AK Parti Eskişehir İl Teşkilatından bazı isimler, AK Partililere yönelik olarak "soruyoruz" etiketi altında yazılanlar, CHP İl Başkanlığına asılan "Ekmeğe vergi, faizciye dolar garantili faiz" yazılı pankart ve 12 Şubat 2022 tarihinde gerçekleştirilen "Zamlar geri alınsın" eylemi nedeniyle birçok kişiye dava açmıştı. Bunların da büyük bölümü CHP örgütlerinde görev alan kişilerdi.
AYLAR ÖNCE CHP'LİLERE YÖNELİK OLARAK DAVA AÇILMIŞTI
Daha önce yerel ve ulusal medyaya da yer alan 05.07.2021 tarihinde CHP tarafından düzenlenen #soruyoruz ile Eskişehir yerelinde iktidara mensup siyasilere ('10 bin dolar alan siyasetçi kim?', '128 milyar dolar nerede?' gibi) sorular sorulmuş ve bazı ağır ifadeler kullanılmıştı. AK Parti İl Başkanı Avukat Zihni Çalışkan başta olmak üzere bazı AK Partililerin şikayetleri ile dava açılmıştı. Eskişehir 7. Asliye Ceza Mahkemesinde açılan davanın ilk duruşması 9 Şubat 2022 tarihinde yapıldı. Duruşmaya şikayetçi olan AK Partililer katılmadı. Duruşmada dosyanın incelenmesi için bilirkişiye gönderilmesine ve yargılamaya 7 Nisan 2022 tarihinde devam edilmesine karar verildi.
7 Nisan 2022 tarihli duruşma öncesinde ilginç bir gelişme yaşandı. AK Parti İl Başkanı Avukat Zihni Çalışkan sosyal medya hesabından şunları kamuoyu ile paylaştı:
ZİHNİ ÇALIŞKAN: AÇTIĞIMIZ DAVALARDAN VAZGEÇİYORUZ
"Meclis üyesi arkadaşlarımızın haklı tepkilerini bastırmak ve yıldırmak amaçlı yapıldığı ortada olan eylemlerden dolayı bir süre önce bu eylemleri gerçekleştiren kişiler hakkında şikayetçi olmuştuk.
Bu eyleme karışan kişiler; başta şahsım olmak üzere, Odunpazarı Belediye Meclis Üyelerimizi, İl Başkan Yardımcılarımızı da 1000’den fazla kez anlamı, bağlamı belirsiz sorular ile ismen işaretleyerek, huzur ve sükunu bozmak dışında bir amaçlarının olmadığı apaçık ortadır!
Ancak yine de Cumhuriyet Halk Partisi üyeleri de dahil siyasetin, fikir ortaya sürmenin de anlamlı ve yapıcı şekilde gerçekleştirilmesi temennisi ile devam eden davalardaki şikayetimizden arkadaşlarım ve şahsım adına vazgeçiyoruz..!
Umuyoruz ki! bundan sonra vakitlerini topluma faydalı olacak, olumlu amaçlar ile değerlendirirler..."
AK PARTİLİLERİN DAVALARDAN VAZGEÇMESİNE CHP'DEN CEVAP GECİKMEDİ
AK Parti kanadının bu çıkışına CHP kanadından cevap iki gün sonra, davanın ikinci duruşmasından sonra geldi.
Duruşmaya CHP Eskişehir Milletvekili Jale Nur Süllü, CHP İl Başkanı Recep Taşel ile birlikte birçok CHP örgütü üyesi katıldı. Duruşma sonrasında konuya ilişkin açıklama ise CHP Eskişehir Hukuk ve Seçim İşlerinden Sorumlu İl Başkan Yardımcısı Av. Ulaş Kutlu'dan geldi:
"AKP, gerek devlet gücünü kullanarak, gerek ise hukuk dışı amaçlarla ‘Bu ülkede yaşayan ve yandaş olmayan her vatandaş bir gün karakol ve mahkeme salonunu tadacaktır' anlayışıyla hem emniyet güçlerini hem de yargı çalışanlarını lüzumsuz olarak meşgul etmektedir. Bugün 7. Asliye Ceza Mahkemesinde görülecek olan parti üyemiz Arzu Sezen davası da buna en büyük örnektir.
Dosya kapsamında verilecek karar kuşkusuz beraat olacakken, 4 Nisan tarihindeki AKP İl Başkanı Zihni Çalışkan'ın sosyal medyadan sanki bir lütufmuş gibi yaptığı açıklama ile AKP'li yöneticilerin, partililerimiz hakkındaki şikayetlerini geri çektiklerini açıklamaları bizce çok manidardır. Şöyle ki, iktidarı kaybedeceğini bilen AKP, bu davayı da kaybedeceğini çok iyi bildiği için, bu hafta alelacele bu davadan şikayetini geri çekmiştir. Şimdi buradan sormak gerekir ki, hukuka aykırı olduğunu bile bile şikayetçi olduğunuz dosyalardan beraat kararı alınacağını anladığınızda neden son dakikada şikayetinizi geri çektiniz? Bunun yargıyı fuzuli yere meşgul etmekten başka bir amacı var mıdır?
30 Aralık tarihinde parti binamıza asmış olduğumuz, ‘Ekmeğe vergi, faizciye dolar garantili faiz' yazılı pankartımıza ilişkin Valilik Emniyet Müdürlüğü tarafından verilen, açıkça iktidar talimatı olan ve hukuka uygun hiçbir tarafı bulunmayan, pankart indirme ve pankarta idari para cezası kesilmesine ilişkin karara yapmış olduğumuz itiraz, bu hafta verilen karar neticesinde Eskişehir 1. Sulh Ceza Hakimliğince kabul edilmiştir. Bu kararı da buradan halkımıza duyuruyoruz. Halkımız bilmelidir ki, hukuka aykırı olarak verilen her türlü emre ve karara karşı sonuna kadar mücadele edeceğiz!"
CHP'NİN TAVRINA KARŞILIK ZİHNİ ÇALIŞKAN YENİ BİR AÇIKLAMA YAPTI
CHP'nin bu açıklamasına karşılık AK Parti İl Başkanı Zihni Çalışkan tarafından yeni bir açıklama yapıldı dün.
Çalışkan, AK Parti İl Yönetim Kurulu Üyesi Avukat Pınar Turhanoğlu'nun sosyal medya hesabından gerçekleştirdiği "Şikayetten vazgeçme halinde sanık şikayetten vazgeçmeyi kabul ederse dava hakkında düşme kararı verilir. TCK 73/6’ya göre vazgeçme onu kabul etmeyen sanığı etkilemez" paylaşımını esas alarak şu açıklamaya yaptı:
"Siyasetin fikir ve projeler ile gündeme gelmesini imkan sağlamak için hoşgörü ile yaklaşıp siyasi parti temsilcilerine ilişkin şikayetimizden vazgeçmiştik!
Şikayetimizden vazgeçmemizden yararlanarak düşme kararına rıza gösterenler, yargılamanın devam etmesi cesaretinde bulunamayarak beraat kararı alma imkanlarını kendilerinin ortadan kaldırdıklarını UNUTMAMALILAR..!
Sözün özü;
Siyaset hoşgörü,irade ve cesaret işidir..!"
PARTİ TABANI "NİYE ŞİKAYETÇİ OLDUNUZ NEDEN VAZGEÇTİNİZ?" DİYE SORAR
Evet, AK Parti Eskişehir İl Teşkilatı ile CHP Eskişehir İl Örgütü arasında cereyan eden ve Adliye koridorlarında da bir ara yankılanan olayların, hadiselerin içeriği ve geçmişi böyle.
Tüm bunlardan sonra bizim de söyleyeceklerimiz var elbette. Onlar da şunlar:
Evet, siyaset hoşgörü, irade ve cesaret işidir.
Ancak başta hukukçular da iyi bilir ki siyasetçiler kendilerine yöneltilen olumsuz eleştirilere, yergilere de aynen övgülere gösterdikleri gibi hoşgörü göstermelidirler. Başkalarının kabul edemeyeceği yergileri siyasiler kabul etmek durumunda kalırlar.
Bu açıdan bakıldığında AK Parti Eskişehir Teşkilatı mensuplarının neden CHP'lilerin sözlerini, pankart ve eylemlerde kullandıkları ifadelerini mahkemeye taşıma lüzumu hissettikleri sorgulanabilir.
Hatta "Madem CHP'lilerin sosyal medyada etiket altına yazdıkları sözlerinin, pankart ve eylemlerinde kullandıkları ifadelerinin gerçek anlamda partililerinizi hedef aldığı, incittiği, kişilik haklarına saldırdığı düşüncesine hakimdiniz, öyleyse neden davanın ilk duruşmasına katılmadınız ve ikinci duruşma öncesinde davadan neden vazgeçtiniz?" diye sorulabilir.
Burada sorular daha çok AK Parti kanadına yönelik. Çünkü davayı açan ve davadan vazgeçen kendileri. Parti tabanı davadan vazgeçmeyi CHP'ye karşı geri adım atma olarak da görüp, algılayabilir. Bu durum AK Parti İl Teşkilatı hanesine taban tarafından olumsuz bir puan olarak kaydedilebilir.
KEŞKE CHP TARAFI BU FIRSATI FUZULİ YERE HARCAMIŞ OLMASAYDI!
Ancak her şeye rağmen, bu ülkede, bu şehirde siyasetin de belli bir adap içinde yürütülmesi zaruridir. Kutuplaşmanın ülkeyi ve bizleri nerelere sürüklediğini görebiliyoruz. Birçok alanda olduğu gibi siyasette de çok daha hoşgörülü olma zorunluluğu net ortada.
Bu açıdan baktığımızda, her ne kadar parti tabanı tarafından geri adım atılması olarak görülecek olsa da, AK Parti kanadının davadan vazgeçmesi olumlu bir adım olarak da görülebilir. Ancak ne yazık ki CHP kanadı bu tavra aynı zaviyeden bakıp olumlu bir karşılık vermemiş ve bir fırsatı kaçırmış, zayi etmiştir.
Dava sona ermemiş, ikinci duruşmaya birkaç gün varken, duruşmanın ve davanın sonucu henüz bilinmezken AK Parti İl Başkanı tarafından yapılan açıklamaya CHP kanadının "Zaten kaybedeceklerdi de bu yüzden vazgeçtiler" gibi ucuz bir yaklaşım göstermesi doğrusu kısa günde kazanç gibi görünse de siyaset adına önemli bir kayıptır.
CHP ülkede ana muhalefet; İktidarın yaptığı yanlışları gündeme getirmek ve iktidara çeki düzen vermek gibi bir görevleri var. Bunu yaparken bazen sert ifadeler de kullanabilirler. Ancak bu ifadeleri kullanma hakları kişilere hakaret edilmesi ya da şahsiyetlerine yönelik ağır ithamlarda bulunulması hakkını da vermez.
Yaşanan bu gelişmelerden sonra CHP adına yazan, konuşan ve sosyal medyadan paylaşım yapanların da bu saatten sonra daha dikkatli davranacaklarını umuyoruz.
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!