Odunpazarı Belediye Meclisi'nin, ilçe sınırları içerisinde bulunan bazı yerleri daha içkili yerler alanına dahil etmesi ile başlayan tartışmalar giderek alevleniyor.
Belediye Meclisinde CHP'li üyelerin oyları ile alınan kararla Adalar Sokak, Başarılı Sokak, Kayhan Sokak, Millet Caddesi, Fakülte Sokak, Sarılar Sokak, Nilüfer Sokak, 511. Sokak içkili yerler bölgesi ilan edildi.
Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt, buralarda içkili yer ruhsatı almak için yapılan talepleri dikkate aldıklarını ve bu talep üzerine bahsi geçen yerleri içkili yerler alanı kapsamına aldıklarını söyledi.
ESKİŞEHİR'DE YETERİ KADAR İÇKİLİ MEKAN, İÇKİLİ YERLER BÖLGESİ YOK MU ZATEN?
Alkol ruhsatı ancak içkili yerler bölgesinde yer alan bir işletmeye verilebiliyor. Alkol ruhsatı olan, alkolün tüketildiği o kadar çok mekan var ki Eskişehir'de, insan doğal olarak "Şehrin çok önemli bir bölümü zaten içkili yerler bölgesinde bulunuyor. Bu kadar geniş bir alanda, bu kadar çok mekan varken halen açlığı mı hissediliyor?" diye sormadan edemiyor.
Şehir dışından tanıdıklarımızla ne zaman sohbet edecek olsak, Eskişehir denince akıllarına gelen en önemli şeylerden birinin alkol olduğunu söylüyorlar. Yani Eskişehir, şehir dışında alkol ile özdeşleştirilmiş bile. Bu algı, şehir dışındakilerin şehrimiz ile ilgili kastından falan kaynaklanmıyor. Tam tersine şehrin halet-i ruhiyesinin bilinçli, kasıtlı bir şekilde uzun yıllardan beri değiştirilmesinden kaynaklanıyor. Bu hızla Eskişehir'in neredeyse tamamının içkili yerler bölgesi olarak ilan edilmesine de çok bir zaman kalmamıştır diye düşünüyoruz.
İçkile yerler bölgelerinin bu kadar yaygınlaşmasına en başta içkili yer ruhsatı alan işletmelerin karşı çıkması lazım. Nihayetinde her istenilen yerin içkili yerler ilan edilmesi ve buradaki işletmelere ruhsat verilmesi ile ortalama gelir önemli oranda düşecek ve işletmelerin iflas etme, batma oranı artacaktır.
Ancak alkolün toplumda bu kadar hızlı yayılması ve yayılmasının belediyeler eliyle adeta teşvik edilmesi Anayasa'ya da aykırı bir durumdur. Devletin gençleri alkol ve benzeri her türlü tehlikeden korumak için gerekli önlemleri alması gerekirken her geçen gün alkollü mekanların şehrin hemen her yerine yayılması ve sayılarının artması yaşanan tezatın en büyük göstergesi.
VOLKAN DOĞAN'A KARŞI KAZIM KURT'UN YANINDA YER ALAN SÖZDE DİNDARLAR MUTLU MU?
Son yerel seçimlerde, kendilerini AK Partili olarak tanımlayan, geçmiş dönemlerde AK Parti'den farklı konumlara aday adayı olmuş muhafazakar, hatat dindar bazı isimler CHP'li Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt'a çalışmışlardı. Tek nedeni de Volkan Doğan'ı sevmemeleriydi. Bu yüzden karşı tarafla işbirliği yapmaktan ve Kazım Kurt'a, CHP'ye oy vermekten hiç imtina etmediler. Bunların içinde alkole sizden-bizden daha çok karşı çıkan isimler de bulunuyor.
Şahsen çok merak ediyoruz: Acaba Odunpazarı Belediye Meclisinde, oy vererek buralara getirdiklerinin el kaldırması ile hayata geçen, şehrin belli başlı yerlerini içkili yerler bölgesi haline getiren kararla ilgili ne düşünüyorlar? İçleri verdikleri oydan ya da vermedikleri oydan dolayı rahat mı? Kendilerini mutlu, huzurlu hissediyorlar mı? Volkan Doğan'a karşı Kazım Kurt'u desteklerken, Kazım Kurt'a çalışırken duydukları mutluluğu halen duyuyorlar mı?
---------------
Gramı 4 milyon lira olan o madde bakın neymiş!
Eskişehir'de jandarma ekiplerine yapılan ihbar ile M.S. isimli şahsın elinde bulunan kaliforniyum maddesi için alıcı aradığı öğrenildi. KOM (Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele) Şube Müdürlüğü ekiplerince gece saatlerinde Sivrihisar ilçesi Böğürtlen Mahallesi’nde bulunan dinlenme tesislerinde yapılan kontrolde, kendini askeri personel olarak tanıtan fakat kimlik göstermeyen bir şahıs olduğu tespit edildi. Yapılan arama neticesinde şahsın üzerinde 1 adet tabanca ve kutu içerisinde 133,13 gram açık kahverengi kaliforniyum maddesi ele geçirildi. İHA tarafından verilen habere göre ele geçirilen maddenin gramı 4 milyon lira.
PİYASA DEĞERİ DUDAK UÇUKLATIYOR: YARIM MİLYAR LİRADAN FAZLA!
Gramı 4 milyon lira ise 133,13 gram 532 milyon 520 bin lira yapar! Nereden bakarsanız yarım milyar liradan fazla bir para. Dudak uçuklatıcı!
Bir kişi böyle bir maddeyi bir yerden çalmadıysa, çok yüklü bir para ödeyerek almış olmalı. Böyle bir maddeye yüklü miktarda para ödeyip alacaksınız ve sonra bunu satacaksınız. O kadar parayı bulan kimseyi bulamazsınız, bu kadar pahalı bir maddeyi herkes her yerde kullanmaz da. Hatta bu madde çok büyük bir kesim tarafından hiçbir şekilde kullanılamaz. Belki bazıları açısından alımı ve satımı yapılarak para kazanılabilir!
Peki gramı 4 milyon lira olan bu madde nedir, ne işe yarar? Sizin bulduğumuz bilgiler şöyle:
"Nükleer araştırmalarda kullanılan radyoaktif metalik bir kimyasal element olan Kaliforniyum yeryüzünde doğal yollarla elde edilemez. Genellikle petrol kuyularında nem ölçüm aygıtlarında ve altın-gümüş araştırmalarında kullanılır.
Kaliforniyum maddesi, 98 atom numarasına ve Cf sembolüne sahip radyoaktif metalik bir kimyasal elementtir. 1950 yılının Şubat ayında ilk kez Kaliforniya Üniversitesi’ndeki laboratuvarda küriyumun alfa parçacıkları (helyum iyonları) ile bombardıman edilmesiyle üretilmiştir.
KRİSTAL YAPIDA BULUNUYOR
Normal basınç altında biri 900 °C’nin üstünde ve diğeri 900 °C’nin altında olmak üzere iki farklı kristal yapıda bulunan Kaliforniyum maddesi, oda sıcaklığında hava ile temas ettiğinde yavaşça matlaşmaktadır.
Kaliforniyum maddesi periyodik tabloda aktinitler serisinde bulunur.
Doğal şekilde elde edilemeyen bu madde çeşitli nükleosentezlerin meydana gelmesi nedeniyle uranyum cevherlerinde birkaç dakikalığına da olsa varlığını sürdürür.
KALİFORNİYUM NE İŞE YARAR?
Kaliforniyum, nükleer araştırmalarda fisyon parçacıkları kaynağı olarak kullanılmaktadır. Ayrıca nötron kaynağı olarak, petrol kuyularında nem ölçüm aygıtlarında, altın ya da gümüş araştırma çalışmalarında da kullanılan bir elementtir."
------------------------
Mustafa Akgören köte ekonomik durumu iyi özetlemiş!
"Yönetim olarak çalışmaya devam ediyoruz. Eskişehirspor’un geleceğine yatırım yapmaya devam ediyoruz. Sizlere verebileceğim bir müjde yok. Eskişehirspor’un öyle bir borcu var ki tek başına altından kimse kalkamaz. Siyasilerin, seçilmişlerin, atanmışlarının, odalarının, sanayicilerin, sivil toplum örgütlerinin bir araya gelerek altından kalkabileceği bir borumuz var.
Biz göreve geldiğimizde Euro kuru 6 lira 30 kuruştu. Bugün 10 liranın üzerine çıkmış durumda. Bu konuda biz ne yapalım. Biz istediğimiz kadar uğraşalım, para bulalım döviz artışı borcumuzun azalmasını sağlamıyor. Herkes bıkmış. İnsanlar yaşam derdine düşmüş. İnsanların öncelik sıralaması doğal olarak farklı. Bu ekonomik ortamda herkes yaşamsal faaliyetlerini devam ettiriyor. Gitmediğimiz, çalmadığımız makam, kapı kalmadı. Bir türlü sonuca ulaşamıyoruz.
Büyük bir borç batağı altında yaşam mücadelesi veriyoruz. Herkes transfer yasağını kaldırılmasını istiyor ama bu çok zor. Dükkanı kapatma ihtimalimiz dahi var."
Eskişehirspor Kulübü Başkanı Mustafa Akgören, çok fazla konuşmayan bir başkan. Konuştuğu zaman da olan neyse onu söylemeyi başarıyor. Eskişehirspor'un ekonomik olarak durumu iyi değil. Daha kötüsü ise Eskişehirspor'a yardım etmemek için imkanı olanların elinde bugün geçmişe göre çok daha fazla bahane bulunuyor. En önemli bahane de pandemi. Bu dönemde çok iyi para kazananlar bile öldük-bittik edebiyatı yapıyor. Böyle bir durumda Eskişehirspor yönetiminin gittiği herhangi bir kapıdan memnun ayrılma ihtimali bize göre de pek yok!
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!