Kısa adı EOSB olan Eskişehir Organize Sanayi Bölgesi Başkanı Nadir Küpeli, Çin Halk Cumhuriyetine giderek, bir dizi temaslarda bulundu. Küpeli, son günlerde mesaisini Eskişehir organize sanayi bölgesine bir otomotiv yatırımı veya başka önemli yatırımları çekmek için uğraştığını söylüyor.
Evet, yeni bir dünya kuruluyor. Bu yenidünyanın kurucuları arasında üç odak öne çıkıyor. Askerî alanda, Türkiye, Rusya, İran, Suriye ve Irak’ın temsil ettiği Batı Asya gücü öne çıkarken, ekonomik alanda ise dünya üretiminin dinamosunu üreten Çin ile Hindistan’ın temsil ettiği Asya ekonomileri çekiyor. Siyasette ise Atlantik sistemine kafa tutan Almanya ile Fransa’yı görüyoruz. Üçü bir araya getirildiğinde veya toplandığında Avrasya’nın dünyada yükselişi karşımıza çıkıyor.
Atlantik Çağının sonuna geldiğimiz gerçeğini herkes görmeye başladı. Ekonomik sıkıntılarımıza çözüm aranan ülkemizde ise en çok bu gerçeği işverenler ve patronlar görüyor. Olayı görenler dünyada yeni bir uygarlık mı, patron mu değiştiğini konularına akıl yürütmeye çalışıyorlar.
PAYLAŞARAK GELİŞME
Günümüzde dünya ekonomisinin büyümesine yüzde 39 katkıda Çin ve yüzde 19 katkıda Hindistan bulunuyor. Asya’nın yükselen iki ekonomisinin toplumsal yapıları ve dünya ile kurdukları ilişkiler, yeni bir ABD’ye değil, “Paylaşarak Gelişme” rotasına işaret ediyor. Çin ve Hindistan, savaş yolunda değil, İpek Yolu’nda ilerleyen ülkelerdir. Cumhurbaşkanımız Erdoğan’ın geçtiğimiz günlerde ziyaret etiği Çin Devlet Başkanı Şi Cin Ping’in dünya kamuoyuna “Mao’dan sonraki en kudretli önder” olarak tanıtılması, “Paylaşarak Gelişme” rotasının güvence altına alınması amacıyladır. Yani, Çin yeni ABD olma hayalinde değildir. Çin yöneticileri özellikle şu sözün altını çiziyorlar:”Eğer Çin ilerde hegemonya peşinde koşacak olursa, bütün dünya ülkeleri ve halkları birleşmeli ve Çin’in hegemonyacılığını yıkmalıdırlar. Biz de öyle bir durumda dünya devletleri ve halklarıyla birlikte olacağız.” Hindistan da halkçı bir geleneğe sahiptir ve Çin’in güneyinde yeni bir emperyalist ülke olmaz.
KÜPELİ GELİŞMELERİN FARKINDADIR
Bugün yaşanan olay, emperyalist kapitalizmin önder ülkesinin değişmesi değil, dünyanın yeni bir uygarlığa yönelmesidir. Yeni uygarlığın temel programı, üretmek ve paylaşarak gelişmektir. Bu uygarlık, özel çıkara, bireyciliğe, mafyalaşan kapitalizme, sömürgeciliğe ve hegemonyacılığa dayanmıyor. Yeni Uygarlık, ülkelerin bağımsızlığı, üretim ekonomisi, halkçılık, kamu ağırlığı, dünyevilik - laiklik ve devrimcilik yönünde oluşuyor.
BENİM ÖNERİM ŞUDUR
Geçtiğimiz günlerde ülkemizin önde gelen sanayicilerin isteği üzerine İstanbul’da, ‘Güçlü Türkiye için, Çin ile işbirliği” toplantıları yaptı. Toplantılara ülkemizin önde gelen işadamları Murat Ülker, Ethem Sancak, Selim Yaşar, kemal Zorlu, Cankut Bagana gibi işadamları katıldı. Okan Üniversitesi Mütevelli heyet başkanı Bekir Okan da hazır bulundu. İşadamları, Çin’in Türkiye’deki diplomatik temsilcileri ve Çin ekonomisine yön veren kuruluşlar ile bir araya geldi. Eskişehir’de böyle bir toplantının yapılması yararlı olur. İlim Çin de olsa da bulmak gerekir. Ancak, Eskişehir’de de böyle bir toplantı yapılabilir. Mesela, Nadir Küpeli bu toplantıyı düzenleyebilir. Benden katkı isterse, ben toplantıyı organize edebilirim. Önemli olan organize sanayi bölgemizdeki makinelerin durmaması, yatırımların devam etmesi, Çin den yatırım çekilmesi, daha çok işçiye iş bulunmasıdır.
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!