Rektörler dikkatli olmalıdır

2000’li yılların başında görevdeki bir rektörümüz ile özel bir sohbetimizde bana “ Üniversitede Fetö terör örgütüne yakın iki öğretim üyesi var” demişti. 2018 yılının bu aylarında Osmangazi Üniversite’nde yurtsever 4 öğretim üyesi silahlı bir öğretim üyesi tarafından katledildi.
Hemen üniversitede eli silahlı, öğretim üyesi kılıklı katilin kim olduğuna baktık. Peki, Eskişehir ile hiçbir ilgisi olamayan eli silahlı bu katil üniversite de nasıl öğretim üyesi olmuştu. Üniversitelerimizde çeşitli illegal örgütlerle bağlantısı olduğu düşünülen birkaç öğretim üyesi varken, bu kişiler nereden çıktı? Bazı olaylarda bu kişiler ile karşılaştık.
Geçen gün Kayseri’de öğrenim gören yakınımız bir genç Eskişehir’deki yerleşkeyi görmek istediğini giremediğini söyledi. Bu genç Ales sınavına gireceği için sınav tarihinden birkaç gün önce salonu öğrenmek istedi. Ticari taksilerin bile ruhsatları alınıyor.

YA POLİS BULMAKTA GECİKSEYDİ
Psikolojik sorunları olan biri ise yerleşke içindeki kız öğrenci yurduna giriyor. Artık sosyal medya diye bir şey var. Kız öğrenci yurdunda kız öğrencilerin tepkisi üzerine olaydan sonra 42 yaşındaki kişi kayıplara karışıyor. Üniversite güvenliği gereğini yapsaydı. Sosyal medya kullanılmayacak, şehirde olayın dedikodusu yayılmayacaktı.
Kayıp şahsı bulmak tabii ki polise düştü. Güvenlik kameralarından yola çıkan polis kent merkezinde geceleyin şahıs kıskıvrak yakaladı. Şahıs kaçarken kameraların kör noktasına gelseydi, polis birkaç gün kamera kayıtlarını inceledikten sonra şahıs bulsaydı, o bir iki günlük süreçte dedikodular büyürdü. Dünyanın en güvenli 10 kentinden biri olan şehirde yanlış sorgulamalar yapılırdı. Her şeyden önce olayı şıp diye anında çözen polisi kutluyoruz. Dünyada güvenli şehir olmakta birçok etken elbette var. Ama, polis en önemli etkendir. Eskişehir halkının duyarlılığı, kent kültürünün yüksek olması, kısacası hepsi bir araya gelince dünyanın en güvenli kentlerinden biri oluyoruz.
Asayişi de kent kültürümüzü anlayamayan ve dışarıdan zorla monte edilenler bozuyor. Mülteciler bile Eskişehir’in kültürüne birkaç yılda uydular.

ANCAK HAREKETLENME OLDUĞU DÜŞÜNÜLÜYOR
15 Temmuz darbe girişiminden sonra kamudan özellikle de üniversitelerden temizlenen fetöcülerin büyük şehirlerden Anadolu’daki çeşitli üniversitelere geçiş yaptığı ya da yapmaya çalıştığı haberleri ortalıkta dolaşıyor. Sanki ülkede küresel salgın ile ortaya çıkan kriz ortamımda birileri düğmeye basıyor. O gece kız öğrenci yurdunda ortaya çıkan olaya ilk önce çok temkinli yaklaştım. Bazı meslektaşlarımız ise olayı en ince ayrıntısına kadar henüz çözememiş polise yüklendi. Biraz sabır gösterseler, polis olayı çözdüğünde gazeteci de haberi yakalayacak.
Anadolu’daki üniversitelere yayılmaya çalışan o malum terör örgütü işine gelirsek, 15 Temmuz sonrası panik durumlarından sonra Amerika’dan ‘renklenin’ diye emir gelmiş. Onlarda büyük şehirden Anadolu’daki küçük üniversitelere kaçarak, bazen de başka dini yapılara girerek yaşamlarına devam etmeyi hedefliyorlar. Herkes gibi onlarda 2023 sonrasının planlarını yapıyorlar. Yani rektörler dikkatli olmalıdır. Çeşitli illegal yapılanmalarının üzerinde çalıştığı üniversiteler konusunda herkes hassas olmalıdır.