OGM’den Seyitgazi Yangını Sonrası Kıyafet Dağıtımı İddialarına Yalanlama
OGM’den Seyitgazi Yangını Sonrası Kıyafet Dağıtımı İddialarına Yalanlama
İçeriği Görüntüle

Eskişehir’de bir araya gelen Sol Feminist Hareket üyeleri, 13 Temmuz’da İstanbul’da valiz içinde ölü bulunan 22 yaşındaki üniversite öğrencisi Ayşe Tokyaz için adalet talep etti. Grup adına konuşan Nalan Karagöz, Ayşe Tokyaz’ın ölümünün münferit bir olay olarak görülemeyeceğini belirterek “Katili sadece Cemil Koç değil. Bu cinayetin sorumlusu cezasızlık politikası izleyen, kadınların hayatlarına polis ve yargı eliyle müdahale eden rejimdir” dedi.
Eskişehir’de öldürülen mülteci bir kadının da ismini anarak konuşmasına başlayan Karagöz, “Bu ülkede her gün kadınlar katlediliyor, şiddete uğruyor. Bu cinayetleri tanıyoruz. Erkek şiddeti bir anlık cinnet değil, sistematik bir saldırıdır” ifadelerini kullandı.
Karagöz, Cumhur İttifakı’nın kadın haklarını hedef alan politikalarının kadın cinayetlerinin artmasındaki temel nedenlerden biri olduğunu öne sürdü. “Kadınların kazanılmış haklarına göz diken, İstanbul Sözleşmesi’ni bir gecede feshedenler bu ölümlerden sorumludur” diyen Karagöz, 6284 sayılı kanuna yönelik müdahaleleri de eleştirdi.
Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu’nun Haziran 2025 raporuna da atıfta bulunan Karagöz, yalnızca bir ay içinde 21 kadının hayatını kaybettiğini, 2025 yılının ilk altı ayında ise toplam 189 kadının yaşamını yitirdiğini söyledi. Rapora göre, bu ölümlerin 142’si erkekler tarafından gerçekleştirilirken, 47’si şüpheli olarak kayıtlara geçti. Kadınların yüzde 61,9’unun ise evlerinde öldürüldüğü belirtildi.
2025’in "aile yılı" ilan edilmesini de eleştiren Karagöz, bu politikaların kadınları eve kapatma çabasının bir sonucu olduğunu dile getirdi. “Kadınlar sadece sokakta değil, evde ve iş yerinde de çifte emek sömürüsüne maruz kalıyor. Esnek çalışma modelleriyle, çeşitli teşviklerle evlilik ve çocuk sayısı artırılmak isteniyor” dedi.
Karagöz, açıklamasında tarikat ve cemaatlerin etkisinin de arttığına işaret ederek, kadınların yaşamlarının bu yapıların insafına bırakıldığını ifade etti. “Bu yüzden İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmeyeceğiz. 6284 sayılı kanun için mücadelemizi sürdüreceğiz” diyerek sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bu gerici ve ataerkil düzeni değiştirmek, kadınları aile içine sıkıştıran yapılarla mücadele etmek zorundayız. Sokaktayız çünkü katillere, tacizcilere ve cezasızlık düzenine sessiz kalmayacağız.”
Nalan Karagöz, açıklamasını şu sözlerle tamamladı: “Eskişehir’den haykırıyoruz. Ayşe için adalet istiyoruz. Tüm kadınlar için adalet istiyoruz. Kadın cinayetleri münferit değil, sistematik.”

Muhabir: GAMZE UYSAL