Bazı insanlar vardır ki onların değeri gerçekten de en iyi aramızdan ayrıldıkları, bizleri yalan dünyamızla başbaşa bıraktıkları zaman anlaşılıyor.
Kendisini bizzat ve yakından tanıma fırsatını kaçırdık. Vefatı üzerine kendisi hakkında o kadar çok insan o kadar güzel şeyler söyledi ve yazdı ki "Adam bir gününü bile boş geçirmemiş, ömrü boyunca Allah'ın kullarını memnun etmiş de etmiş!" diye söylendik.
Sağcısı solcusu, büyüğü küçüğü, zengini fakiri hep bir ağızdan bir insanın arkasından böylesine güzel şeyler söylüyor ve bu kadar çok hayır duada bulunuyorlarsa, o kişi Allah'ın izniyle dünyasını da ahiretini kurtarmıştır diye düşünüyoruz. Bu kadar çok insanın bu kadar güzel duasını almak, bu kadar çok gönüle girmeyi becermek öyle kolay olmasa gerek. Bu kadar kuluna yardımcı olan, elinden tutan, zorda kalmasına müsaade etmeyen bir kulunu da Rabbimiz zorda bırakmaz, Cennetine hapseder diye düşünüyoruz, tam olarak öyle inanıyoruz.
AĞABEYİ VE YENGESİNDEN SONRA O DA COVİD-19 VESİLESİYLE VEFAT ETTİ
Abdullah Akbıyık'tan (73) bahsediyoruz. Aslen Erzurumlu. Hayatının büyük bölümünü Eskişehir'de geçirmiş. Ruhunu da, ömrünün çoğunu geçirdiği Eskişehir'de Hakka teslim etti. Covid-19, ağabeyi Kamil Akbıyık'tan 23, ağabeyinin hanımı yengesinden ise 17 gün sonra onun da aramızdan ayrılmasına vesile oldu. Allah hepsine gani gani rahmet eylesin, diğer tüm vefat edenlerimiz ile birlikte. Abdullah Akbıyık Covid-19'a karşı tam 21 gün dayandı, ömrü orada nihayete erdi.
Arkasından yazılanlara, söylenenlere bakıldığında Abdullah Akbıyık, nerede olursa olsun hep insanlara yardımcı olmuş olsa gerek. Siyasete Milli Selamet Partisi'nde (MSP) başlamış, daha sonra Anavatan Partisi'ne (ANAP) geçmiş. Yolu oradan AK Parti'ye düşmüş. Siyaseten yolu nereye düşerse düşsün öyle anlaşılıyor ki onun eli ve niyeti hep insanlara yardımcı olmaya, onları memnun etmeye ayarlıymış. Nerede bir hayır varsa koşmuş, nerede derdine derman olunacak insan varsa yardımcı olmaya çalışmış. Başka türlü bu kadar çok insan bir insanın ardından bu kadar güzel şeyler söyleyip dile getiremez!
Tüm bunları elbette biz kendi gözlerimizle görmedik; ancak tüm bunları yapmış olduğuna dair birçok paylaşımı kendi gözlerimizle gördük.
Allah bize de öldüğümüzde bu kadar çok insan tarafından Abdullah Akbıyık'ı andıkları kadar güzel anılmayı nasip eylesin. Arkasından yazılanları, dile getirilen teşekkürleri ve hüzünleri görünce böyle güzel hayatlardan hiç değilse birinin tarihin sayfaları arasında hak ettiği yerde muhafaza edilmesine belki aracılık etmiş oluruz diye düşündük...
Ruhu şad, mekanı cennet olsun!
![]() |
Şu son kısıtlamanın başlamasından bu yana rahat bir ay geçti. Ancak bu kadar zaman geçtikten sonra vaka sayılarında ciddi sayılabilecek bir gerileme yaşandı. Daha önceki tecrübelerimizden bildiğimiz kadarıyla yasakların tesirini çok daha kısa sürede göstermesi gerekirdi. Dolayısı ile şu son dönemde vaka sayılarındaki düşüşün tam olarak kısıtlamaların mahsulü olup olmadığı tartışılır.
Ne var ki vaka sayılarındaki bu ciddi gerilemenin sebebi olarak kısıtlamalar görülecek. Kısıtlamaya karar verenlerin ve kısıtlamaların daha da yaygınlaştırılmasını isteyenlerin elleri bu nedenle giderek güçleniyor. Aşı çalışmalarına henüz başlanamadığını ve yurt dışındaki aşı çalışmalarının ne kadar yavaş yürüdüğünü de dikkate aldığımızda daha ne kadar bir süre maskeli ve sosyal mesafeli yaşamak zorunda kalacağımızı kestirmekte zorlanıyoruz.
Bu saatten sonra eğer yasaklar devam ettirilirse bunun tüm suçu, yasaklar konulmadan kurallara uymaya beceremeyenlerimiz de! Bu kadar insan işinden gücünden, bu kadar insan hayatından, sağlığından, kıymetli vaktinden, daha hareketli ve mutlu yaşamından sizin yüzünüzden oluyor. Kurallar basit, onlara uymak çok zor değil. Ama kısıtlamalar gelmeden uymayı beceremiyoruz ya da kasıtlı uymuyoruz!
![]() |
Eskişehir'in tanınan iş adamlarından Arif Ergün, Türkmentokat Mahallesinde bir çiftlik yapmış kendine. Çiftliğin içine de ICE DE FRANCE cinsi 3-5 koyun alıp bakmaya başlamış. Eskişehirden Haberler'in (www.eskisehirdenhaberler.com) haberine göre Ergün daha sonra işin nasıl yapıldığını araştırmış. Kafasına yatınca bir şirket kurmuş ve 80 adet daha ICE DE FRANCE cinsi koyun alarak kapalı devre küçükbaş hayvancılık yapmaya da başlamış.
Pandeminin Ergün'ün gerçek iş alanı inşaat malzemeleri sektörünü de vurduğu bir dönemde koyunlardan gelen bereket ekonomik anlamda da destek olmuş kendisine.
Konuyla ilgili olarak Eskişehirden Haberler'in haberine yapılan yorumlara baktık. 80-85 koyunun 3-4 yıllık sürede binden fazla koyun haline gelmesine mi, hayvancılıktan para kazanıldığına mı itiraz etmeyen kalmış!
13 ayda iki defa 2-3 kuzu, hatta bazen 4 kuzu veren koyunlara iyi bakılırsa hızla çoğalıyorlar ve önemli bir kazanç da sağlıyorlar. Ergün damızlık küçükbaş üretiyor ve bu işin kazançlı olduğunu söylüyor. Kimileri de çok uzun yıllardır hayvancılık yaptıklarını ama kar edemediklerini ileri sürüyorlar.
O kadar uzun süre kar etmeden hayvancılık kimse yapmaz bize kalırsa. Yapıyorsa da kendisi bilir. Ancak hayvancılığın mantıklı, disiplinli yapıldığı ve hayvanların sağlıklarının iyi korunduğu takdirde hayli yüksek getirisi olduğunu bizzat kendimiz de biliyoruz. Birçok kişi hayvancılık yapmak için gün sayıyor, fırsat kolluyor.
Pandemi günleri hayvancılığın, tarımın ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gösterdi. Kırsala rağbeti artırdı. Bence imkanı olan, niyeti olan, tecrübesi olan göz ardı etmesin!
![]() |
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!