Açıklamada konuşan Eskişehir İl Temsilcisi Uğur Özatak, “Sadaka değil hakkımızı istiyoruz” dedi.
2025-2026 yılını kapsayan Toplu İş Sözleşme sürecinde hükümet tarafından sunulan teklife karşı tepki göstermek amaçlı toplandıklarını aktaran Özatak, “Burada, iş yerlerimizin önünden hükümete açık ve net çağrımızdır. Kamu toplu iş sözleşme sürecinde biz işçiler, sosyal diyaloga dayalı, şeffaf ve çözüm odaklı bir yaklaşım görmek istedik. Ama ne yazık ki siz, işçinin sabrını sınadınız. Üç ay boyunca masaya hiçbir teklif getirmediniz.
Uyardık. Geçim şartları her geçen gün zorlaşıyor dedik, görmezden geldiniz. Sabırla çözüm bekledik.En sonunda ise, zar zor, lütufmuş gibi bir teklif sundunuz. Bu teklifiniz, bırakın kabul etmeyi, emekçiyi yok saymaktır” ifadelerini kullandı.
“Duymamış olalım”
Şu anki maaşla ayı değil haftayı bile çıkaramadıklarını ileten Özatak, “Ne siz o teklifi vermiş olun, ne de biz duymuş olalım. Kiralar uçmuş, faturalar gelirken ellerimiz titriyor. Uykularımız kaçıyor. Çocuklarımızın beslenmesini, kitap defter masrafını karşılayamıyoruz. Geçim sıkıntısı bugün kamu işçisinin en yakıcı sorunu haline gelmiştir. Zordayız, geçinemiyoruz” şeklinde konuştu.
“Binlerce kamu işçisiyiz”
Bu ülkenin üretim gücü olduklarını kaydeden Özatak, “Binlerce çalışan kamu işçisiyiz. Görmezden geldiğiniz alın teriyle çalışan işçiler, kamu hizmetlerinin temel taşlarıdır. Gece gündüz demeden, her koşulda çalışan biz emekçiler sayesinde kamu düzeni aksamadan sürmektedir. Emekçiyi oyalamak, belirsizlik içinde bekletmek sosyal barışa zarar verecektir. Emekçi üstüne düşen görevini yapmıştır, yapmaya da devam etmektedir. Alın terini dökerek ülkesine, milletine değer katmaktadır. Hükümet en kısa zamanda süreci daha fazla uzatmadan, işçinin emeğinin hakkını vermeli; adil ve kabul edilebilir bir çözümle bu süreci sonlandırmalıdır. Artık yeter! Sadaka değil, hakkımızı istiyoruz” diye konuştu.