“Kamuoyunda endişe büyük”
Arslan, Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı tarafından yayımlanan 2025 Merkezi Yönetim Bütçe Gerekçesi’nde yer alan, “Otomatik Katılım Sistemi işveren katkısının da dahil edilmesiyle ikinci basamak emeklilik sistemine dönüştürülecek; tamamlayıcı emeklilik sistemi kurulacaktır” ifadelerine dikkat çekti.
Milletvekili Arslan, bu düzenlemenin zorunlu bir modele dönüşmesi ihtimaline karşı kamuoyunda ciddi endişeler oluştuğunu vurguladı.
“Kıdem tazminatı riski”
CHP’li Arslan, hükümetin daha önce de gündeme getirdiği ancak sendikaların ve kamuoyunun tepkisiyle geri çekmek zorunda kaldığı bu düzenlemede, kıdem tazminatının da tartışmalara dahil edilmesinin kaygı verici olduğunun altını çizdi.
Çalışanların hak ve güvencelerinin hangi ölçüde etkileneceğinin açıkça ortaya konulması gerektiğini belirten Arslan, kamuoyunun aydınlatılmasının zorunlu olduğunu ifade etti.
Bakan Işıkhan’a sorular
Milletvekili Arslan, Bakan Işıkhan’a şu soruları yöneltti:
2025 bütçe gerekçesinde yer alan Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi ile kastedilen model nedir?
Otomatik Katılım Sistemi, işveren katkısıyla birlikte zorunlu ikinci basamak emeklilik sistemine mi dönüştürülecek?
Bu düzenlemenin teknik ve hukuki hazırlıkları hangi aşamadadır?
Çalışanların kıdem tazminatları bu sisteme aktarılacak mı?
Fonların kamu açıklarını finanse etmek amacıyla kullanılması yönünde bir risk söz konusu mudur?
BES ve OKS’de birikimi bulunan yurttaşların hakları nasıl korunacaktır?
“Emekçilerin alın teri pazarlık konusu yapılamaz”
Arslan, çalışanların kıdem tazminatı ve sosyal güvencelerini doğrudan etkileyecek bu tür yapısal değişikliklerin mutlaka işçi sendikaları, meslek örgütleri ve kamuoyuyla şeffaf biçimde tartışılması gerektiğini vurguladı.
CHP’li vekil, şu ifadeleri kullandı:
“Emekçilerin alın teri olan kıdem tazminatına göz dikilmesine asla izin verilemez. Hükümetin bu girişimi, çalışanların geleceğini ipotek altına alabilecek, emekçilerin güvence ve hak kayıplarını beraberinde getirebilecektir.”