ABD ve İngiltere neredeyse 20 gündür Rusya'nın Ukrayna'yı işgale hazır olduğunu söylüyordu. Rusya ise ikide bir açıklama yapıp "Ukrayna'yı işgali kesinlikle düşünmüyoruz. Ukrayna'ya saldırmak gibi bir düşüncemiz yok. Bu sözler Avrupa ve ABD'nin bir kışkırtması!" diyordu.
Demek ki kimin ne söylediğine değil ne yaptığına bakacaksınız. Genel itibariyle ABD ne diyorsa Rusya bir süre sonra ABD'nin dediklerini yaptı. Ukrayna ise yapayalnız bırakıldı!
Anadolumuzun birçok yerinde kötü bir huy vardır: ABD'nin Ukrayna'ya yaptığı gibi, herhangi birini, gücünü yetiremeyeceği birine karşı kışkırtırlar. İyice gaz verdikleri kişi, kavga ettirmek istedikleri kişiye bilenir. Öyle bir bilenir ki o kişi ile arasındaki güç farkını, bunun kendisine muhtemel zararlarını hesap etmeyi unutur, aklının ucundan bile geçirmez. Nihayet yapılan onca kışkırtmadan sonra hedefindeki kişiye saldırır ve bir güzel dayak yer; kendisini kavga ettirmek için kışkırtanlar da kıs kıs güler bir kenardan!
RUSYA'NIN DOĞAL GAZINA MUHTAÇ OLANLAR UKRAYNA'YA BOL BOL GAZ VERDİLER!
Ukrayna'nın başına da hemen hemen aynısı geldi. Özellikle ABD ve AB ülkeleri Ukrayna'yı gazladılar. Ukrayna, tüm bu ülkelerin kendilerini NATO'ya alacaklarını sanıyordu. Ancak Rus işgali başlar başlamaz satış da geldi; bu ülkelerin tamamı olup biteni seyretmekten başka bir şey yapmaz oldular. ABD, ülkede faaliyette olan 4 Rus bankasına ait 1 trilyon ABD Dolarına el koyduğunu (dondurduğunu) duyurdu. Benzer şekilde İngiltere ve AB ülkeleri de Ruslara zarar verebileceklerini düşündükleri kararlar aldılar. Ancak petrol ve doğalgaz fiyatları bu şekilde yüksek kalmaya devam ederse Rusya bu yaptırımlardan hemen hemen hiç etkilenmeyecektir. Daha önce yaptıkları gibi Suudi Arabistan'ın üretimini yüksek miktarda artırıp petrol fiyatlarını düşürmek Rusya'ya zarar vermek açısından daha kolay ancak bu sefer de bu avantajdan Çin yararlanıyor!
AVRUPA VE TÜRKİYE RUSYA'YA DOĞAL GAZDA ÖNEMLİ ÖLÇÜDE BAĞIMLI
Şunu hemen ifade etmek lazım: Avrupa ülkeleri ve Türkiye'nin doğalgaz da Rusya'ya önemli derecede bağımlılığı bulunuyor.
Gazprom Export LLC, 2020 yılında Avrupa ülkelerine toplam 174,9 milyar metreküp gaz tedarik etti. Şirketin Rusya'dan yaptığı ihracatın yaklaşık yüzde 78'ini Batı Avrupa ülkeleri ve Türkiye, yüzde 22'sini ise Orta Avrupa ülkeleri oluşturdu.
2013 yılında Estonya, Finlandiya, Litvanya, Letonya, Slovakya tamamen Rus doğal gazı kullanıyordu. Bu oran aynı yıl Bulgaristan'da yüzde 97, Macaristan'da yüzde 83, Slovenya'da yüzde 72, Yunanistan'da yüzde 66, Çek Cumhuriyeti'nde yüzde 63, Avusturya'da yüzde 62, Polanya'da yüzde 57, Almanya'da yüzde 46, İtalya'da yüzde 34, Fransa'da yüzde 18, Hollanda'da yüzde 5 ve Belçika'da yüzde 1,1 oranındaydı. Verilere bakıldığında Avrupa'nın Rusya'ya enerjide önemli oranda bağımlı olduğu ortaya çıkıyor.
TÜRKİYE'NİN DOĞAL GAZDA ALTERNATİFLERİ VAR AMA AVRUPA'NIN ŞİMDİLİK YOK!
Türkiye de Rusya'dan önemli oranda doğal gaz alan bir ülke. 1997 yılında yapılan anlaşma ile Mavi Akım üzerinden yıllık 16 milyar metreküplük bir anlaşma yapılmıştı ve anlaşma 28 yıllıktı. Bu anlaşma 2025 yılında sona erecek. 1998 yılında 23 yıllığına yapılan anlaşma ile de 'Batı Hattı'ndan yıllık 4 milyar metreküp doğal gaz alımı yapılıyordu. Bu anlaşma geçen yılın sonunda sona erdi. Anlaşmanın uzatılması için Erdoğan ile Putin görüşmelerde bulundu ancak yeni yıla bu konuda anlaşma sağlanamadı. Geçtiğimiz günlerde yaşanan ve İran kaynaklı olduğu söylenilen doğal gaz sıkıntısının esas olarak bu nedenden kaynaklandığını düşünmekteyiz. Zira Putin gazı olabildiğince yüksek fiyattan satmakta ısrar etti ve bu da anlaşmayı geciktirdi.
Türkiye Rusya haricinde İran ve Azerbaycan'dan önemli miktarlarda doğal gaz ithal ediyor. Azerbaycan ile halihazırda 2024 yılına kadar yıllık 11 milyar metreküp doğal gaz alımını sağlayan bir anlaşma mevcut. İran ile 1996 yılında imzalanan ve 30 yıl geçerli, yıllık 9,6 milyar metreküp doğal gaz alımını teminat altına alan bir anlaşma söz konusu. Türkiye başta Cezayir olmak üzere Katar ve Nijerya gibi ülkelerden LNG (Sıvılaştırılmış doğal gaz) ithalatı yapıyor. Türkiye birkaç gün içinde 8 LNG kargosu bekliyor.
Buraya kadar yazdıklarımızdan anlaşılacağı üzere Rusya başta Avrupa ve Türkiye açısından önemli bir doğal gaz, genel anlamda enerji kaynağı. Bu durum tüm bu ülkelerin Rusya'ya karşı net bir tavır göstermesini engelliyor. Ancak bu ülkeler arasında Rusya'ya bağımlılığı en az olan ülke Türkiye. Türkiye daha başka kaynaklardan doğal gaz ihtiyacını karşılayabilecek bir konumda bulunurken Avrupa'nın öyle bir konuma erişebilmesi için Türkiye üzerinden geçecek doğal gaz boru hatlarına ihtiyacı var! Dahası bu durum Doğu Akdeniz'de doğalgaz üretiminin bir an önce gerçekleştirilmesi için çalışmalara başlanmasını tetikleyebilir!
RUSYA'NIN UKRAYNA'YI İŞGALİ FAZLA UZUN SÜRMEYECEK GİBİ GÖRÜNÜYOR
Çünkü ABD, İngiltere ve Avrupa ülkelerinin Rusya'yı çökertmek, en azından büyümesini engellemek için Rusya'dan alışverişi kesmeleri gerekiyor. Bu ne kadar gerçekleştirilebilir ve ne zaman gerçekleştirilebilir belli değil. Bu durum Rusya'nın eline güçlendiriyor ve Ukrayna'yı işgal etmesine karşın yaptırım edebiyatı haricinde bir tepki görmemesinin en önemli sebeplerinden birini oluşturuyor. Özellikle petrol ve doğal gaz fiyatlarının yükselmesi ile büyük kazançlar sağlayan Rusya, buradan elde ettiği gelirlerle hem ekonomisini geliştirdi hem de ordusunu her anlamda güçlendirdi. Nükleer gücü de bulunan Rusya hiçbir anlamda kolay bir lokma değil!
ABD başta olmak üzere AB ülkeleri ve İngiltere, Rusya (veya Çin) gibi bir güçle savaşmayı kolay kolay göze alamaz. Zira böyle bir güçle savaştıkları takdirde ağır kayıplar vereceklerini iyi bilirler. Bu ülkelerin hemen hepsi daha başkalarını savaştırıp, bu savaştan kazanmaya ve o savaşla Rusya'ya kaybettirmeye çalışırlar. Ukrayna ile Rusya çatışması ne kadar uzun ve kadar yıpratıcı olursa bu ülkeler açısından o kadar iyi. Ancak Rusya ile Ukrayna arasındaki, her bakımdan, güç dengesi bu savaşın çok uzun sürmeyeceğini ve Rusya'nın istediğini yakın zamanda alabileceğini gösteriyor. Dolayısı ile bu savaş sonunda muhtemelen Rusya topraklarını, etki alanını biraz daha genişletmiş olacak.
NATO'YA GÜVEN İYİDEN İYİYE SARSILDI
Tüm bunlardan daha önemlisi NATO'ya ve Avrupa ülkelerine güven önemli ölçüde zedelenmiş olacak. Rusya'nın en büyük kazanımı da bu olacak. Zira doğal kaynaklar bakımından oldukça zengin olan ve son zamanlarda elindeki kaynakların fiyatları rekor üstüne rekor kırdığı için büyük gelir elde eden bir ülke Rusya. Ekonomik yönden yeteri kadar güçlü olmasa askeri olarak ne kadar güçlü olursa olsun böyle bir işgale girişemezdi!
Rusya'nın, topraklarının bir bölümünde önemli oranda Rus yaşıyor olması ve o toprakları Osmanlı'dan zamanında Rus askerinin kurtarmış olması gibi sebeplerle Ukrayna'yı işgal etmesi ve bunun dolaylı olarak kabul görmesi ilerleyen yıllarda bölgedeki diğer Avrupa ülkelerinin işini zorlaştıracaktır diye düşünmekteyiz. Gerçi aynı mantıkla Türkiye hareket edecek olsa, bizim Avrupa'nın ve Rusya'nın ortasına kadar, Afrika'nın yine kuzeyindeki ülkelere kadar, Suudi Arabistan'a kadar birçok bölgeyi askeri güç kullanarak almamız gerekir!
SAVAŞ ZAMANLARINDA FAKİRLER SAVAŞIR ZENGİNLER SIVIŞIR
ABD, İngiltere ve AB ülkeleri samimi olarak bu işgale karşı çıkmadılar ya da Rusya'ya karşı kendilerini o kadar da güçlü hissetmediler. Türkiye'nin net tavır göstermesi güzel bir gelişme. Ukrayna'nın toprak bütünlüğüne sahip çıktık. Her iki ülkeyle de önemli ticari ilişkileri olan bir ülke için ikisinden birini seçmek kolay değil elbette. Ancak tüm bu gelişmelere rağmen Rusya ile ilişkilerimiz aynı şekilde devam edecektir diye düşünüyoruz. Türkiye'nin Rusya'ya ihtiyacı olduğu kadar Rusya'nın da Türkiye'ye ihtiyacı var.
Savaşlarda daha ziyade fakir halk daha da fakirleşir, zenginler daha zengin olurlar. Bir Ukraynalının dediği gibi "Fakirler savaşır, zenginler sıvışır" savaş zamanlarında "Barış zamanlarında ülke zaten yine zenginlerindir!"
Biz dünyanın neresinde olursa olsun savaşlara, özellikle çocuk ve kadınları mağdur etmesinden dolayı karşıyız. Bugüne kadar gerçekleşen savaşlarda bazı ülkeler kazanmış gibi görünse de insanlık kaybetti. O kadar çok masum öldürüldü, sakat kaldı, sürülüp vatansız bırakıldı, tecavüze uğradı ve acı çekti ki yaşanan tüm bu acıları anlatmanın imkanı yok.
Umuyoruz bu işgal en kısa sürede son bulur. Rusya ile ilişkilerimiz iyi diye yaptığı işgali de normal kabul edecek değiliz. Kimse kusura bakmasın!
![]() |
![]() |
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!