Eskişehir'deki CHP'liler, Eskişehir Sanayi Odası (ESO) Başkanı Celalettin Kesikbaş'ın "köhnemiş zihniyet" tweet'inden sonra, daha birkaç yıl önce Büyükşehir Belediye Meclisinde el kaldırıp onay verdikleri URAYSİM'in (Ulusal Raylı Sistemler Test ve Araştırma Merkezi Projesi) durdurulması için harekete geçtiler. Hemde projenin yüzde 70'den fazlası tamamlanmışken. Eskişehir halkını arkalarına almak, kamuoyunu yanıltmak için de Alpu'daki tarım arazilerinin üzerine kurulduğunu ileri sürüyorlar.
Ancak, sürekli olarak dile getirdiğimiz gibi, kendileri daha başka yerlerde tarım arazileri üzerine konut ve ticari alan kurulması için izin verdikçe veriyorlar!
Eskişehir'de Vişnelik Mahallesi'nden başlayan ve Kızılyer Mevkii olarak bilinen alanda bugüne kadar 4 bin 200 kadar dönüm tarım arazisi, iddia sahibine göre, kanunlara aykırı bir şekilde imara açıldı ve kimse de buna ses çıkarmadı.
Eskişehir'de belediyelerin konut ve ticaret alanına dönüştürdüğü kimi alanlar var ki kayıtlarda "büyük ova" diye geçiyor. Bu alanları konut ve ticaret alanı olarak açanlar da CHP'li belediyeler. Aynı belediyeler Alpu'da benzer dönüşümlere karşı çıkıyorlar! Ortada bir garip durum var...
MAHMUDİYE MERKEZE 2 KİLOMETRE MESAFEDE, SEYDİ ÇAYI KENARINDAKİ PROJE
Neyse bugün size oldukça ilginç bir başka örnek vereceğiz. Yine bir CHP'li belediyenin bulunduğu bir ilçemizden bu örnek. Alpu değil, Mahmudiye'den örneK vereceğiz.
Mahmudiye ile Alpu coğrafi olarak birbirine bir hayli benziyorlar. Yani ikisinde de ovalık alan baya çok.
Yazı ile birlikte size birkaç görsel de aktaracağız.
Yurt içinde ve yurt dışında gayr-i menkul işinde kendi adından hayli söz ettiren firmalardan birisi Eskişehir'in Mahmudiye ilçe merkezine sadece 2 kilometre mesafede, Seydi Çayı kenarında ve Eskişehir-Ankara Karayoluna 4 kilometre mesafedeki bir alandan önemli oranda arsa kapatıyor. Sonra da burada projesine başlıyor.
Projenin sunumuna bir göz attık. Konut ve ticari alanlar, sosyal donatılar ile birlikte etkileyici bir proje. Elbette dağlık bir alanda gerçekleştirilmiyor; bölgeyi bilenler ve projenin sunumunu izleyenler bu projenin ovalık bir alanda, tarım için rahatlıkla kullanılabilecek bir alanda gerçekleştirildiğini hemen anlayabilirler!
Biz burada bu projeyi gerçekleştiren firmanın ismini vermiyoruz. Proje ismini de saklı tutuyoruz. Zira bizim ne firmayla ne de proje ile bir alıp veremediğimiz var!
"ACABA UCUZA ARSA KAPATMAK İÇİN Mİ YAPIYORLAR?" DİYE DÜŞÜNMEDEN DE EDEMİYOR İNSAN!
Ancak Eskişehir'de garip bir "Alpu" algısı oluşturdular. Alpu'daki tarım arazilerine güya sahip çıkıyorlar. Ama tarım arazisine samimi olarak sahip çıkanlar bu arazilerin şehrin neresinde olduğuna bakmaksızın savunurlar, sahip çıkarlar değil mi? Yani bazı bölgelerde, bazı yerlerde tarım arazileri bizzat kendi elleriyle imara açarken bazı yerlerde karşı çıkıyorlarsa samimiyetleri sorgulanır, öyle değil mi?
Hatta kimi insanlar "Geçmişte yaptıkları gibi, acaba buradaki arsaları ucuza topluyorlar da bunun için mi sanki hiçbir şey yaptırmayacakmış havası veriyorlar. Yeteri kadar uygun fiyattan yeteri kadar arsa topladıktan sonra şehrin başka yerlerinde olduğu gibi burada da konut ve ticari alana dönüştürmede bir beis görmeyecekler ve yine yüzlerce kat kazanacaklar!" diye düşünmeden edemiyorlar.
Elbette kimi insanların böyle düşünmesine sebep çok. İşte biliyorsunuz tarım arazisi üzerine bizzat kaçak villa yapanlar da, Kızılyer'deki tarım arazilerini imara açıp üzerine binlerce konut ve iş yeri yapıp, buradan rant elde etmek isteyenler de kendileriydi.
Bu yüzden Mahmudiye'de ülkenin en büyük inşaat firmalarından biri tarafından hayata geçirilen proje ile ilgili olarak bazı sorular sormak istiyoruz bugün:
MAHMUDİYE'DEKİ BU PROJEYE İZNİ KİM, NEDEN VERDİ? NEDEN KİMSE İTİRAZ ETMEDİ?
Mahmudiye'de büyük bir inşaat firması tarafından gerçekleştirilen ve bizim isimlerini ve proje ismini kapatarak yazı ile birlikte sunduğumuz görsellerdeki projeye kim izin verdi?
Bu projenin gerçekleştirildiği yer ova değil mi, tarım arazisi üzerine yapılmıyor mu?
Eğer öyleyse, böyle bir projenin böyle bir yerde yapılmasına kim, neden izin verdi ve şu ana kadar kimse ses çıkarmadı?
Bursa Yolu'nun sağında solunda büyük ovada olup da konut ve ticaret alanına dönüştürülen binlerce dönüm tarım arazisine onay verenler mi burada da bu projeye onay verdi?
AYNI ÖZELLİKLERDE BAŞKA BİR YERE SAHİP ÇIKILMIYORSA ORADA KESİN BİR İŞ VARDIR!
Eskişehir'de birçok yerde tarım arazileri CHP'li belediyeler tarafından konut ve ticaret alanına dönüştürülürken, Mahmudiye'de gerçekleştirilen bu projeye neden kimse sesini çıkarmıyor, çıkarmadı?
Biz ille de ses çıkarsınlar demiyoruz. Bu iki yüzlülük, bu samimiyetsiz neden? Bir yerde tarım arazisine konut ve ticaret alanları kurulmasına müsaade edilirken bir başka yerde neden edilmiyor? Bunun sebebi, daha sonra konut ve ticaret alanı olarak dönüştürülecek tarım arazilerinin kendileri tarafından henüz yeteri kadar kapatılmamış olması mıdır?
Bugün Mahmudiye'deki bu proje ile ilgili olarak konuya bir giriş yapmış olalım!
![]() |
![]() |
![]() |
Önceki akşam Büyükşehir Belediye Meclisi toplantısı vardı. Büyükşehir Belediye Meclisi Başkanı Yılmaz Büyükerşen, bu toplantıya katıldı. Kendisi bizzat katılınca ve AK Partili Meclis üyeleri gündemdeki bazı konuları Meclise taşıyınca, kendileri de bazı konularda açıklama yapma gereği duydular ve sanırım bu durum kendilerini biraz gerdi.
Çevre Yolu kenarında bulunan ve "Eski Garaj" olarak bilinen alanda yapılan çalışmayı "Milli Serveti kurtardık" diye tanımlayan Başkan Büyükerşen, buraya 8 milyon lira harcama yaptıklarını beyan etmiş. Ancak aynı beyanatına bakarsanız 8 milyon lira masraf yaptıkları bu yeri Alpu Yoluna yenisini yaptıkları için kendileri çürümeye terk etmiş! Madem milli servetti neden bu zamana kadar atıl halde bıraktınız ki o zaman?
Her neyse, başkanın bazı kırmızı noktaları var. Örneğin Alpu'da yüzde 70 oranında tamamlanmış URAYSİM Projesi, bu kapsamda tabi ESO Başkanı Celalettin Kesikbaş! Sonrasında ise Tepebaşı Belediyesinin ceza kesmek zorunda kaldığı kaçak villa meselesi!
Anladığımız kadarıyla Başkan Eskişehir halkının kendilerinin yaptıkları hemen her şeye sahip çıkacağını ya da yanlış yaptıkları şeylere karşı sessiz kalacağını düşünüyor. Bu konuda haklı da!
Başkan AK Partili Murat Özcan'ın konu başlıklarını sunup bilgi istemesinden sonra sinirlenmesi anormal bir durum değil. Her bir konu başlı başına masaya yatırılması gerekecek kadar önemli.
BU TAVRI VE SÖZLERİ ÇOK YANLIŞ!
Ancak başkanın şu sözleri biraz tehditkar geldi. Size de öyle gelmedi mi?
"Ama bunu bizim Alpu Ovası dahil, tarım arazilerinde spekülasyon yaparak, kendilerine yeni bir sanayi odası kurma amacında olanların ve kendilerine ayrı bir sanayi bölgesi kurmak isteyenlerin beyanları var, görüyorum gazetelerde. Alpu arazisine kaçak villa bile yapılır, ama şey verilmez diye... Onunla hesaplaşacağız daha sonra, o arkadaşımızla... O da ayrı... Ben sesimi çıkarmam herkesle iyi geçinmeye gayret ederim ama bir noktaya gelirim, kırmızı noktayı vurdu mu... Onunla da ayrıca hesaplaşacağız görüşeceğiz!"
Başkan Büyükerşen'in "ayrıca hesaplaşacağız" dediği bu kişi kim doğrusu merak ettik. Umarız bu konuda kamuoyunu aydınlatıcı bir açıklamada bulunurlar. Yalnız Büyükşehir Belediye Başkanı olarak böyle ifadeler kullanmasını doğru bulmuyoruz. Bu tehditvari dili kimse kullanmamalı ama Büyükşehir Belediye Başkanı olarak kendileri hiç kullanmamalı. Aksi takdirde kendilerine göre sıkıntılı görülen kişilerden birinin başına kötü bir şey gelir sonra kendisinden bilinir. Bu yüzden bunlara hiç gerek yok. Kendileri Büyükşehir Belediye Başkanı ve bu şehirde gerçekleştirilen yanlışlardan, yapılamayanlardan, eksik kalanlardan dolayı sorgulanacak. Bundan daha doğal bir şey yok. Kendileri de neyse onu aktaracaklar, kamuoyunu aydınlatacaklar, her şeye rağmen öfkelenmeyecek ve tabi tehditkar konuşmayacaklar!
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!