Eskişehir'de Barlar Sokağının üç katından daha fazla içkili yerler mevcutken Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt ve CHP'li Meclis üyeleri Barlar Sokağının 1,5 katı kadar daha (92 yer) bir içkili yerler ruhsatı verdi.
Belediyenin bu girişimine başta Odunpazarlılar olmak üzere Eskişehir halkı sert tepki gösterdi. Sadece içkili yer açmak isteyenlerin hakkını vermeye dikkat eden Kazım Kurt, bu kadar geniş bir kesim tarafından istenilmeyen içkili yerler kararını iptal etmek yerine mahkeme kararını beklemeye başladı. Tek umudu da mahkemenin yapılan itirazları reddedip çıkardıkları Meclis kararının devamını sağlaması, yani içkili yerlerin açılmasının önünde herhangi bir engel kalmaması!
İÇKİLİ YER AÇMAK İSTEYEN HAKKINI ARAYAN VATANDAŞ, DİĞERLERİ AKP'Lİ SEÇMEN!
Kendine oldukça yakın bir televizyon kanalına çıkan Kazım Kurt, elbette halkın karşısına geçtiği zaman "Ben içkili yer açılırsa çok güzel olur diyenlerden değilim!" diyecekti ve dedi. Ancak aldıkları kararı savunmak için de hiç olmadık, hiç alakası olmayan konuları cevap olarak vermeye kalkıştı.
Şunu fark ettik ki bir kişi içkili yer açmak isterse o kişi Kazım Kurt açısından "hakkını kullanmak isteyen vatandaş" ancak içkili yerlere karşı çıkanlar aynı kapsamda vatandaş değil, onlar AKP'li ve siyasi maksatlarla eylem yapanlar!
Neymiş; AK Partililer içinde de içki içenler varmış!
İÇKİLİ YERLER KARARINA KARŞI ÇIKANLARIN İÇİNDE İÇKİ İÇEN ÇOK KARDEŞİMİZ VAR!
Kazım Kurt meclis üyeleri ile rant uğruna aldıkları ve hayat bulduğu takdirde Eskişehir'de huzuru iyice kaçıracak olan yeni içkili yerler, yeni Barlar Sokaklarını savunmak için meseleyi nasıl çarpıtacağını şaşırdı. İçki içen Eskişehirlilerin çok büyük bir bölümü de bu içkili mekanların açılmasına karşı. Zira gördük ki Barlar Sokağı gibi yerler oluşturulduğu takdirde bu içkinin şehir geneline yayılmasına, daha başka yerlerde de huzurun bozulmasına engel olmuyormuş. Böyle yerler şehirde ölümlü, yaralamalı asayiş olaylarının, taciz olaylarının ve çevredeki binaların önlerine, yanlarına tuvalet yapılmasının yaygınlaşmasından, özetle huzur kaçırmaktan başka bir işe yaramıyormuş!
Adamın kendi başına içki içmesi ile yüzlerce, binlerce insanın içkili mekanlarda buluşması aynı kapıya mı çıkıyor? Çıkmadığını da en iyi bu içkili yerler için Meclis üyeleri ile birlikte karara el kaldıran Kazım Kurt biliyor. Ben Kazım Kurt'un "İçkili yer açılırsa çok güzel olur diyenlerden değilim!" sözünde de samimi olduğuna inanmıyorum. Samimi olsa içkili yerler açmak için ruhsat isteyen herkese bir mekan tahsis etmek için uğraştığı kadar, bu tür yerlere karşı çıkan Eskişehirlilere, Odunpazarlılar da hak vermek isterdi!
İçkili yerler kararına, içki içtiğini bildiğimiz o kadar çok insan karşı çıkıyor ki Kazım Kurt ve kendisi gibi düşünenler bunu görmekten özenle kaçınıyorlar. Bu gerçeği, hakikati görmemek için gözlerini kapatıyor topu mahkemeye atıyorlar!
Kendi kararları tartışılıyor ama yarın yargı kendi lehlerinde karar verirse "Yargı kararıdır, uygulamamız lazım, tartışılmaz!" diyecektir. "Tamam biz Meclis'ten karar çıkarmıştık ama mahkeme de bu kararı onadı kardeşim, ben ne yapayım!" diyecektir.
NE YANİ BAKKALDAN İÇKİ ALAMAYANLAR GİDİP İÇKİLİ MEKANLARDA MI İÇECEK?
İçkili yerler kararını savunmak için kendilerine destek olan vatandaşlar da varmış. Olabilir. Çok az da olsa bu şehirde içkili yerlerin açılmasına destek olan vatandaşlarımız da var. Ama zaten haddinden fazla içkili yere sahip bir şehirde daha başka alanlarda da Barlar Sokağı oluşturmaya çalışmanın, şehrin başına bela olacak yeni yerler ortaya çıkarmanın bir mantığı yok. İçkili yerler kararını destekleyen vatandaşlardan birisi güya mektup yazmış Kurt'a ve sahte içkiden ölenlerden ve alkoldeki yüksek vergiden bahsedip "Tepebaşı'ndaki alkollü mekanlar ilçe için önemli bir para döngüsü ve istihdam yaratıyor. Umarım bu Odunpazarı'na da nasip olur!" demiş.
Dedik ya aldıkları yanlış kararı nasıl savunacaklarını şaşırdılar. İçkili mekanlarda alkol, kendi fiyatının kat kat üstünde satılıyor. Parası olmadığı için normal içki yerine kaçak içki alan kişi zaten o mekanlara gidip alkol tüketemez! O mekanlara gidecek parası olsa zaten kaçak içkiye meyletmez!
Kazım Kurt ayrıca Turizm Bakanlığı tarafından içki ruhsatı verilen bazı mekanları (özellikle de otelleri) örnek gösterip Kayıhan Sokakta içkili yerler aleyhine eylem yapanların bakanlığın ruhsat verdiği yerler için de protestoda bulunmasını istedi!
BAKANLIĞIN İÇKİ RUHSATI VERDİĞİ YERLERDE KİMSE RAHATSIZ EDİLİYOR MU?
Allah aşkına hangi vatandaşımız bakanlık tarafından ruhsat verilen yerlerde (ki genelde belli bir seviye üstündeki oteller, konaklama tesisleri) içki içildiğini gördü, görebildi bugüne kadar? Eğer o mekanlara kalmak için gittilerse isteyen kişilerin arzu ettikleri takdirde orada alkol de bulup kullanabildiğini, ancak bunun haricinde dışarıdan müşteri kabul edilmediğini, sadece otele kalmaya gelen kişilerden arzu edenlerin istedikleri takdirde alkol kullanabildiğini, alkol kullandıktan sonra başka bir yere gitmediğini, gitmek zorunda kalmadığını görmüş, anlamıştır. Böyle mekanlarda kalmaya gelen kişiler en fazla restoranda yemeklerinin yanında içkilerini yudumlarlar, daha sonra da odalarını çıkarlar. Hadi sarhoş olsalar en fazla otel müşterilerinden belki birkaçını rahatsız ederler. Şehirde yaşayan insanlara hemen hiçbir olumsuz yansımaları olmaz!
KARARI İPTAL ETMEK VARKEN SORUMLULUĞU YARGININ ÜZERİNE YIKIYORLAR!
Tüm bu örnekler açıkça gösteriyor ki Kazım Kurt, meclis üyesi arkadaşları ile birlikte el kaldırıp kabul ettikleri yanlış içkili yerler kararını savunmak için anlamsız, gereksiz ve hatta komik argümanlar bulmak zorunda hissetmişler ve hissediyorlar kendilerini.
Aslında yapacakları basit bir şeydi: Meclisi toplayıp daha önce alınan kararın halk nezdinde kabul görmediğini, hata edildiğinin anlaşıldığını söyleyip kararı iptal etmek. O zaman büyük puan kazanırdı ama o şansını da kaybetti. Şimdi tüm umudu mahkemenin aldıkları kararı onaması!
![]() |
![]() |
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!