Yaz tatilinin sona ermesiyle birlikte 2025-2026 eğitim öğretim yılı 8 Eylül Pazartesi günü başlıyor. Ülke genelinde 18 milyon öğrenci ve 1 milyon öğretmen ders başı yapacak. Eğitim döneminin başlamasıyla birlikte Eğitim-Bir-Sen, yeni eğitim yılı öncesi yaptığı yazılı açıklamada, eğitim çalışanlarının karşı karşıya olduğu sorunlara dikkat çekti.
Açıklamada, sona eren 8. Dönem Toplu Sözleşme sürecinde taleplerinin karşılanmadığını belirten Eğitim-Bir-Sen, öğretmenlerin umutsuzluğa kapılmaması için "iyi bir sistem, iyi çalışma ortamı ve iyi imkanlar" gerektiğini vurguladı.
Eğitim Bir-Sen tarafından yapılan açıklamada, çözüm bekleyen başlıca sorunlara da yer verildi. En önemli sorunlardan birinin enflasyonist ortamın devam etmesi olarak vurgulanan açıklamada, eğitim çalışanlarının ve diğer kamu görevlilerinin ücret kayıpları telafi edilmesi ve buna göre iyileştirmeler yapılması gerektiği aktarıldı.
Açıklamada, Eğitimin niteliğinin artırılması ve okullar arasındaki eğitim dengesinin olmadığı ifade edildi. Ayrıca, okullarda öğretmen ihtiyacı olduğuna da dikkat çekilerek, okullara gerekli öğretmen ataması yapılması gerektiğini dile getirildi.

Kars Ani Ören Yeri'nde 7 bölgede kazı çalışması yapılıyor
Kars Ani Ören Yeri'nde 7 bölgede kazı çalışması yapılıyor
İçeriği Görüntüle

Sözleşmeli ve ücretli öğretmenlik uygulamalarına son verilmelidir

Sözleşmeli öğretmenlik uygulamasına derhal son verilmesi gerektiği de kaydedilerek, "Tüm sözleşmeli öğretmenler kadroya geçirilmeli, kalıcı bir düzenleme beklenmeden sözleşmeli öğretmenlere de mazerete bağlı ve isteğe bağlı yer değişikliği hakkı başta olmak üzere kadrolu öğretmenlere tanınan haklar verilmelidir. Öğretmen açığının, kadrolu istihdam yerine insan haklarına ve çalışma ahlakına aykırı olan ücretli öğretmenlik uygulamasıyla giderilmeye çalışılmasına son verilmeli, bu uygulama kaldırılmalıdır" ifadeleri kullanıldı.
Ayrıca Milli Eğitim Bakanlığı’nın mazerete ve isteğe bağlı yer değişiklikleri ile yaşa ve tecrübeye dayalı bölgeler arası öğretmen istihdamını bir arada yürütmesi gerektiğini kaydedildi.

Öğretmenlerin bölgeler arası adaletsiz dağılım sorunu çözülmelidir

Sözleşmeli veya kadrolu öğretmenlerin ilk atamalarının büyük oranda dezavantajlı bölgelere yapılması, deneyimli öğretmenlerin büyükşehirlerde ve gelişmiş yerlerde yoğunlaşmasına sebebiyet verdiği de söylenerek, "Bu durum okullar arasında başarı farkına dönüşecek şekilde mesleki tecrübe ve bilgi birikiminin eğitim kurumları arasındaki dengeli ve adil dağılımını olumsuz etkilemektedir. Halihazırda Sağlık ve Teknik Hizmetler sınıfına uygulanan ek tazminatın Eğitim-Öğretim Hizmetleri sınıfına da yansıtılması önemli bir teşvik olacak, toplu sözleşme taleplerimiz arasında yer alan bu teklifin hayata geçirilmesi, öğretmen açığı sorununu büyük ölçüde çözecektir" ifadelerine yer verildi.
Açıklamada, ek ders esaslarında branşlara ve okul türlerine oluşan ücret farklılıklarının ortadan kaldırılması gerektiği ve ek ders birim ücretinin artırılması gerektiği belirtildi.

Norm kadro fazlası öğretmenlerin mağduriyetleri giderilmelidir

Norm kadro güncellemeleri yapılmadan gerçekleştirilen resen atamalar yeni mağduriyetlere haksız uygulamalara kapı aralamıştır. Bu yöndeki uyarılarımız dikkate alınmayarak başlatılan atamalar neticesinde mağdur olan üyelerimiz adına yetkili idari mahkemelerde iptal davaları açıyoruz.
Öğretim yılına hazırlık ödeneğinin sadece öğretmenlere verilmemesi gerektiği de belirtilerek, eğitim-öğretim hizmetlerinin yürütülmesinde emek sarf eden Milli Eğitim Bakanlığı’nın merkez ve taşra teşkilatı kadrolarında görevli tüm hizmet sınıflarındaki eğitim çalışanlarına da ödenmesi gerektiği açıklandı.

Görevde yükselme ve unvan değişikliği sınavları yapılmalı

Görevde yükselme ve unvan değişikliği sınavlarına ilişkin de taleplerin yer aldığı açıklamada, "Eğitim-Bir-Sen olarak uzun süredir gündeme getirdiğimiz görevde yükselme ve ünvan değişikliği sınavlarının ivedilikle ve en geç iki yıllık periyotlarla yinelenmesi talebimiz, son Kurum İdari Kurulu çalışma raporlarında kabul edilerek çalışma başlatılması kararı alınmıştır. Bu doğrultuda, Milli Eğitim Bakanlığı merkez ve taşra teşkilatında oluşan norm kadro açığı ve hizmet gerekleri dikkate alınarak sınavlar bir an önce açılmalı, takvim ivedilikle ilan edilmelidir" ifadelerine yer verildi.
Ayrıca, genel idare hizmetleri sınıfı, teknik hizmetler sınıfı, yardımcı hizmetler sınıfı ve diğer çalışanların mali, sosyal ve özlük haklarının iyileştirilmesi gerektiği de ifade edilerek, memur ve hizmetlilerin görev tanımları yapılması, personel yetersizliği gerekçesiyle çalışanların mağduriyetine son verilmesi ve fazla çalışma ücretlerinin ödenmesi talep edildi.
Açıklamada ayrıca, İsrail menşeili ve Gazze saldırılarına destek veren markaların satışına izin verilmemesi talep edildi.
Açıklama çerçevesinde Eğitim-Bir-Sen, yeni dönemde Milli Eğitim Bakanlığı'na çağrıda bulunarak, "Eğitim çalışanlarının sorunlarının çözümü, aynı zamanda eğitimin sorunlarının aşılması anlamına gelmektedir" ifadelerini kullandı.

Kaynak: İHA