Bakan Göktaş, çalıştayın açılış konuşmasında, yaşlı nüfus oranındaki artışa dikkat çekerek, “Dünyada olduğu gibi ülkemizde de yaş ortalaması giderek yükseliyor. Türkiye'de yaşlı nüfus oranı %10,6 seviyesine ulaştı. 2040’ta bu oranın %16’ya çıkması bekleniyor. Bu demografik dönüşüm, sosyal politikalarımızı yeniden ele almamızı zorunlu kılıyor” dedi.

YAŞLI NÜFUS ORANIMIZ ARTMAYA DEVAM EDİYOR

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş şu ifadeleri kullandı; “Ekim ayında gerçekleştireceğimiz İkinci Yaşlılık Şûrası kapsamında düzenlediğimiz ilk çalıştayımıza hoş geldiniz. Bu kapsamda bakanlığımızın koordinasyonunda 81 ilimizde çalıştaylar düzenliyoruz. Esas amacımız, yerel dinamikleri göz önünde bulundurarak politikalarımızı geliştirmektir.

Yaşlılarımızın aktif ve sağlıklı bir yaşam sürmeleri için hizmetlerimizi nasıl güçlendirebiliriz? Onlara daha nitelikli bir yaşam sunmak için neler yapabiliriz? Bu çalıştaylarda cevabını aradığımız sorulardan yalnızca birkaçıdır. Bu anlamda, bugün aramızda bulunan değerli katılımcılarımıza ve şûramıza katkı sunan herkese teşekkür ediyorum. Toplantımızın hayırlı ve güzel sonuçlara vesile olmasını diliyorum.

Kıymetli misafirler, dünyada olduğu gibi ülkemizde de nüfus yapısı değişiyor. Yaşlı nüfus oranımız yıldan yıla artmaya devam ediyor. Doğurganlık oranının düşmesiyle beraber yaş ortalamamız giderek yükseliyor. Eskişehir’de, az önce Sayın Valimizin de ifade ettiği gibi, doğurganlık hızının en düşük olduğu illerden biriyiz ve dolayısıyla yaşlı nüfusumuz da benzer şekilde artıyor. Bu demografik dönüşüm ülkemiz için bir sosyal politika önceliği anlamına geliyor.

HİZMETLERİN SAYISINI VE NİTELİĞİNİ ARTIRMAMIZ GEREKİYOR

Geldiğimiz noktada Türkiye’de yaşlı nüfus oranı ortalama %10,6 seviyesine ulaşmış durumda. Tahminlere göre bu oranın 2040 yılında %16’ya ulaşacağı görülüyor. Etkili tedbirler alınmazsa 2100 yılına gelindiğinde ortanca yaşın ciddi oranda yükseleceği belirtiliyor. Bu demografik dönüşüm yeni politikalar geliştirmemizi zorunlu kılıyor. Sağlıktan sosyal destek mekanizmalarına, emeklilikten bakım hizmetlerine, şehir planlamasından ulaşım düzenlemelerine kadar pek çok alanda yeni ihtiyaçlar ortaya çıkıyor.

Yaşlılarımıza sunulan hizmetlerin sayısını ve niteliğini artırmamız, farklı ihtiyaçlara göre çeşitlendirmemiz gerekiyor. Evde bakım hizmetlerinden gündüz yaşam merkezlerine, geriatri sağlığı altyapısından ulaşım ve barınmaya kadar geniş bir yelpazede çalışmalara ihtiyaç var.

2023 yılında TÜİK ile yaptığımız araştırmada, yaşlılarımızın %64,4’ü kendilerini en çok mutlu eden şeyin aileleri olduğunu belirtmişti. Yine araştırmada, 1,6 milyon yaşlımızın tek başına yaşadığı ve %86,6’sının evde yalnızken dahi kendini güvende hissettiği tespit edildi. Bu nedenle, yaşlılarımızın kurum bakımı yerine evlerinde, aileleri ve yakın çevreleriyle yaşamalarını önceleyen hizmetlerimizi güçlendiriyoruz.

E8C0Ff66 8910 45Fb 8Bd2 2C51Df8De2E9

Zafer Partisi’nden Albayrak ve Candemir'e yanıt: “Bu toplum güveni hak ediyor”
Zafer Partisi’nden Albayrak ve Candemir'e yanıt: “Bu toplum güveni hak ediyor”
İçeriği Görüntüle

YAŞLILARIMIZIN HAYAT KALİTESİNİ YÜKSELTECEK

Yaşlılık politikalarımızı dört temel ilke üzerine inşa etmemiz gerektiğine inanıyorum: kapsayıcılık, sürdürülebilirlik, veriye dayalılık ve hak temellilik. Kapsayıcılık. Hiçbir yaşlımızın hizmetlerden mahrum kalmaması ve ihtiyaçlarına cevap verilmesi.
Sürdürülebilirlik. Bugün atılan adımların gelecek kuşaklara da fayda sağlaması, ekonomik ve sosyal açıdan uzun vadeli olması.
Veriye dayalılık. Politikalarımızın somut verilere ve araştırmalara dayanması, kaynakların doğru kullanılması.
Hak temellilik. Yaşlılarımıza sunulan hizmetlerin bir hak olduğunun bilinciyle hareket edilmesi.

Bu dört ilkeye bağlı kaldığımızda yaşlılarımızın hayat kalitesini yükseltecek, toplumsal yaşama tam katılımlarını sağlayacak bir yol haritası çizebiliriz.

2025 yılının Sayın Cumhurbaşkanımızın tensipleriyle “Aile Yılı” ilan edilmesi çok anlamlı bir adımdır. Ailenin korunması ve güçlendirilmesine yönelik birçok etkinlik ve projeyi hayata geçiriyoruz. Yaşlılık Şûrası da bu çalışmaların bir parçasıdır. Çünkü yaşlılarımız, ailenin hafızası ve toplumsal değerlerin taşıyıcısıdır.

Bugünkü çalıştayın en büyük gücü, katılımcı profilinin çeşitliliğidir. Eskişehir’deki üniversitelerden akademisyenler, bakanlık temsilcileri, yerel yöneticiler, sivil toplum kuruluşları, muhtarlarımız, medya mensupları ve en önemlisi tecrübeleriyle bizlere ışık tutacak büyüklerimiz burada. Bu geniş katılım sayesinde meselemize çok boyutlu bakabilecek, Türkiye’nin yaşlılık politikalarına katkı sunacak öneriler geliştireceğiz.”

Muhabir: Özge Zaim