Eskişehir Yaratıcı Endüstriler Serbest Bölgesi için biçilmiş kaftan, bu fırsatı kaçırmayalım!

Eskişehir Yaratıcı Endüstriler Serbest Bölgesi için biçilmiş kaftan, bu fırsatı kaçırmayalım!
"1990’ların başlarında Avustralya’da ortaya çıkan, ancak 90’ların sonlarında İngiltere’de detaylı bir şekilde ele alındığı görülen yaratıcı endüstriler fikri, yeni iş alanları yaratmak ve ekonomik büyümeyi sağlamak amacıyla gündeme gelmiştir. Yeni dünya düzeninde artık üretime dayalı bir ekonominin etkili olmadığını fark eden politikacılar, yerel kalkınma için yeni modeller geliştirmeye çalışmışlar, bunun kaynağının da yaratıcı insanlar ve oluşturdukları yaratıcı endüstriler olduğunu keşfetmişlerdir (Florida, 2004; Scott, 2006; Landry, 2000; Hartley, 2005).
Avrupa Komisyonu tarafından ‘Yaratıcı Endüstriler ve Aktiviteler’ başlığı altında değerlendirilen ‘tasarım’ ve ‘mimarlık’, yaratıcılığın ve dolayısıyla yaratıcı insanların yoğunlaştığı alanlardır. Yapılan araştırmalar sonucunda ortaya çıkan istatistikler yaratıcı endüstrilerin gayri safi milli hasılanın içinde diğer sektörlerin (yiyecek, içecek, tütün üretimi sektörü) yanında önemli bir yer tuttuğunu ve hızlı büyüyen bir sektör olduğunu göstermişlerdir."
Bu bilgileri Doğuş Üniversitesi Endüstri Ürünleri Tasarımı Bölümünden Dilek Hocaoğlu TMMOB Şehir Plancıları Odası Yayını 'Planlama'da yayımlanan "Yaratıcı Endüstrilerin Yerel Ekonomilerdeki Önemi Ve Tasarımın Bu Endüstrilere Katkısı" başlıklı yazısının giriş kısmından aldık.

KÜRESEL EKONOMİ BİLGİ YOĞUN SEKTÖRLERE KAYIYOR
"Küresel ekonominin odağı mamul madde üretiminden hizmet sektörüne kaydıkça bilgi yoğun sektörlere verilen önem artar. Demokratikleşme ve refahı artırmak için bireysel yaratıcılığı odağa alan Yaratıcı Endüstriler kavramı irdelenmektedir. Bireysel yaratıcılığın refah yaratacağı varsayımı üzerinden işletme yazınında ve ekonomi dünyasında yaygın kullanılan inovasyon kavramı ile kesişen Yaratıcı Endüstriler, Türkiye’de yükseköğretimi dönüştüren pratiklere doğrudan etki etme potansiyeli taşır. Bunun yanında üzerine inşa edildiği ‘yaratıcılık’ kavramının ardındaki kültürel sorunlar ve bireylerin beklentilerini şekillendiren yeni bir tür öznelliği teklif etmesi nedeniyle Yaratıcı Endüstriler çok daha geniş ve disiplinlerarası çalışmaların konusu olmaya adaydır."
Bu ifadeler de Başkent Üniversitesi İletişim Fakültesi Halkla İlişkiler ve Tanıtım Bölümü Öğretim Üyesi Erman M. Demir'in www.dergipark.org 'ta yayımlanan "Yaratıcı Endüstriler" başlıklı yazısından.

DİZİ FİLM, OYUN VE YAZILIM SEKTÖRLERİ ÖNCÜLÜK EDİYOR ÜLKEMİZDE
"Sanayileşme, insanlık tarihinin kritik dönemeçlerinden biri ve yaklaşık 250 yıldır dünyamızı şekillendiren temel dinamik. Sanayileşmenin günümüz evresinde üretim tekniklerinde otomasyonun hâkim hale geldiği bir dönemi yaşıyoruz. İlgili yazında Endüstri 4.0 olarak adlandırılan olgu, üretim sürecinde insan emeğinin yerini makinelerin devraldığı bir süreci anlatıyor. Peki, üretimde makineler öne çıkarken, insan emeğine ne oluyor? Anlamsızlaşıyor mu? Önemini kaybediyor mu? Yoksa form mu değiştiriyor? İşte, “yaratıcı endüstriler” kavramı, sanayileşmenin yeni evresinde insan emeğinin kazandığı yeni formu anlatan bir kavram olarak karşımıza çıkıyor. Yaratıcı endüstrileri, yetenek temelinde işleyen endüstriler şeklinde tanımlamak mümkündür. Kavramın içerdiği sektörler ve bu sektörlerin sınıflandırılmasında değişen yaklaşımlar olmakla birlikte ilgili yazın, bu sektörlerin diğer sektöre kıyasla daha fazla katma değer ürettiği ve daha fazla istihdam yarattığı konusunda mutabıktır. Eldeki istatistiki veriler de bu tespiti desteklemektedir. Dolayısıyla, başta Anglo-Sakson ülkeleri olmak üzere gelişmiş ülkeler yaratıcı endüstrilerin geliştirilmesine özel bir önem vermekte ve bu endüstriler için çekim merkezi olmak adına önemli projeleri hayata geçirmektedir.
Ülkemizde son yıllarda dizi-film sektörü ile oyun ve yazılım sektöründeki artan ihracatla gündeme gelmeye başlayan yaratıcı endüstriler konusunda, mevcut durumu veriye dayalı ve karşılaştırmalı bir şekilde ortaya koyan çalışma sayısı yok denecek kadar azdır. "
Bu ifadeler de Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı İzmir Kalkınma Ajansı tarafından hazırlatılan "Türkiye'de Yaratıcı Endüstrilerin İBBS-2 Bölgeleri Düzeyinde Analizi: İzmir'e Bir Bakış" isimli raporundan.

VALİ EROL AYYILDIZ EOSB'DEKİ TOPLANTI İLE DÜĞMEYE BASTI
Tüm bu bilgileri sizlere artarmamızın basit ama önemli bir nedeni var.
Şehrimizde Yaratıcı Endüstriler Serbest Bölgesi kurulması planlanıyor. Bu nedenle de Eskişehir Valisi Erol Ayyıldız başkanlığında Eskişehir Organize Sanayi Bölgesi (EOSB) Konferans Salonunda bir toplantı yapıldı. Toplantıya EOSB Başkanı Nadir Küpeli, Eskişehir Sanayi Odası (ESO) Başkanı Celalettin Kesikbaş, Eskişehir Ticaret Odası (ETO) Başkanı Metin Güler, Eskişehir Ticaret Borsası (ETB) Başkanı Ömer Zeydan, Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fuat Erdal, Eskişehir Teknik Üniversitesi Prof. Dr. Tuncay Döğeroğlu, Osmangazi Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof.  Dr. Rifat Edizkan, BEBKA Genel Sekreteri Doç. Dr. Zeki Durak, ATAP A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Metin Saraç, Anadolu Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Dekanı Prof. Rahmi Atalay, Anadolu Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Fethi Kaba ve Atilla Aktaş katıldı.
Toplantıda Vali Erol Ayyıldız "Geçtiğimiz hafta Eskişehir OSB Müdürlüğü ev sahipliğinde gerçekleştirdiğimiz toplantıda havacılık ve raylı sistemler sektörlerinde faaliyet gösteren firmalarda serbest bölge taleplerini bizlere ilettiler. Çalışmanın genişletilerek farklı sektörleri de kapsayacak şekilde bir serbest bölge kurulması için çalışma yapılmasının yerinde olacağını dile getirdik. Serbest Bölge kurma planımızı, çizgi film, oyun ve yazılım sektörlerinin yanı sıra havacılık ve raylı sistemler sektörlerinde kapsayacak şekilde olmasını arzu ediyoruz. Bizim Eskişehir olarak yol haritamız belli, irademiz var. Serbest bölgenin ilimizde kurulmasını istiyoruz. Yarına ait hedeflerimiz olmasını istiyorsak Yaratıcı Endüstriler Serbest Bölgesi’nin kurulmasını gerektiğini düşünüyoruz" diye konuştu.
Elbette bu toplantı sırasında, toplantıya katılan her biri birbirinden değerli isimler konuyu enine boyuna değerlendirmişlerdir, bizim bilmediğimiz daha başka yönleri de gündeme getirmişlerdir.

BİRİLERİ KÖRÜ KÖRÜNE KARŞI ÇIKIP BU FIRSATI KAÇIRMAMIZI DA SAĞLAMASINLAR DA!
Biz de şu kadarını söylemek istiyoruz:
Eskişehir böyle bir serbest bölge için biçilmiş kaftan. Zaten bir eğitim şehri. Zaten Türkiye'nin tekil en büyük organize sanayi bölgesine sahip ve stratejik konumu, sahip oldukları donanımları bu iş için ülkenin en uygun şehirlerinin başında geliyor. Bir kere bunun farkında olmalıyız.
İkincisi de şehir olarak böyle bir imkanı, fırsatı sahiplenmeli, birçok şeye körü körüne karşı çıkan kesimlerin böyle bir fırsatı harcamalarına izin vermemeli, elimizi de çabuk tutmalıyız. Emek yoğun sanayiden bilgi yoğun sanayiye geçiş var. Bilgi yoğun endüstri dendiğinde bildiğiniz fabrikalardan çok daha farklı bir sanayi tesisleri akla geliyor, hatta o bildik sanayi tesisleri akla bile gelmiyor artık!
Vali Erol Ayyıldız başkanlığında bu konuda başlatılan atağın şehir olarak bizi hedefimize ulaştıracak harika gollerle sonuçlanması en büyük dileğimiz.
Eskişehir'e kazandırmak isteyenler kazansın, Eskişehir kazansın!