Bu ülkenin ve insanlarımızın en bariz vasfı ne diye sorsalar iki yüzlülüğümüz deriz.
Zira hemen hemen hiç kimse göründüğü gibi değil.
Her ne kadar Mevlana'ya ait olduğu kaydedilen "Ya olduğun gibi görün ya göründüğün gibi ol" sözünü hemen hepimiz her fırsatta paylaşsa da genelde ahlakımız birçoğumuz için ağızdan öteye geçmiyor!
Ülkemizde son zamanlarda çok garip ve sanki sistematik bir havada gerçekleşen ahlaksızlıklar sergileniyor.
İlk zamanlarda bu ülkeye sığınmış ya da göçmen olarak gelmiş daha ziyade Suriyeli, Afgan ya da Paki (Pakistanlı) kişilerin selfieleri ile kadınlarımızı rahatsız ettiklerine yönelik videolar patladı. Sanki bu insanlar ülkemizde yaşamaktan sıkılmışlar da ülkelerine gönderilmek isteniyorlarmış, bunun için de böyle bir yol ve yöntem bulmuşlar gibi garip bir şekilde peş peşe videoları çıktı, ortam bu yüzden gerildi.
Şimdi ise iş başka bir boyuta evrildi. Artık ahlaksızlığın sınırlarını zorlamaya başladık. İstanbul başta olmak üzere ülkenin farklı yerlerinde bazı kadınları çırılçıplak soyunup halka açık yerlerde yürüdüklerine, hatta kimilerinin halka açık alanlarda çırılçıplak soyunun cinsel ilişkiye girdiklerine şahit oluyoruz. (Bazıları bu hadiseleri de yabancıların üzerine atarak toplumsal gidişatımızı gözden kaçırmaya çalışıyor. Yapanların bizden birileri olduğunun anlaşılması üzerine hakaret ediyorlar. Onlar ahlaksızlığın yapılmasına karşı değiller yani bazı milliyetlere, inançlara karşılar gerçekte sadece...)
AÇIKTAN YAPILAN BU AHLAKSIZLARI BAZILARI SADECE KINAR GİBİ YAPIYOR...
Yaşanan bu hadiseler toplumun geneli tarafından kınanıyor gibi yapılıyor. Ancak biz de biliyoruz ki bir kısım sözle kınasa da olup bitenleri yaşananlardan büyük bir memnuniyet duyuyorlar. Zira aynı kesimlerin ahlaksızlığın yaygınlaşması için her türlü imkanı kullandıklarını, her türlü teşviği yaptıklarına ve ahlaksızlığın önüne geçmek isteyenler üzerinde her türlü baskıyı kurduklarına şahit oluyoruz.
Eskişehir'de özel bir alan çevrilip, içerisine 10-15 bin kızlı erkekli genci akşam saatlerinde çadırlarda güya misafir edenler, hem de günlerce, bunu sözde sanat, festival, sanatçı gibi kılıflar içinde yapınca garip bir şekilde bu şehrin insanları bu etkinliği alkışlıyorlar. Halbuki daha önce yapıldığı zaman içeride yaşanan alkolden uyuşturucuya kadar her türlü rezilliğin fotoğrafları dışarı sızmış ve biz de o fotoğrafların bir kısmını görmüştük. Kimse kusura bakmasın ama orada olup bitenlerin şu günlerde orada burada yaşanan rezilliklerden pek fazla farkı yok. Tek farkı etrafının çevrilmiş olması.
GENÇLERİ BÖYLE AHLAKSIZ YOLLARA İTEN ORGANİZASYONLARI DESTEKLİYORSUNUZ AMA!
Zaten aklı başında bir insan o kadar gence çadırlarda alkolün serbestçe verilmesinin, içeriye devlete ait güvenlik güçlerinin alınmamasının, denetimden kaçınılmasının başka bir şeye neden olamayacağını bilir. Ancak biz de biliyoruz ki bu şehirde de, aynen ülke genelinde olduğu gibi, belli kesimler bu tür organizasyonları esas olarak gençleri başta alkol ve uyuşturucu olmak üzere her şekilde baştan çıkarmak için kullanıyorlar. Sonra bu şekilde bir hayatın kendisine tatlı gelmesi üzerine genç sürekli olarak benzer arayaşıların içine giriyor, peşine düşüyor. Gençlerimizi bu tür tuzaklara düşürmek isteyenler ne yaptıklarını çok iyi biliyorlar. Onların işleri bu, artık profesyonelleşmişler. Hem para kazanıyorlar hem de gençlerimizi zehirleyip ahlaklarını ifsad ediyorlar!
Tüm bunları yaparken de ağızlarından sanatı, festivali, özgürlüğü düşürmüyorlar. Bu tuzakları engellemek isteyen Eskişehir Valisi Erol Ayyıldız gibi yöneticileri de "yasakçı" ilan ediyor, tarikatçı yapıyorlar. Bu kötülüklerine engel olmak isteyenlere akla hayale gelmedik hakaretler yağdırıyorlar.
BU AHLAKSIZLIKLARDAN KURTULMAK İSTİYORSANIZ SAMİMİ OLACAKSINIZ!
Evet bu ülkede böyle bir zihniyet var. Bu malum zihniyetin siyasal kolları da var ama esas itibariyle sözde sanat adı altında tüm bu yöndeki faaliyetlerini rahat rahat yaptıklarını, icra ettiklerini yıllardan beri izliyoruz. Ahlaksızlığı, çıplaklığı yaymak gibi bir görevleri olduğunu düşünüyoruz. Zira sanattan, kültürden anladıkları bu. Kendilerini dokunulmaz, eleştirilemez olarak görüyorlar. Kendilerini eleştirenlerle irtibatı kesiyor ya da o kişileri karalıyorlar, linç ediyorlar.
Bu şehrin ve bu ülkenin insanları son günlerde açık alanlarda yaşanan rezaletlerden samimi olarak şikayetçiyse, bu gidişattan samimi olarak endişeliyse işte o zaman Eskişehir'de festival adı altında yapılmak istenilen ve başka yerlerde yaşananların farklı bir versiyonun sahnelendiği organizasyonlara karşı duruş sergileyecekler. Hem ahlaksızlığa sözde sanata ve kültüre destek veriyoruz diye destek olacaksınız sonra da yaşananlardan dolayı üzülür, hatta yüzünüz kızarırmış gibi yapacaksınız. Sevsinler sizin ikiyüzlülüğünüzü. Aklı başında hiç kimse sizlerin bu ikiyüzlü tavırlarınıza kanmıyor, hiç kimse bunları yutmuyor.
GÖRÜNÜRDE AHLAKLI OLMAK İSTERMİŞ GİBİ YAPIYORLAR AMA AHLAKSIZLIĞI TEŞVİK EDİYORLAR
Eğer gerçekten son günlerde yaşanan hadiselerden dolayı şikayetçiyseniz, endişeliyseniz, yüzünüz kızarıyorsa, olmasını istemiyorsanız o zaman tüm bunların olmasına en başından engel olmaya çalışan yöneticilere sahip çıkacaksınız. Siz hem yöneticiler bu tür şeyleri en başından engellemeye çalışırken onları yerden yere vuruyor, yasakçı ilan ediyorsunuz hem de böyle hadiseler olunca "Nerede bu devlet?" diye şikayetçi oluyorsunuz.
Allah aşkına bir karar verin: Ne istiyorsunuz?
Gerçekten ahlaklı bir toplum mu istediğiniz, yoksa son günlerde kendini açık eden, orada burada yaşanan fecaatlarla kendini sergileyen ahlak seviyesi yerlerde sürünen bir toplum mu?
Bakın şu günlerde gösterdiğiniz tavırlarınızla ikincisini tercih eder görünüyorsunuz. Öyle olmadığı halde, yani ahlaklı bir toplum arzu ettiği halde ahlaksızlığa giden organizasyonları bir şekilde destekliyorsanız, kusura bakmayın, ya cahilsiniz neyin ne olduğunu bilmiyorsunuz ya da iki yüzlü!
HER İNSAN YANLIŞ YAPABİLİR AMA AHLAKI İFSAD EDEN ORGANİZASYONLARA MÜSAMAHALI OLAMAYIZ!
Bakın insanlar günaha girebilir, kusur işleyebilir, hata edebilir. Bunların hepsinin insana has zayıflıklar olduğunu ve makul görülebileceğini biliyoruz. Ancak kim ki asıl olarak bazı kötü alışkanlıkları ve ahlaksızlıkları yaymak üzere yaşıyorsa, kim ki toplumu bu şekilde ifsad ediyorsa, kim ki ahlaksızlığı sıradanlaştırıyor, sıradan bir hadise haline getiriyorsa, kim ki ahlaksızlığı ortalık yerde rahatça yapıyor ve yapılmasını bu tür örneklerle teşvik ediyorsa işte biz bunların tamamının karşısındayız!
Toplum olarak bir yandan bu tür ahlaksızlığa giden ne kadar yol varsa hepsini açıyor sonra da ortaya çıkan durumlardan şikayetçi oluyoruz. Ortaya çıkan durumlardan bazıları görünürde şikayetçi, yoksa zaten onlar da böyle sonuçlar elde etmek için faaliyet yürütüyorlar, toplumsal ahlakın ifsad edilmesinden, bozulmasından büyük bir memnuniyet duyuyorlar.
EĞER BU KAFADA GİDERSENİZ YAKINDA SİZİN ÇOCUKLARINIZ GÖRÜNTÜLERİ DE DÜŞER!
Diğer yandan eğer bu toplum ortaya çıkan ahlaksızlıklardan gerçekten şikayetçiyse, rahatsızsa o zaman bu tür ahlaksızlıklara götüren organizasyonları yasaklayan yöneticilere de sahip çıkacaksınız. Eğer sadece sözde, görünürde ahlaklı olur ama toplumu ahlaksızlığa götüren her türlü melaneti sanat, festival, özgürlük adı altında topluma enjekte etmeye çalışırsanız, çalışanları desteklerseniz çok yakında sizin çocuklarınızın da öyle rezil görüntüleri sosyal medyaya düşebilir!
Biz henüz gidilen yanlış yoldan dönülmek için fırsat varken uyaralım da sizler ne yaparsanız yapın.
Ancak bu ikiyüzlülerle aynı toplum içinde yaşadığımız için, kendi çocuklarımızın geleceği adına kendilerinden ve destekledikleri ahlaksız organizasyonlardan son derece rahatsız olduğumuzu ifade etmek isteriz.
Bu gidişle kimi insanlara "Tamam ahlaksızlık yapın ama hiç değilse ortalık yerde yapmayın!" diye yalvaracak insanlar. Ona doğru gidiyoruz. Sonra bu ahlaksızlıkları da sıradanlaştırıp normalleştirecekler ve daha ileri seviyede ahlaksızlık aşamalarına geçecekler.
Olmaz demeyin, şu son günlerde yaşanan rezilliklerin olacağını 10 sene öyle söyleseydik hanginiz inanırdınız?
Bu arada, toplumsal ahlak seviyemizin son günlerde ortaya çıkandan çok daha aşağılarda olduğunun da altını çizelim de belki önümüzdeki günlerde o boyutla da karşılaşınca şaşırırmış gibi yapmasın bazıları!
![]() |
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!