Platform adına konuşan Esra Doğan, torba yasa görüşmeleri boyunca yaşananlara ve yasanın içeriğine dair açıklamalarda bulundu. Doğan, “Toplumda gelişen bütün itirazlara rağmen, AKP ve MHP milletvekillerinin oylarıyla torba yasa mecliste kabul edilerek yasalaşmış durumda. Bu kararı öfkeyle kamuoyuna açıklıyoruz” dedi
Türkiye’nin dört bir yanı direnişte
Doğa ve Yaşam Platformu’nun 24 saat süren yaşam nöbeti, aynı zamanda 17 gündür Ankara’daki Cemal Süreya Parkı’nda nöbette olan ve 4 gündür açlık grevine başlayan Akbelenli yurttaşlarla dayanışma amacı taşıdı. Açıklamada şu ifadeler yer aldı:“Biz bugün haklılığımızın onuruyla buradayız! İkizköylü arkadaşlarımızın haftalardır süren direngenliğiyle buradayız! Fakat görülüyor ki bu direniş yalnızca bir yerde değil; tüm ülkede sürüyor. Çünkü saldırı artık topyekûn. Ve biz de diyoruz ki; topyekûn saldırı varsa, topyekûn direniş vardır!”
Bu yasa sermayeye imtiyaz, halka dayatmadır
Platform, torba yasa ile doğayı koruyan temel yasal süreçlerin ortadan kaldırılmak istendiğini vurguladı. Esra Doğan, yasanın asıl hedefini şu sözlerle ifade etti:“İlgili kanun teklifini sunanların mesleki faaliyetlerinden de anlaşılacağı üzere bu yasa, maden ve enerji şirketlerine büyük kolaylıklar ve imtiyazlar sağlamayı amaçlıyor. Doğamızı ve yaşam alanlarımızı talan etmelerine engel olan ÇED süreçleri ve doğayı koruyan diğer yasal düzenlemeler birer prosedür olarak görülüyor ve bertaraf edilmek isteniyor.”
Yasa yapım sürecine de tepki gösterilen açıklamada, Meclis’te yaşanan olaylara dikkat çekildi. “Yasa yapım sürecinde arkadaşlarımız darp edilerek dışarı çıkarıldı, muhalif milletvekillerine saldırılar gerçekleşti. Mustafa Varank’ın ‘İnadınıza geçireceğiz’ şeklindeki açıklamaları bu sürecin ne kadar anti-demokratik ve dayatmacı olduğunu gösteriyor” denildi.
Esas güç halktır
Doğa ve Yaşam Platformu adına konuşan Doğan sermaye ve devlet işbirliğiyle hayata geçirilen bu yasaya karşı direnişin süreceğini belirterek şunları söyledi; “Biz gücümüzü iş makinalarına karşı direnen arkadaşlarımızın mücadele ruhundan alıyoruz. Tarlalarda çalışan arkadaşlarımızın elinin emeğinden alıyoruz. HES’lere karşı direnen arkadaşlarımızın coşkun akan derelerinden alıyoruz. Topraklarını holdingcilere teslim etmeyen arkadaşlarımızın alın terinden alıyoruz. İşte bu yüzden memleketin dört bir yanında mücadeleyi sürdüren arkadaşlarımızla esas gücün halk olduğunu sağır sultana duyuracağız. Birlikteliğimizin ve birleşik mücadelemizin onuruyla diyoruz ki: Biz bitti demeden bitmeyecek.”
