Arınç'tan Gökçek'e: Onlar sakalımı kestiler, ben onların kolunu kopardım
Arınç'tan Gökçek'e: Onlar sakalımı kestiler, ben onların kolunu kopardım
İçeriği Görüntüle

Kökoğlu, protokolün kamu işçilerinin talepleri yok sayılarak imzalandığını belirterek, bu süreci “işçilerin ekmeğine ve geleceğine çökülmesi” olarak nitelendirdi.
Kökoğlu yaptığı açıklamada, KÇP’nin aylar süren kapalı kapılar ardındaki pazarlıklarla ve işçilerin iradesi dışlanarak sonuçlandırıldığını ifade etti.
“Saray rejimi ve sendikal bürokrasi el ele vererek kamu işçilerini bir kez daha yoksulluğa mahkûm etti” diyen Kökoğlu, grev hakkının fiilen ortadan kaldırıldığını, sendikal demokrasinin ise işletilmediğini vurguladı.
"Hangi işyerinde işçinin onayı alındı? Nerede sandık kuruldu? Sendikal demokrasi nerede işledi?" diye soran Kökoğlu, işçilerin görüşü alınmadan imzalanan bu sözleşmenin kabul edilemez olduğunu söyledi.
“Sermayeye milyarlar akıtan ekonomi programı, işçiye gelince bir damlayı bile çok görüyor” diyen Kökoğlu, sendikal bürokrasiyi de sessiz kalmakla ve bu sözleşmeyi adeta bir “zafer” gibi sunmakla suçladı.
“SADECE İKTİDARA DEĞİL, SENDİKAL BÜROKRASİYE DE KARŞI MÜCADELE ŞART”
Kamu işçilerine çağrıda bulunan Kökoğlu, “Yoksulluk ücretine mahkûm edilmeye hayır demek için birleşmek, örgütlenmek ve mücadele etmek zorundayız” dedi.
Kökoğlu, “Bu mücadeleyi büyütmezsek ancak üç beş kuruşluk zamlarla yetinmek zorunda kalırız. İnsanca bir yaşam için işçi sınıfı sesini yükseltmelidir” çağrısında bulundu.

Kaynak: Özge Zaim