Yeni eğitim sezonuna dün sorunlar, sıkıntılar içinde başladık.
Ülke genelinde hem okullarda, hem toplu taşıma araçlarında, hem hastanelerde üst düzey bir kargaşa var. İnsanlar mutsuz, insanlar huzursuz. Bunu görmek için alim ya da kahin olmaya gerek yok, hayatın-insanların içindeyseniz rahatlıkla anlayabilirsiniz.
OKUL KIYAFETLERİNİ SAATLERCE KUYRUKTA BEKLEYEREK FAHİŞ FİYATLARDAN ALDI VATANDAŞ!
Hafta sonu vatandaş tüm işini gücünü bıraktı evladına okul kıyafeti almak için saatlerce kuyrukta bekledi. Sadece birkaç mağazanın insafına bırakılmış okul kıyafetlerini en fahiş fiyattan da olsa alabilmek için vatandaş kuyrukta sabırla bekledi. Sonra lebaleb dolu mağazalarda, koronanın bu kadar tehlikeli bir hal aldığı bir ortamda saatlerce çocuklarına kıyafet seçtiler, ölçü aldırmak için beklediler. Kargaşayı, vatandaşın çektiği çileyi ancak yaşayanlar bilir!
İşin en ilginç yanlarından birisi de diyelim üst katta kıyafet seçerken size söylenilen fiyatın aşağıda değişebiliyor olmasıydı. Diyelim 145 liraya bir pantolon ve bir forma aldınız çocuğunuza. Kredi kartı ile ödeme yapmayı tercih ederseniz 157,5 lira alıyorlar! Aynı esnafın yakın zamanda tekrar kredi kartı ile komisyon almadan alışveriş yapacağına şahit olacağız, bundan şüphe duymuyoruz!
DEVLETİN VERDİĞİ KİTAPLAR DAHA İLK GÜNDEN YETERSİZ İLAN EDİLİYOR!
Bakın biz buradan uyarıyoruz, gidip kameralar incelensin, böyle olmuş mu olmamış mı görülsün. Zaten fiş kesmeyi de hadi diyelim o kalabalık ortamda fırsat bulamadıkları için ihmal ettiler, ediyorlar. Ama şurası net ki eğitim sistemimiz tam bir rant düzeni ile çalışıyor. Devletin masalar üzerine verdiği kitaplar daha ilk günden öğretmenler tarafından "yetersiz" ilan edilip çocuklara yeni kaynak kitapların isimleri ve satıldıkları yerlerin adresleri veriliyor. Bunlar da yeni olmuyor, her yıl böyle. Ülkeyi yöneten AK Parti de bu bozuk düzenin sürmesine, hem de daha acımasız bir şekilde sürmesine göz yumuyor. Dahası okul yönetimleri istedikleri zaman istedikleri kararları alıyor ve uyguluyorlar. Örneğin okullara göre formadan sonra eşofman takımından bahsediliyor. Üstelik formaların her sene değiştirileceği, değişeceği konuşuluyor.
Öğretmenler daha ilk günden çocuklara yüklü miktarda ödev veriyor. Ödevlerin bazıları için mutlaka çıktı almak gerekiyor. Ebeveynler hemen her gün çıktılarla uğraşıyorlar. Parasını geçtik, bir de işlerini güçlerini bırakıp o çıktıları almak için kırtasiyeci aramakla ömürlerini tüketiyorlar!
Sağlık sektörü çok mu farklı peki? Değil kesinlikle!
PCR TESTİNE TALEP ÇOK OLURSA KUYRUKLAR OLUŞUR YA DA ÖZEL HASTANELER ÇOK İYİ KAZANIR!
Sağlık sektörü desözde ücretsiz. Ancak insanlar öyle şeylere zorlanıyorlar ki özel hastanelere gitmek zorunda kalanlar büyük bir soygunla karşılaşabiliyorlar. Özel sektör olarak tek maksatları kazanmak olduğu için hastaların kendilerine şikayet telefonlarını bile teşekkür telefonu olarak kaydediyor ve kamuoyuna da öyle yansıtabiliyorlar!
6 Eylül itibariyle eğitim sektöründe çalışanlardan, sinema ve tiyatro gibi kapalı alanlardaki etkinliklere katılanlardan ve şehirlerarası seyahat etmek isteyenler olup 2 doz Sinovac-1 doz Biontech ya da 2 doz Biontech olmayan herkesten haftada iki kez PCR testi istenecek.
PCR testleri özel hastanelerde 250 lira. Devlet hastanelerinde yurt dışı çıkışlar hariç ücretsiz yapılıyor, yapılacak. Ancak bu testi yaptırması gereken milyonlarca insan olabilir. İnsanlar ya direnecekler test yaptırmamak için ya da iktidarın bu konudaki zoraki tutumuna baş eğecek ve gidip testlerini olacaklar. O zaman da devlet hastanelerinde test kuyruklarının oluşması pek tabi mümkün olabilecek. Devlet hastanelerinde kuyruk beklemek istemeyenler için tek bir alternatif olarak özel hastaneye gidip PCR testi yaptırmak kalıyor!
![]() |
![]() |
Dün eğitim-öğretim sezonu başladı. İlk-orta ve lise düzeyindeki öğrenciler okullarına gittiler. Önemli bölümü servisle okuluna gidip gelse de toplu taşımayı kullananları da var elbette. Onların da toplu taşımayı kullanması, özel araçların da eğitim nedeniyle daha çok ve sık kullanılacak olması trafikte, toplu taşımada sıkıntılara neden olmaya başladı bile.
Dün Çamlıca'dan 09.00 hareket eden belediye otobüsüne Birlik Caddesi üzerinde binmek istedik. Genel itibariyle hareket ettikten 10 dakika kadar sonra bizim bulunduğumuz durakta olabilen otobüs hareketinden 18 dakika sonra durağa ulaşmayınca, ufukta görünmeyince Büyükşehir Belediyesinin ilgili birimini aradık. Önce otobüsün kamera sisteminde bir arıza olduğunu söylediler, hemen ardından "bir bakalım" dediler. Sonra yoğunluk nedeniyle seferlerin gecikmeli olarak gerçekleştiğini, bizim beklediğimiz otobüsün de aynı nedenden dolayı geç kaldığını kaydettiler.
Biz birkaç dakika daha bekledik ve otobüs nihayet durağa kadar geldi. Otobüse bindikten sonra iş yerine her gün geldiğimiz süreden yaklaşık 17-18 dakika gecikmeli olarak gelebildik. Şehirde inanılmaz bir trafik var ve bu yüzden herkes geç kalıyor. Büyükşehir Belediyesini yönetenlerin yıllardır ihmal ettiği trafik sıkışıklığı giderek daha çok can sıkmaya başlayacak gibi. Bir hafta sonra üniversiteler de açılınca siz seyreyleyin yaşanacak sıkıntıları.
Ne diyelim, öğrenci velisi ve vatandaş olarak bunaldık. Hem zamlar yağmur gibi yağıyor hem hemen her konuda sıkıntılar çıkarılıyor, yönetimsel beceriksizliklerin faturalarını vatandaş olarak biz ödüyoruz.
Allah sonumuzu hayreylesin!
![]() |
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!