Eskişehir'de son günlerde en göze çarpan ve bize göre en gereksiz tartışmalardan birisi de "yalaka" tartışması.
Yalaka tartışmasını temelinde Odunazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt'un kendisine yakın bir televizyon kanalında kullandığı ifadeler var.
Kurt televizyon programında bir belediye başkanı olarak salgın ve ekonomi üzerine düşüncelerini açıkladı. Biz "Odunpazarı Belediye Başkanının ne işi olur ekonomik değerlendirmeyle?" babında düşünenlerden değiliz. O da belediye başkanı ve ekonomik her karar, yaşanan her süreç elbette onları da olumlu-olumsuz etkiliyor. Bu konular hakkında fikirlerini söylemesinde hiçbir beis yok.
KAZIM KURT NE DEMİŞTİ?
Kurt katıldığı televizyon programı esnasında salgının ilk zamanlarında açıklanan bir ekonomik paketten bahsederek yenilerini yeriyor. Şu ifadeleri kullanıyor:
"Ekonomi paketi açıklandı! Ticaretle sanayiyle ilgili odaların başkanları, manşet manşet bu paketi övdüler! Çok güzel, süper dediler! Başka türlüsü beklenemez, dediler. Ben dedim ki göreceğiz! Böyle kazanılmayan paranın vergisini ötelemekle paket yapılmaz. Burada paket falan yoktu. Ama iktidara yalakalık vardı. Aman benim üstüme gelmesin, iktidardan bir şey koparabilir miyim diye balıklama daldılar. Şimdi gerçekler ortaya çıkmaya başladı.
O paketten bir şey gelmedi. O paket yutturmacaydı. Şimdi ne olacak? Somut olarak o can suyu diye alınan kredilerin ödenme vakti geldi. Çaresizlik içerisinde ne yaparızı araştırıyorlar."
O EKONOMİK PAKET KAPSAMINDA ATILAN ADIMLAR OLMASAYDI BUGÜN KAOS YAŞIYOR OLURDUK!
Kazım Kurt bir belediye başkanı olarak nasıl muhalif olduğu iktidarın ekonomi paketlerini yerebiliyorsa daha başkaları da kendisinin bu konudaki yergilerini yerebilir.
Bir kere açıklanan ilk paketten bir şey çıkmadığı yönündeki sözleri doğru değil. Yutturmaca falan da yok ortada.
Zira eğer o günlerde açıklanan ilk paket kapsamında atılan adımlar atılmamış olsaydı emin olun bugün insanlarımız çaresizlik içinde inim inim inliyorlardı. Bu çaresizlik girdabı içinde kimbilir nasıl bir ortam meydana gelecekti. Belki de Kazım Kurt'un partisindeki birçok ismin arzu ettiği, olmasını can-ı gönülden temenni ettiği bir anarşi ortama meydana gelecekti.
6 AY ÖDEMESİZ 36 AY VADELİ VE GERÇEKTE NEGATİF FAİZLİ YARDIMIN NERESİ YUTTURMACA?
Yüz binlerce insana Halkbank üzerinden 6 ay ödemesiz, 36 ay vadeli kredi verildi. Bu kredinin faiz oranı o kadar düşük ki gerçekte yapılan negatif faizli kredi vermek, bir başka deyişle "Alın şu parayı kullanın, işinizi görün. İlerleyen zamanda bana peyderpey öderseniz!" demek. Şu an birçok esnaf işte o krediyi kullanıyor. O kredi ile bu zor günlerde ayakta duruyor. Bu ay ve önümüzdeki ay bu kredilerin ilk taksidi ödenecek. Bu şekilde kredi alanlar 5 bin liranın biraz üzerinde ilk taksit ödemesi yapacaklar.
Eğer tutumlu esnaf iseler büyük ihtimalle ilk ödemede sorun yaşamayacaklar. İkinci ödemeleri ise gelecek yılın Nisan-Mayıs aylarında olacak. O zamana kadar pandemi sürecinden büyük oranda çıkmış olacağımızı varsayarsak işlerin çok daha açıldığı, ekonomik toparlanmanın (başka bir olumsuz çıkmadığı takdirde) hızlandığı, dolayısı ile kazançların eski seviyelerine tekrar dönmeye başladığı bir dönem olacak. Kazım Kurt'un yutturmaca dediği ekonomik paket kapsamında yüzbinlerce esnafa verilen krediler piyasanın ayakta kalması, bu insanların çok büyük stres yaşamadan hayatlarını devam ettirmesi açısından son derece yerinde kararlardı.
MİLYONLARCA İNSANA AYDA 1000 LİRA EKONOMİK YARDIMDA BULUNMAK MI YUTTURMACA?
Sonra o ekonomik paket kapsamında milyonlarca insanımıza ayda 1000 lira ekonomik yardım yapıldı. Bu tamamen karşılıksız verilen bir paraydı. Bu para miktarını küçemsemeyin. Yokluk dönemlerinde beş kuruşun bile ne kadar büyük bir para olduğu anlaşılıyor. Diğer yandan sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakıfları üzerinden yapılan yardım miktarları arttırıldı, çok daha fazla insana yardımlar ulaştırıldı ve bu sayede umuda sarılmalarına yardımcı olundu. Bizzat biz birçok kişinin hayatında o 1000 liraların bile ne kadar büyük bir yaraya merhem olduğunu gözlemleme fırsatı bulanlardan birisi olarak söylüyoruz bunları.
Bakın bu iktidarı sevmeyebilirsiniz, beğenmeyebilirsiniz ancak yaptığı olumlu işleri karalayamazsınız, yutturmaca olarak yorumlayamazsınız. Hele hele bu yapılan olumlu işleri, atılan mantıklı adımları takdir eden oda başkanlarını, sivil toplum örgütlerinin liderlerini "yalaka" olarak tanımlayamazsınız, yaftalayamazsınız.
EMEKÇİLERE KISA ÇALIŞMA ÖDENEĞİ KAPSAMINDA DESTEK VERİLMESİNİN NERESİ YUTTURMACA?
İş yerlerinde, fabrikalarında işçi çalıştıranlara yine bu iktidarın açıkladığı o ekonomik paketler kapsamında kısa çalışma ödeneğinden yararlanma imkanı tanınmadı mı? Patronların üzerindeki yükler de işçilere bu kapsamda gelir desteği sağlanarak azaltılmadı mı? Çok mu kötü oldu? Yapılmasa mıydı?
Bunlar yapılması ve fabrikalar, iş yerleri kapansa mıydı? Bakın eğer bu önlemler o tarihlerde alınmamış ve hayata geçirilmemiş olsaydı Kazım Kurt'un bu sözleri sarf ettiği televizyon programı yapılabilir miydi emin olun onu bile bilemezdik!
Kazım Kurt'un yutturmaca olarak kendisine kanabileceklere yutturmaya çalıştığı o ekonomik paket kapsamında atılan adımlar olmasaydı bugün tarifi mümkün olmayacak kadar sıkıntılı bir açmazın içinde olabilirdik.
KAZIM KURT'UN YORUMU YANLIŞ, TANIMLAMASI SALDIRGANCA
Kazım Kurt'un ekonomik paketlere yönelik yergileri bize göre tutarlı değil. Yergilerinin tutarlı olmadığı bir ekonomik paketi yutturmaca olarak tanımlaması da doğal olarak hiç mantıklı, vicdanlı bir açıklama değil. Dolayısı ile o ekonomik paket hakkında o günkü şartlarda olumlu görüş bildiren oda başkanlarını, sivil toplum örgütü temsilcilerini "yalaka" olarak tanımlaması da hem doğru değil hem de şık değil. Kabaca ve saldırganca bir tanımlama "yalaka" tanımlaması. Kazım Kurt'un 'militan' kişiliğine uyan bir açıklama. Dobra dobra konuşmasını takdir etmemize rağmen bu konuda hakkaniyetli bir yaklaşım içinde değil. Zira kendisinin pandemi nedeni ile yaşanan ekonomik krizden hemen hiç etkilenmediğini düşünüyoruz. Çünkü işini kaybeden, işleri bozulan, işletmesini kapatan insanların yaşadıklarının hiçbirini yaşamadı kendisi. Onları anlamalarını beklemiyoruz.
BAŞKAN KURT'UN YAPTIĞI OLUMLU İŞLERİ TAKDİR EDENLERE "YALAKA" DEMEK DOĞRU OLUR MU?
Kurt önceki günkü Meclis toplantısında AK Partili Murat Özcan'ın konuyu gündeme getirmesi üzerine kendisini "İfadelerimde suç ya da hakaret yok" diye savundu.
Suç ya da hakaret olmayabilir ama hoş bir tabir de sayılmaz. Nihayetinde açıklanan bir ekonomi programında kendileri ile ilgili alanlarda yapılan düzenlemeleri takdir etmeleri onları yalaka yapmaz. (Ki birçoğu yeri geliyor iktidarı en sert, en mantıklı şekilde yeriyor da!) Öyle olsa Kazım Kurt'ın belediye faaliyeti kapsamında yaptıkları işleri takdir eden herkese "yalaka" yaftası yapıştırılsa, acaba kendileri bu duruma nasıl bir tepki verirlerdi.
![]() |
Zorlu Enerji, Osmangazi Elektrik Dağıtım AŞ'yi (OEDAŞ) devraldığı zaman büyük bir memnuniyet duşmuştuk. Zira Zorlu Holding bu ülkede çok büyük, çok önemli işlerin altına girip onların altından alnının akı ile çıkmasını bilen başarılı bir firmamızdı. Eskişehir'in, Afyonkarahisar'ın, Kütahya'nın, Bilecik ve Uşak'ın elektriğini sağlayan yapıyı idare edecek, hepimizin kurtuluşu olacaktı. Eskişehir'de bu işi aldıktan sonra birçok çalışmaya imza atmışlardı. O çalışmalar yapılırken "Bu çalışmalar biraz sıkıntı veriyor. Ama bu çalışmalar bittiğinde elektrik kesintilerinden kurtulacağız" denilmişti.
Önceki gün akşam Eskişehir'in Tepebaşı, Odunpazarı ve Seyitgazi ilçelerinde 17 mahallede, bir başka deyişle yüz binlerce insanın yaşadığı bir alanda elektrik kesintisi yaşandı. Bazı yerlerde yarım saat bazı yerlerde belki bir saat sürdü. Elektrik kesintisi aynı akşamın gece yarısında da birkaç mahallede tekrarlandı.
Bir elektrik kesintisi ha 3 dakika olmuş ha 3 saat. Arada psikolojik olarak fazla fark yok. İnsanların hayatlarını, işlerini bölmüş oluyorsunuz. Elektronik eşyalarına zarar vermiş oluyorsunuz. Kimisini asansörde çaresiz, kimini banyoda köpüklü, kimini karanlıkta korku içinde bırakıyorsunuz. İşlerini, çalışmalarını bölüyorsunuz. Hayat kalitesini düşürüyorsunuz!
Önceki gün akşam gerçekleşen elektrik kesintisi nedeniyle esnafın, vatandaşın gösterdiği tepkilere denk geldik. İnsanlar sürekli olarak elektrik kesintilerinin azaltılması için çalışmalar yapıldığının söylenmesine rağmen durumun daha da kötüye gitmesine ateş püskürüyorlar.
Bizden uyarması!
![]() |
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!