Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Eğitim ve Kadın başlığıyla gerçekleştirilen panelde, alanında uzman öğretim üyeleri görüş ve değerlendirmelerini paylaştı. Panelde söz alan akademisyenler, tarihsel süreçte kadının eğitim hakkı mücadelesini ve günümüzde yaşanan gerilemeleri farklı boyutlarıyla ele aldı.
Panelde konuşan Dr. Nejla Doğan, akademik çalışmalarının merkezinde Osmanlı’dan Cumhuriyet’e eğitim ve kadın konusunun yer aldığını belirterek, günümüzde yaşanan kadın cinayetleri ve hak kayıplarının eğitim politikalarıyla doğrudan bağlantılı olduğuna dikkat çekti. Eğitim müfredatındaki değişimlerin ve kadın haklarına yönelik geriye gidişlerin toplumsal sorunları derinleştirdiğini vurgulayan Doğan, Osmanlı’nın son dönemlerinde ortaya çıkan kadın hareketine değindi.
Osmanlı kadınlarının aile içi eşitsizlik, eğitimden yoksun bırakılma, çalışma hayatına katılamama ve birey olarak kabul görmeme gibi sorunlar yaşadığını ifade eden Doğan, Cumhuriyet’in ilk yıllarında Medeni Kanun ve eşit eğitim hakkı sayesinde kadınların önemli kazanımlar elde ettiğini söyledi. O dönemin ders kitaplarında kadın ve erkeğin eşit bireyler olarak resmedildiğini hatırlatan Doğan, günümüzde ise kadınların yeniden eve kapatılmak istendiğini belirtti.
Konuşmasında Mustafa Kemal Atatürk’ün kadın haklarına bakışına da değinen Doğan, Atatürk’ün çağının çok ilerisinde bir lider olduğunu vurguladı. Atatürk’ün 1918 yılında Karlsbad’da yaşadığı ve kadın haklarına dair ilerici yaklaşımını ortaya koyan anısını paylaşan Doğan, devrimci vizyonun bu anlayışla şekillendiğini ifade etti.
Panelde konuşan Prof. Dr. Meral Uysal ise toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin kaynağına odaklandığını belirterek, özellikle laiklik karşıtı politikaların kadın-erkek eşitliği üzerindeki etkilerini değerlendirdi. Karma eğitimi aşındırmaya yönelik politikaların, eşitlik açısından büyük bir tehdit oluşturduğunu vurgulayan Uysal, karma eğitimin neden vazgeçilmez olduğunu panel kapsamında detaylarıyla ele aldı.
Mustafa Kemal Atatürk’ün kadın-erkek eşitliğine verdiği öneme dikkat çeken Uysal, Cumhuriyet projesinin kadınları destekleyen ve toplumsal eşitliği hedefleyen bir anlayış üzerine kurulduğunu ifade etti.
