Eskişehir’e hep önemli Emniyet Müdürleri atanmıştır. Eskişehir’de gazetecilik yaptığımız süre içinde, atanan Emniyet Müdürlerinin polis teşkilatı içinde önemli görevlerde bulunduklarını gözlemledik.
FETÖ örgütünü deşifre eden bir kitap yazan Hanefi Avcı, en gizemli Emniyet Müdürlerinin başında geliyordu. Edirne Emniyet Müdürlüğünden sonra Eskişehir Emniyet Müdürlüğü görevine atanmıştı. Şehrimizin bazı seçilmiş yöneticileri onun kendileri için Eskişehir’e geldiğine inanıyordu. Hâlbuki Avcı’nın görevde bulunduğu her birimde kendisine yasa dışı, usulüne uygun olmayan bir şey dayatılamazdı. Haksız yere bir operasyona imza attığı görülmemişti.
Hanefi Avcı, Eskişehirli gazetecilerle pek fazla samimiyet kurmadı. Sürekli odasında bilgisayar başında çalışırdı. Odasından dışarıya pek çıkmayan Hanefi Avcı’nın FETÖ örgütünü deşifre etmek için ‘Haliç’te Yaşayan Simonlar’ kitabını yazdığını kitap piyasaya çıktıktan sonra öğrendik. Eskişehir’de de imza günü yapan Hanefi Avcı, kısa süre sonrada yazdığı kitap nedeniyle örgütün tertipleri ile karşı karşıya kalmıştı.
KASETLER ÇIKTI!
Hanefi Avcı müdürün yazdığı kitaptan sonra, konunun uzmanı eski bir istihbaratçı ve terör uzmanı bir polisten deşifre olmanın acısı ile FETÖ örgütü karşı atağa geçti. Avcı’nın tayini çıkması nedeniyle, günler öncesinden boşalttığı makam odasına bir bavul içinde kasetlerden oluşan sahte belgeler konuldu. Eskişehir Polis Evi’nin yanındaki makam konutu ise, didik didik polisler tarafından arandı. Evden ruhsatsız kaleşnikof silah çıktığı söylendi. Haksızlıklarla mücadele etmiş olan Hanefi Avcı, tutuklanarak Silivri’ye kapatıldı. Eşi Şenay Avcı hakkında da “ikametinde birden fazla ruhsat süreleri dolmuş silahı bulundurma” suçundan 7 yıl 6 aydan 12 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması istendi. Silahların ruhsatlı olduğu sonradan tespit edildi.
Avcı’ya tertip düzenleyen örgüt, tertiplerine Avcı’nın Eskişehir Emniyet Müdürlüğü yaptığı sırada yakın çevresindeki insanları da dahil etmek istedi. Avcı’nın sonra Eskişehir Emniyet Müdürlüğüne vekâlet eden Emirdağlı Abdülkadir Kutlu dik duran polislerin başında geldi. Eskişehir Emniyet Müdür vekili sıfatı ile Abdülkadir Kutlu, makamda çanta bulunmasının imkansız olduğunu çünkü günler öncesinden Avcı’nın Eskişehir ile olan ilişkisini kestiğini söyledi. Avcı’nın makam şoförleri ise “Hanefi Avcı’nın geliş ve gidişlerinde elinde söz konusu laptop çantasını görmedik. Evinden makamına getirmiş olduğu laptop bilgisayara ait çantasına da benzemiyor. Bize gösterilen laptop çantasını hiç görmedim. Aynı zamanda Hanefi Avcı’nın elinde gördüğüm laptop çantasıyla da aynı değil” dediler.
Yine, Avcı’nın koruma polisi kendisine gösterilen çantanın kumaş olduğunu belirterek, Avcı’nın çantasının deri olduğunun altını çizdi. Bugün emekli olarak Eskişehir’e yerleşen özel kalem müdürü baş polis Nazmi Aydın ise savcılıkta ve mahkemede verdiği ifade de, tertibi boşa çıkarttı. Aydın, şunları söyledi: “Avcı kendisine ait eşyaları masanın üzerine koydu ve biz de kolilerle yerleştirip liste tanzim ettik. Dinlenme odasında bulunan gardırobun yüksekliği yaklaşık 2,5 metre, genişliği de yaklaşık 1,5 metredir. Gardırobun üzerinde herhangi bir eşya bulunması halinde girişte görülürdü. Makam odasına sık sık girip çıkardım ve bana gösterilen laptop çantasını ilk kez görüyorum. Dinlenme odasında bulunan gardırobun üzerinde siyah bir çanta görmedim. Eşyaları topladığımız sırada gördüğümüz her eşyanın Hanefi Avcı’ya ait olup olmadığını kendisine sorduk. Böyle bir çanta olması halinde onu da sormamız gerekirdi”
Avcı’yı bir terör örgütü ile bağlantısı olduğunu göstermek saçma sapan bir tertipti. Böyle tertibin başından itibaren çökeceği belliydi. Ancak, Avcı’nın yazdığı kitaptan sonra terör örgütü tertibin kapsamına bir Emniyet Müdürünü de almıştı. Bu müdür de Eskişehir Emniyet Müdürüydü. Avcı, yakın çevresindeki vatansever ve devletine bağlı polislerle tertibi çöpe atmasını bildi. Avcı’nın odasına kaset yerleştirenler ise oda da aynadan görülerek yakayı ele verdiler.
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!