruk Güler’de imza attı. Belediye başkanımız Faruk Güler, ilçeye bağlı Beyyayla mahallesindeki ‘Su uçtu şelalesini’ dünyaya tanıtmaya kararlı görünüyor.
Başkan Güler, Sezeroğlu’nun aksine “Anlatmaya gerek var’ diyor. Sivrihisar, Han ve Seyitgazi ilçelerimiz tarihi ve kültürel yerlerine güvenirken, Sarıcakaya ilçemizde doğal güzellerine dayanarak, turizmini geliştirecek. İlçelerimizde sanayi tesisleri olmadığına göre, ilçelerimiz tarihi ve kültürel yapıları başta olmak üzere doğal güzelliklerine dayanarak turizmlerini geliştirecekler. Günümüzde turizmin önemini herkes biliyor. Herkes yaşadığı kente daha çok turist gelmesini bekliyor. Arzuluyor.
Başkan Faruk Güler, Beyyayla mahallesini tüm dünyaya sosyal medya aracılığı ile mutlaka duyuracaktır. Su uçtu Şelalesi’ni bu videodan sonra, daha çok kişi görmeye gelecektir. Ancak, bizim de videonun sosyal medyadan yayılmasına katkı vermemiz gerekiyor. Sarıcakaya uzak ilçemizde olsa, ilimizin en güzel köşelerinden biridir. Başkan Güler’de bu çalışmasını, doğa harikasını esprili bir dille tanıtmak olarak tanımlıyor. Bu arada Eskişehir bölgesinde her yere gittim. Ancak, bu şelaleyi görmedik. En kısa zamanda giderek, şelaleyi haber yapacağım.
Yaygın olarak Türk insanı kendisini ‘Kürk Mantolu Madonna’ isimli kitabı ile tanıyor. 70 yıldır kayıp olan ünlü yazarımız Sabahattin Ali’nin çok sayıda çeşitli konularda eserleri vardır. Fotoğrafta görülen küçük kızı Filiz Ali bugün 80’li yaşlarda bulunuyor. Babasının ölüm yıl dönümünde şunları söylüyor:”
Babam Sabahattin Ali 1948 yılının karlı bir Şubat sabahı benim ve annemin bir kaç poz fotoğrafını çektikten sonra Ankara’dan İstanbul’a doğru yola çıktı ve bir daha geri dönmedi. Ölüm haberini neredeyse bir yıl sonra 1949 yılı Ocak ayında gazetecilerden aldık. Ne var ki tanınmayan cenazesini teşhis etmeye o zaman hayatta olan annesi ve eşi çağırılmadı. Böylece cenazesi de esrarengiz bir şekilde kayboldu. Sabahattin Ali’ye ait bir defin belgesi bile yok. Yani nereye gömüldüğü bilinmiyor. Olayın iç yüzü bugüne kadar gelmiş geçmiş bütün iktidarlar tarafından ısrarla aydınlatılmadı. Sabahattin Ali 70 yıldır kayıptır. Daha sonra Öldürülen gazeteciler, yazarlar, sanatçılar, bilim insanlarının ardından toplumda gitgide derinleşen ve hiç bir biçimde tedavi edilemeyecek yaralar açıldı.” Türk insanı bugünde Sabahattin Ali’yi okumaya devam ediyor. Türk gençleri onun eserlerini okuyarak büyüyor. Ölüm yıl dönümünde yazarımızı saygı ile anıyoruz.
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!