Alpu ilçemizde ve çevresinde oturanlar, kış mevsiminde ilçelerini çevre ilçelere bağlayan yollarda meydana gelen kazaların fotoğraflarını atarak, yolun bir an önce yapılmasını istediklerini dünkü yazımızda belirtmiştik. Bizde onların çekerek gönderdikleri fotoğraflarını üzerine inşallah bu yolun önümüzdeki ilkbahar ve yaz mevsimlerinden yapılması gerektiğinin altını çizmiştik.
Birde Kırka üzerinden Afyonkarahisar’a bağlandığımız yol var. Bu yol Eskişehir’in il sınırlarının bittiğini ve Afyonkarahisar iline girdiğimizi bize acı bir şekilde hatırlatır. Alpu yolunun yanı sıra bu yolun görülmesini de gerekiyor. Milletvekilleri veya başka ilgililer Alpu yolunda fotoğraf çektiriyorlar. Bu fotoğraf çektirme işini de sık sık yapıyorlar. Ancak, herhalde Kırka uzak olduğu için bu yolu görmeye gitmiyorlar. Yolun Afyonkarahisar da genişleyen halini, Eskişehir tarafından fotoğraflamakta biz gazetecilere düşüyor. Eskişehir ve Afyon tarafını tek bir karede göstererek, fotoğrafını da çekmek bize düştü. İşte, Eskişehir, işte Afyon…
![]() |
Dünyaca ünlü şairimiz Nazım Hikmet’e her kesim sahip çıkıyor. Tüm dünyada tanınan birkaç Türk’ten biri olan Nazım Hikmet’e hepimizin sahip çıkması gerekiyor. Dünyanın herhangi bir ülkesinde bir kitapçıya girdiğimizde bizden sadece Nazım Hikmet’in şiir kitapları ile karşılaşıyoruz. Nazım Hikmet’in aramızdan ayrılmasının ardından 58 yıl geçti. Onu hem doğum gününde, hem de ölüm yıldönümünde anıyoruz.
HER İLDE KÜLTÜR MERKEZİ VAR
Yıllar önce, yine mezarının Türkiye getirilme çalışmaları ve tartışmaları başladığında o zaman yani 2000 yılında Eskişehir’in bir beldesi olan Seyitgazi ilçemize bağlı Doğançayır beldesi, Nazım Hikmet’in mezarını hazırlayarak, törenler yapmaya başladı. Mezar yeri hazırlanırken, rahmetli belediye başkanı Aslan Afacan beni çağırmıştı. Köylülerden oluşan meclis üyeleri Nazım Hikmet şiirleri okuyarak, onun fotoğraflarını ellerine alarak poz vermişlerdi. Çınar ağacı da dikmişlerdi. Yaptığımız haber Türkiye çapında ili görmüştü.
Haziran ayında törene Türkiye’nin değişik yerlerinden binlerce kişi gelmişti. Nazım Hikmet’in çok sevildiğine birde Bulgaristan gezilerinde tanık oldum. Bulgaristan’da onun adını taşıyan köy var. Her ilde mutlaka bir Nazım Hikmet Kültür Merkezi bulunuyor.
Eskişehir’de ise Nazım Hikmet’i siyasi yelpazenin her yanında sevenleri var. Ancak, küresel salgın şartlarında onu sadece Tepebaşı Belediyesi anmaya devam ediyor. Nazım Hikmet'in 119. Doğum yıl dönümü için konser düzenlediler. Küresel salgın koşullarında konser çevrimiçi olarak gerçekleştirdi. Çevrimiçi konferansa ise gazeteci arkadaşımız Rahmi Emeç, destek vererek, Nazım'ın şiirlerini seslendirdi. Emeç’e konferanstan önce Nazım'ın vatan hasreti ile Varna da tam 11 şiir yazdığını söyledim. Emeç, şiirler üzerinde çalıştığını söyledi. Bu şiirlerden örnekleri konferansta Eskişehirlilerin beğenisine sundu. Haziran ayında ise Doğançayırlılar, kaldıkları yerden Nazım Hikmet törenlerini yeniden başlatma kararı aldılar. Haydi, bakalım hayırlısı…
![]() |
Şehrimizin sevilen iş adamlarından ve Eskişehir’in sosyal ve kültürel hayatına önemi katkılarda bulunan Şaban Şahbaz, hava sıcaklıklarının eksi 10’lar ile ifade edildiği bu günlerde küresel salgından zararlarını azaltmak ve şehrin sağlığı için sokakların temizliğinden ödün vermeyen emekçileri, sosyal medya hesaplarına taşıdı. Şahbaz, şunları yazdı:” Bizler evlerimizde otururken caddelerimizin, sokaklarımızın karla mücadelesini sürdüren tüm belediyemiz çalışanlarına sonsuz teşekkürler”. İşte, şehir bunun için Eskişehir…
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!