Yalçın, dünya siyasetinin önümüzdeki dönemde çip teknolojileri etrafında şekilleneceğini vurgularken, nadir toprak elementlerinin bu sürecin merkezinde yer aldığını belirtti. “Dünyada üretilen çiplerin %70’ini Amerikalılar kullanıyor, üretimin %80’i Tayvan’da gerçekleşiyor. Ancak çiplerin üretildiği ham madde olan nadir toprak elementlerinin %90’ı Çin’de bulunuyor” dedi.
“Türkiye, Bu Yarışta Gerçek Bir Oyuncu Olabilir”
Yalçın, Türkiye’nin Beylikova’da keşfettiği rezervin bu alanda büyük bir potansiyel taşıdığını belirterek şu ifadeleri kullandı: “Çin’deki kanıtlanmış rezervler 850 milyon ton. Türkiye’de ise 650 milyon ton. Eğer Türkiye, bu nadir toprak elementlerini kendi teknolojisiyle işleyip dünyaya satabilecek noktaya gelirse, ‘Türkiye Yüzyılı’ bir hayal değil, çok somut bir gerçeklik olur. Arap coğrafyasında da petrol var ama işleyip satamadığın zaman başkalarına bağımlı hale geliyorsun. Türkiye bu fırsatı kaçırmamalı.”
Yalçın, sadece ham maddeye sahip olmanın değil, bu kaynakları işleyebilecek yerli teknoloji ve sanayi altyapısına sahip olmanın da hayati önem taşıdığına vurgu yaptı. Türkiye’nin bu alandaki potansiyelini tam anlamıyla değerlendirmesi halinde küresel güç dengelerinde önemli bir aktör olabileceğini söyledi.